Gelin bereketi

Güncelleme Tarihi:

Gelin bereketi
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 25, 2010 00:00

Almanya’da işsizliğin, suç oranının, fakirliğin ve nüfus azalmasının had safhada olduğu Duisburg şehrinin Marxloh ilçesinde Türkler gelişime destek oluyor. Weseler Caddesi’nde açılan 30’dan fazla gelinlik ve damatlık dükkanıyla şehir yeniden kalkınmaya başladı. Üstelik müşterileri sadece Almanya’dan da değil. Hollanda, Belçika ve Fransa’dan da gelinlik ve damatlık alacak olanlar burayı tercih ediyor

Almanya’nın demir çelik sanayiinde en gelişmiş bölgelerinden biri Ruhr Havzası. Bölgedeki Duisburg şehrinde dünyaca ünlü firmalardan Krupp’un da (Thyssen Krupp) aralarında olduğu çok sayıda fabrika işliyor. Bu sebepten 60’lardaki meşhur, Almanya’ya işçi göçü hikayesinde pek çok Polonyalı ve Türk, ekmek parası kazanma derdiyle Duisburg’a yerleşti. Türkler ağırlıklı olarak Marxloh ilçesinde toplandı ve çoğu, yeterli birikimi yaptıktan sonra ülkelerine döneceklerini düşündüğü için bavullarını bile açmadı... Ancak bir süre sonra dönmek istediklerinde, işverenlerin Alman hükümetiyle anlaşarak çıkardığı engele takıldı...
Çünkü orada onlara ihtiyaç vardı... Bunun üzerine eşleri ve çocukları da yanlarına, Marxloh’a geldi. Hayatlarını bir göçmen olarak Almanya’da geçirmeye başladılar. Ancak 80’lerin sonuna gelindiğinde tüm dünya gibi Almanya da değişmeye başladı. Teknoloji ilerleyip de fabrikalar otomatik sistemlere geçtiğinde insan gücüne daha az ihtiyaç duyulur oldu. Eskiden 35 bin olan işçi sayısı son yıllarda 12 bine kadar düştü. İşsizlik, şehir nüfusunu da azaltmaya başladı. Duisburg, yavaş yavaş terk edilmiş bir yer haline geldi. Marxloh da bu gelişmelerden payını aldı... Ancak bazı işçiler yaşadıkları geçim sıkıntına rağmen geri dönmek istemedi. Bu yüzden ilçenin 17 bin nüfusun 8 binini hâlâ Türkler oluşturuyor. Marxloh’un çoğu bölümünün boş kalması ise buraya terkedilmiş hayalet şehir görüntüsü veriyor; varoş, suç oranı yüksek, bazı sokaklarında yürünmesi zor bir izlenim oluşturuyor... Ama Türkler’in yoğunlaştığı öyle bir cadde var ki, ilçenin tüm çehresini ve hatta ekonomisini değiştiriyor; Weseler Caddesi.

50 DÜKKAN AÇILDI GELİŞİME DEVAM

Geçen hafta Almanya Dışişleri Bakanlığı’nın davetiyle gittiğimiz kültür gezisinde Marxloh’u özellikle görmemizi istediler. Ne de olsa burası, onlar için büyük bir gurur kaynağıydı. Çünkü fakirleşmiş, terk edilmiş, çökmek üzere olan bir ilçeyi Türklerle yeniden canlandırmaya başlamışlardı.
İlçeyi daha fazla yaşanılabilir bir yer haline getirmek için 10 yıl önce belediyeye bağlı EG DU Duisburg Kalkındırma Dairesi kuruldu. Klasik belediye yöntemleri yerine semt merkezli çalışmalar yapıldı. Modern belediyecilik anlayışıyla, her semtteki temsilciler halkın sorunlarıyla bire bir ilgilendi. İşsizlikle mücadele edildi ve 10 yıl önce açılmaya başlanan gelinlikçiler bir gelişim objesine dönüştürüldü. Temsilcilerden ekonomist Ercan İdik (49) ve sosyolog Dursun Yılmaz (41) neler yapıldığını şöyle anlatıyor: “Sokağa daha fazla gelinlikçi gelmesi için danışmanlık ve altyapı hizmetleri verildi. Ziyaretçilerin bölgeye sempati duyması için binaların dış cepheleri onarıldı, albenisi artırıldı. Sonunda da büyük şenlikler yapılarak dikkatler sokağa çekildi. Şimdi Weseler Caddesi’nde tam 32 tane gelinlik ve damatlık satan dükkan var. Yüzde 90’ının işletmesini Türkler yapıyor. Kuyumcu, davetiyeci, fotoğrafçı, nikah şekerci, çiçekçi, mobilyacı ya da ayakkabıcı gibi yan sektörleri de sayarsak caddede 50’nin üzerinde dükkan mevcut. Bu sektörü ekonomi bölümümüz sürekli destekliyor. Bunun yanı sıra son dönemde EG DU, TIAD-Duisburg Türk İşadamları Derneği ve Duisburg Ticaret Merkezi (IHZ-Duisburg) bu sokaktaki gelinlik sektöründe iş yapan dükkanların daha da profesyonelleşmesi ve diğer müşteri guruplarının bu sektöre kazandırılması için LÖM adlı (Lokal Ekonomi Marxloh) müşterek üç senelik bir proje yapıyor.”

