Gece Kartalı bekçiler: ‘Sokaklara hakimiz’
Güncelleme Tarihi:
Kahverengi üniformaları, kulakları sağır eden gümüş rengi düdükleri ve kendilerine has ritüelleriyle filmlere, romanlara konu olan gece bekçileri yıllar sonra yeniden sahnede. Ama zihinlere kazınmış ‘tonton bekçi amca’ imajından çok uzaklar. İstanbul Emniyeti’nin ‘Gece Kartalları’ dediği bekçilerin sayısı 4 bin 61’e ulaştı. İstanbul’un en hareketli semtlerinden Aksaray ve Kumkapı’da bir gece devriyesine eşlik ettik.
NEREDE SUÇ VARSA...
Her bekçi devriyesinin kendi bölgesi var. 2 veya 3’erli gruplar halinde akşam 7 ile sabah 7 arasında çalışıyorlar. Bir gün çalışıp bir gün dinleniyorlar. Günde ortalama 7-8 kilometre yürüyorlar. Üzerlerindeki GPS cihazından günlük faaliyetleri takip ediliyor, Polnet’e entegre tabletleri var. En çok suç kaydı olan bölgelerdeler. İstatistikler bekçilerin görev yaptığı bölgelerde suç oranında belirgin bir azalma olduğunu gösteriyor.
GECE POLİSİYİZ
Emre Şarmaşık lise mezunu. Kendinden gayet emin ve işini de seviyor: “Başlarda yadırganıyordu ama zamanla alıştı herkes bize. Semtin bir parçası gibi muamele görüyoruz. Bölgemize hakimiz, sokak ve mahallelerimizin hakimiyiz. Sezgilerimiz de tecrübemiz arttıkça gelişiyor. Biz gece polisiyiz. Polisin yaptığı her şeyi yapabiliyoruz.”
Ömer Özçelik (27) Ayvansaray’da oturuyor. Liseyi de orada bitirmiş. Bildiği bölgede çalışıyor
“Başlarda zorluk da çıkaranlar oluyordu. Hafife alıyorlardı. Ama şimdi alıştılar. Aradaki mesafeyi de koruyoruz. Varlığımızın farkındalar ve memnunlar. Her geçen gün gelişiyoruz. Sokaklara hakimiz. ‘Makul şüphe’ oluştuğu anda durdururuz, gerekli arama ve işlemlerimizi yaparız. Gelecek planlarım içerisinde sınavlara girip polis, komiser olmak da var.”
‘SAVAŞ MUHABİRİ OLMAK İSTİYORDUM’
Yalçın Çelik (27), Samsun’da Güzel Sanatlar Fakültesi’nde medya ve iletişim bölümünü bitirmiş. Hayalinde ‘savaş muhabiri’ olmak varmış: “Bir gazetenin yazı işlerinde staj yapmıştım. Savaş muhabiri olmak istiyordum. Haber peşinde olacaktım, şimdi de suçun ve suçluların peşindeyim. ”
Ahmet Aşçıoğlu (27) genç bir mühendis adayı olarak çıkmış yola. Sinop Üniversitesi, Mekatronik Bölümü’nden mezun: “İnternet servisi veren bir şirkette çalışıyordum. Devlet kapısı iyi kapıdır, sağlam kapıdır diye başvurdum. Çalıştığımız bölgede temas etmediğimiz vatandaşımız neredeyse kalmadı. Sürekli hareket halindeyiz. Zabıta sanıyorlardı vatandaşlar bizi ama şimdi kendimizi kabul ettirdik. Her sokakta, her mahallede biliniyoruz. Bizim ilkokul mezunu olduğumuzu düşünenler bile çıkıyordu. Ama bütün arkadaşlarımız iyi eğitimli. Ayrıca göreve başlamadan önce yoğunlaştırılmış 2 aylık bir eğitim de gördük. Önyargıları veya kafalarda oluşmuş ‘bekçi’ algısını yavaş yavaş değiştiriyoruz.”
POPÜLER MESLEK OLDU
inan Demircioğlu (30) Balatlı, lise mezunu. Bölgeyi iyi biliyor zaten: “Başlarda başvurular azdı. Şimdi çok popüler oldu. Çok başvuru var. Çalışma şartlarımızı soruyorlar.”
asin Sıbıç (25) yenilerden. 15 gün olmuş sokaklara ineli: “Her gün yeni bir olayla karşılaşıyoruz. Hızla ve çabuk pişiyoruz. İzin günlerimizde de buralardayız.”
Aksaray’dan sonra Kumkapı’daki ekiplerle de buluştuk. Kerem Hasgül (27) iki yıl otomotiv eğitimi almış. Sonra sınavlara girip bekçi olmuş. Adem Tekeci (31), “Biz geceye alıştık, gece de bize. Kim hırsız, kim hırlı, kim kapkaççı biliyoruz. Her gece kovalamacalarımız oluyor” diyor.
Özgür Söyler (28) de aslında sağlık teknisyenliği okumuş. Kapkaçı bitirdiklerini söylüyor. Torbacılar da hedeflerinde.