Güncelleme Tarihi:
Gaziantep Organize Sanayi Bölgesi’nde 4 fabrikası, kent merkezinde inşaat şirketi ve çeşitli yatırımları bulunan Ahmet Şireci, geçen çarşamba gecesi bir kadın çalışanı ile birlikte 06 ES 800 plakalı otomobiliyle evine dönerken gece saat 22.54’te, yolda 2 araç tarafından sıkıştırıldı. Şireci, önüne aniden direksiyon kıran bir araca çarparak kaza yaparken, arkasına duran ikinci araçla da hareket etmesi engellendi. Bu sırada araçtan inen işadamı Şireci, zorla şüphelilerin kullandığı araca alınıp kaçırıldı. Otomobilde bırakılan kadın çalışan, olay yerinden götürülen Şireci’nin kaza yaptığı kişileri tanıyabileceği düşüncesiyle bir süre bekledi. Ancak aradan geçen sürede dönmemesinden şüphelenen kadın, durumu önce işadamının ailesine ardından 23.34’te polis ihbar hattına bildirdi. Polisin ifadesine başvurduğu kadın, 40 dakikalık gecikmenin nedenini, Şireci’nin kaza yaptığı kişileri tanıyor olmasına bağladı.
BİBER GAZI SIKARAK ETKİSİZ HALE GETİRDİLER
Kaza görüntüsü verilerek aracından indirilen Ahmet Şireci, kaçıranlara direnince şüpheliler yanlarında bulundurdukları sprey kutudaki biber gazından sıkarak onu etkisiz hale getirdi. Şüpheliler, gözünü bağladıkları Şireci’yi, otoyolu kullanarak Diyarbakır yönüne götürmeye başladı. Yolculuk sırasında şüpheliler, öldüreceklerini söyledikleri Ahmet Şireci’yi, birkaç dakikalığına tuvalet ihtiyacı için mola verdikten sonra Lice’ye götürdü.
ÖZEL EKİP KURULDU
Hayırseverliğiyle tanınan işadamı Ahmet Şireci’nin kaçırıldığının ortaya çıkması ve olayın kamuoyunda geniş yankı uyandırmasının ardından Gaziantep Emniyet Müdürü Ömer Aydın’ın talimatıyla istihbarat, terör, kaçakçılık ve asayiş şubelerinde görevli 50 polisin yer aldığı özel bir ekip kuruldu.
Özel ekip, kaçırılan sanayicinin ailesi, yakın çevresi, dostları, iş yaptığı kişiler başta olmak üzere temas kurduğu herkesi mercek altına aldı. Çalışmasını sürdüren özel ekibe, istihbarat birimleri, Şireci ailesinin tanıdığı bir kişinin, ’organize suç örgütü’ ve ’6136 sayılı Kanun’a muhalefet’ suçundan hakkında işlem yapıldığının belirlendiğini bildirdi. Bu kişinin, ’adam kaçırma, tehdit, yaralama’ suçlarından sabıkalı olan, aynı zamanda PKK terör örgütü sempatizanı olarak bilinen Diyarbakırlı bazı kişilerle temas halinde olduğu bilgisi de verildi.
Bu bilgi üzerinde yoğunlaşan polis, yaptığı araştırmada Diyarbakırlı şüphelilerin, Gaziantep’te Şireci’yi kaçırdıklarını ve Lice’nin Yorulmaz Köyü’ne götürdüklerini saptadı.
DİYARBAKIR’DA TAKİP
Şireci’nin Lice’ye götürüldüğünün kesinleşmesinin ardından oluşturulan özel ekibin bünyesindeki, aralarında Emniyet Müdür Yardımcısı, Asayiş ile Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi müdürlerinin de bulunduğu operasyon timi, Diyarbakır’a hareket etti. Perşembe sabahı Diyarbakır’a ulaşan ekip, Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü ve İl Jandarma Komutanlığı yetkilileri ile değerlendirme yaptı. Yapılan toplantıda, Şireci’nin rehin tutulduğu köyün Bingöl sınırında riskli bir bölge olduğu belirlendi. Güvenlik güçleri, Yorulmaz ve yakınındaki Kılıçlı köylerinde şüpheli kişiler ve akrabalarının yaşadığını, aynı zamanda terör örgütünün geçiş güzergahında olduğu için bölgede çok sayıda mağara ve sığınak bulunduğunu, bu nedenle başarısızlıkla sonuçlanabileceği için operasyonun yapılmamasını kararlaştırdı.
ADIM ATILMASI BEKLENDİ
Güvenlik güçleri, risk taşıdığı için yapılmaması kararlaştırılan operasyon sonrası, Şireci’yi kaçıranların hamle yapmasını beklemeye başladı. Bölgede GSM operatörlerinin sağlıklı çalışmadığı için Şireci’yi fidye için kaçıranların, ailesiyle iletişim amacıyla köyden çıkacakları görüşünde birleşen güvenlik güçleri, şüphelilerin bu yönde bir adım atmasını bekledi. Lice ve Diyarbakır’da konuşlanan ekipler, pazar gecesi hareketlilik başladığını belirleyince, teyakkuz durumuna geçti. Gece geç saatlerde şüpheliler 2 araçla köyden çıktı ve Diyarbakır yönüne gitmeye başladı.