HOLLANDA VE FRANSA’DAN GELİNLİK ALMAYA GELİYORLAR

Weseler Caddesi’nin tanıtımından sonra buraya diğer illerden ve hatta ülkelerden müşteri akını başladı. Bütün Kuzey Ren Vestfalya Eyaleti, Hollanda, Belçika, Fransa ve Lüxemburg’dan hem daha önce gelinliklerini Türkiye’den alan gurbetçi Türkler hem de diğer gruplar artık evlilik alışverişi için bu caddeyi tercih ediyor. Çünkü dükkanlarda kına takımından nikah şekerine, damatlıktan gelinliğe kadar her şey var. Türkiye’de de şubeleri bulunan dükkanlardaki fiyatlarsa çok uygun. Örneğin gelinlikler 800, nikah şekerleri 1 Euro’dan başlıyor. Müşteri sayısı arttıkça, dükkanlar da artıyor. Ve işsizlik oranı yüksek olan Marxloh’da kalkınma gerçekleşiyor. Bu popülasyonu fırsat bilen EG DU temsilcileri, caddeyi daha da fazla marka haline getirmek için her yerde ‘Made in Marxloh’ başlığıyla tanıtım yapıyorlar.
Örneğin geçen hafta sonu Ruhr Havzası da 2010 Kültür Başkenti olduğundan bölgenin en önemli karayolu olan A40’ın 60 kilometrelik bölümü trafiğe kapatıldı, şenlikler yapıldı. Weseler Caddesi’ndeki gelinlikçiler de bir araya gelip tam 100 Alman genç kızına gelinlik giydirdiler. Her biri ziyaretçilere gül dağıttı, ellerinde ‘Made in Marxloh’ tabelalarıyla dolaştı.

CAMİ DE BÜYÜK KATKI SAĞLIYOR

Almanya’nın en büyük camisi olduğu iddia edilen Marxloh DITIB Merkez Camii, toplam 7 milyon Euro harcanarak 2008 yılında açıldı. Almanya’da pek çok caminin yapımına karşı çıkılmasına rağmen, bu kez pek sorunla karşılaşılmadı. Çünkü her aşamasında semtte ve Duisburg’da bulunan tüm kuruluşlarla, cemaatle, kiliselerle, Yahudi cemaati, Alevi cemaati ve semt sakinleriyle birlikte çalışıldı, bir danışma kurulu oluşturuldu. Caminin ön tarafında bulunan Eğitim ve Diyalog Merkezi de bu işlevi hâlâ devam ettiriyor. Özellikle yerli turistin çok ilgisini çeken cami, sık sık meraklı ziyaretçileri ağırlıyor. Bu sayede ilçenin gelişimine ve dikkat çekmesine yardımcı oluyor.

HALKA YAKIN BELEDİYECİLİK GELİŞİMİ HIZLANDIRIYOR

1999’da Duisburg Belediyesi’ne bağlı olarak kurulan EG DU, faaliyet gösterdiği semtlerde ekonomik, sosyal, kültürel ve imar alanlarında çalışmalar yaparak, bu semtlerin gelişimini sağlıyor. EG DU temsilcisi Dursun Yılmaz faaliyetlerini şöyle anlatıyor: “Modern belediyecilik anlayışı gereği, halkla bire bir temas halinde çalışıyoruz. Tek merkezde değiliz. Semt içlerindeki bürolarımızda temsilcilerimiz her an ulaşılabilecek şekilde bekliyorlar. Sadece şikayet değil, fikir ve önerilerini sunmak için de bize geliyorlar. Biz de onları en iyi şekilde projelendirip belediyeye sunuyoruz. Örneğin şimdiye kadar Hochfeld semtinde, eski sanayi bölgesinden boşalan alana cazip bir ‘Ren Parkı’ yaptık. Marxloh’da eski bir sığınağı onarıp, müzisyenler için stüdyo haline getirdik.”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!