(Gen) “Azra bebek”, 6 ay sonra yeniden

Erciş'te özel bir sağlık merkezinde çocuk hastalıkları uzmanı olarak çalışan Azra bebeğin dedesi Ahmet Karaduman, depremden yaklaşık 6 ay sonra eşi, gelini ve torunu Azra Karaduman ile ilçede prefabrik bir eve yerleşti.

Karaduman, depremde oğlunu kaybetmesinin kaderinde olduğunu belirterek, “Her şeye rağmen Rabbime şükürler olsun. Çünkü torunum, gelinim, eşimle oradan kurtulduk. Büyük bir imtihan geçirdik. İnancımız odur ki oğlumuz şehit hükmündedir ve ahirette kendisiyle görüşeceğiz. Bu bize teselli veriyor” diye konuştu.

Depremden sonra yaklaşık 5,5 ay kadar Sivas'ta kaldıklarını anımsatan Karaduman, torunun erken doğum sebebiyle bir sıkıntı yaşayabileceği endişesiyle ısrarlara rağmen Erciş'teki işine devam etmediğini vurguladı.

Torunu Azra'ya daha çok zaman ayırmak istediğini ve bunun için çalışmaya ara verdiğini anlatan Karaduman, şöyle devam etti:
“Şimdi ise depremden önce çalıştığım özel sağlık merkezinin ısrarları üzerine aile bireylerinin görüşlerini alarak Erciş'e dönme kararı aldım. Özellikle de gelinimin fikri benim için önemliydi. Aslında geliminin burayla yüzleşmesini ve içinde bulunduğu durumdan kurtulmasını ben de arzu ediyordum. Hala artçılarında olduğunu biliyorum. Bunun faydalı olduğunu düşünüyorum. Çünkü daha örce farklı bölgelerde depremi yaşamış olup bunun 10 yıl boyunca bunun etkisinden kurtulamayan kişiler var. Belki bu şekilde bu etkiler daha kolay atlatılır.”

Enkazdan kurtulduğu ilçeye tekrar dönüşüne doktora ihtiyaç duyan çocukların olmasının önemli payının olduğunu ifade eden Karaduman, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Buradaki çocuklara Allah rızası için uzmanlığım nedeniyle yardımcı olmak için geldim. Memleketim Sivas dışında tanıdığım, bildiğim yer olan Erciş'e özellikle geri döndüm. Şartlar el verdiği sürece burada hizmete devam edeceğim. Zorda olan çocuklara, en azından birkaç çocuğun bile sağlığına kavuşmasına katkı sunarsam ne mutlu bana. Hekimler olarak mesleğimizin en önemli yönü manevi boyutudur. Maddiyat her zaman ikinci plandadır. Bu deprem bize bir kez daha malın ve mülkün gerçek sahibinin Allah olduğunu gösterdi. Bir hastanın bana 'Allah razı olsun' demesi benim için en büyük duadır.”

EVLAT ACISINI TORUNUYLA UNUTMAYA ÇALIŞIYOR

Depremin simgesi olan torunu Azra'nın Türkiye tarafından tanındığını ifade eden Karaduman, kendisinin de ilçede artık 'Azra'nın dedesi' olarak anıldığını kaydetti.
Erciş halkının bu depremde büyük acılar yaşadığını dile getiren Karaduman, “Bu süreçte gelinim de buradaki insanların acısını görür, onlarla dertleşir ve normal hayatına döneceğini düşünüyorum. İnsanların acısı unutulmuyor. Kaybettiğimizin oğlumun acısını torunumla unutmaya çalışıyorum, teselliyi onda arıyorum. Artık onun geleceği için çalışıyorum” şeklinde konuştu.

Mesleğini çok sevdiğini de ifade eden Karaduman, “Hasta bir çocuğu muayene ederken, kendi çocuğum, kendi torunumun yerine koyuyorum. Kesinlikle yabancıdır diye ayırım yapmıyorum. Zaten bu sevgiyi taşmayan bu mesleği yapamaz. Yaşım ve sağlığım el verdiği müddetçe mesleğimi yaparak insanlara yardımcı olmak istiyorum” dedi.

46 SAAT ENKAZ ALTINDA KALMIŞTI

Van'da 23 Ekim'de meydana gelen 7.2 büyüklüğündeki depremde Erciş Vanyolu Caddesi'nde yıkılan Ereksan Apartmanı'nın enkazından 46 saat sonra annesi Semiha Karaduman ile kurtarılan o dönem 14 günlük olan Azra bebek, depremin simgelerinden biri haline gelmişti.

Azra bebeğin enkaz altına kalarak vefat eden babası Sinan Karaduman ise Sivas'ta toprağa verilmişti. Azra bebek ise annesiyle Ankara'da kaldırıldığı hastanedeki tedavisinin ardından Sivas'taki yakınlarının yanına yerleşmişti.