Güncelleme Tarihi:
Karakuş, uçağın burnu yukarı kalkık şekilde düşmesini de, “Pilotlar son ana kadar uçağı düz tutmaya çalışmışlar. Ama kontrol sistemi parçalandığından bu mümkün olmamış” diye değerlendirdi. Karakuş, Hürriyet’e şunları söyledi:
İŞTE UÇAĞIN ENKAZINA AİT FOTOĞRAFLAR
DÜŞÜRÜLEN UÇAĞIMIZIN PARÇALARI / WEB TV
“Açıklama son derece net. ‘Füzenin patlayarak blast etkisi’ yaptığının belirtilmesiyle, uçağın ısıya veya sese duyarlı, muhtemelen radar güdümlü paralanan füzenin hedefi olduğu anlaşılıyor. Bu füze ya uçağa vurmadan çok yakınında paralanır ya da vurarak paralanır. Açıklamada ‘blast etkisi’ denildiğine göre büyük ihtimalle uçağın yanında paralanmıştır. Füze paralandı mı, parçaları uçağa vurur. Bunun sonucunda uçağın kumanda, elektronik ve hidrolik sistemleri devreden çıkar. Zaten kuyruk dümen sistemine vurdu mu, kurtuluş imkanı çok zordur.
Freni boşalmış kamyon gibi
“Yokuş aşağı freni boşalmış ve el freni de tutmayan bir kamyon düşünün, onun gibi. Uçak aynı bu şekilde düşmeye başlar, artık bulunduğu yere göre denize veya karaya çakılır. Açıklamada yer alan ‘Sola hafif yatışlı ve burun yukarı pozisyonunda suya çarptığı’ ifadesinden, pilotların uçağı belirli bir irtifada düz tutmaya çalıştıkları anlaşılıyor. Ama teknik olarak uçağın kontrol sistemi parçalanıp her şeyi boşaldığı için bu artık imkansız hale gelmiştir.”
Tazminat hakkı
Askeri kaynaklar, Türkiye’nin en ince ayrıntılı bu teknik çalışmasını delil olarak göstererek, Suriye’den olayda şehit düşen iki pilot ve uçak için tazminat isteme hakkı olduğunu, bunun için uluslararası düzeyde bir girişim yapılıp yapılmayacağına hükümetin karar verebileceğini söylediler.