RUTİN KONTROL KUŞKULANDIRDI
Güvenlik güçleri, iki araç arasında 7 kilometre mesafe bırakarak ilerleyen şüphelileri yakalamak için yöntem arayışına girdi. Gaziantep ve Diyarbakır Emniyet Müdürlerinin onayıyla, kent girişindeki Bölge Trafik Müdürlüğü önünde rutin görünümlü bir trafik uygulaması başlatıldı. Uygulama sırada Şireci’nin tutulduğu aracın 7 kilometre önünde ilerleyen otomobil durduruldu ve evrakı kontrol edildikten sonra geçişine izin verildi. Ancak, ikinci araç polislerin bekleyişine rağmen gelmeyince harekete geçildi.
AKARYAKIT İSTASYONUNDA OPERASYON
Gelmeyen aracın, uygulama noktasından geçişine izin verilen otomobilin sürücüsü tarafından telefonla uyarıldığını belirleyen polis, Lice yönüne doğru giderek araştırma yapmaya başladı. Bu sırada uygulama noktasına 6 kilometre uzaklıktaki bir akaryakıt istasyonunda çok sayıda aracın park ettiği fark edildi. Polisler, uygulamada durdurulan aracın plakasından kime ait olduğunu belirledi ve istasyonda park halindeki araç plakalarının sahiplerinin akrabalık bağını araştırdı. Yapılan araştırma sonunda, istasyonun arka tarafındaki yıkama bölümünde park halinde duran bir otomobilin sahibi ile eskortluk yapan aracın sahibinin akraba olduğu saptandı. Bunun üzerine operasyon kararı alındı ve güvenlik güçleri araçlarını park halindeki otomobilin etrafına park etti. Ardından uzun namlulu silahlarla şüpheli araçların etrafı sarıldı.
ŞİRECİ BÜYÜK KORKU YAŞADI
Gözleri bağlı halde otomobilde duran işadamı Ahmet Şireci, uzun namlulu silahlarla yapılan operasyonla kurtarıldı. Otomobilde bulunan 3 kişi gözaltına alınırken, sivil polislerin ’Ahmet Bey siz misiniz?’ sorusuna ’Evet’ cevabını veren Şireci kurtarıldı. Gözü açılan ve uzun namlulu sivil kişileri görünce kendisini kaçıran kişilerin PKK terör örgütü üyelerine teslim ettiği endişesini yaşayan Şireci, polisler kimliklerini açıklayınca ve bu sırada yanına gelen Gaziantep Asayiş Şube Müdürü Tuncay Kaplan’ı tanıyınca kurtulduğunu anladı.
'DOLAR YÜKSELDİ, ZARAR ETTİK'
Kurtarılmasının ardından ifadesi alınan ve helikopterle tutulduğu köylerde keşif yaptırılan Şireci, dün öğle saatlerinde Gaziantep’e gelmek üzere yola çıktı. Güzergah üzerinde Şireci ve kendisini kurtaran ekip, bir lokantada mola verdi. Yemek yenildiği sırada televizyon izleyen Şireci aniden ayağa kalkarak tepki gösterdi. Polisler, işadamının televizyonda kurtarılışına ilişkin haberleri gördüğünü zannetti ancak ekonomi haberleri verildiğini görünce şaşırdı. Şireci, şaşkınlığı fark eden polislere, ’Dolar yine yükselmiş. Bir ton zarar ettim. Bu dolar her yükseldiğinde binlerce lira zarar veriyorum" dedi.
7 KİŞİ GÖZALTINDA, 5 KİŞİ ARANIYOR
Ünlü sanayicinin Diyarbakır’da kurtarıldığı operasyonda 4 kişi gözaltına alınırken, polis Gaziantep’te aynı saatlerde yaptığı eş zamanlı 3 baskında da 3 kişiyi gözaltına aldı. Diyarbakır’da gözaltına alınan 4 şüphelinin dün öğleden sonra Gaziantep’e getirilmesiyle 7 şüpheli, Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi’ne alındı. Farklı odalarda tutulan 7 şüphelinin sorgulanmasına, firarda olan 5 şüpheli yakalanmadığı için henüz başlanmadı. Operasyon kapsamında görevlendirilen Cumhuriyet Başsavcı Vekili ile 2 Cumhuriyet savcısının, akşam saatlerinde şüphelilerin ifadesini almaya başlayacakları, aynı zamanda teşhis için Şireci’nin şüpheliler ile yüzleştirileceği bildirildi.
ŞİRECİ KAÇIRANLARIN LİDERİNİ TANIYOR
Ahmet Şireci’yi kaçıran şebekenin lideri de işadamının tanıdığı bir kişi olduğu ortaya çıktı. Ancak bu bilgi işadamı Şirice ve ailesine henüz söylenmedi.
Polis, şebeke lideri olduğu ve ’Reis’ lakabıyla tanınan kişinin kaçırma olayını gerçekleştirildiği bilgisine Şireci ailesi fertleriyle yapılan sohbet sırasında ulaştı. Kaçırılma olayının ardından polisin görüştüğü aile fertleri, Şireci’nin başına gelenlerden sonra bütün yakınlarının kendilerini aradığını, ancak işadamının çok yakını olan ’Reis’ lakaplı kişinin ne aradığını ne de geçmiş olsun ziyaretine geldiğini söyledi. Polis ayrıca, aile bireylerinden birinin, ’Reis’ lakaplı şüpheli için "O ziyaretimize gelmedi" diyerek alınganlık gösterdiğini fark etti.
Bu alınganlık ifadesinin ardından polisler, Şireci’nin kendisini kaçırtan kişiyi tanıdığını da saptamış oldu. Kurtarılmasının ardından gözaltına alınan ve ismi açıklanmayan şebeke liderinin kim olduğu ise Şireci’ye ve yakınlarına henüz söylenmedi. Yetkililer, Ahmet Şireci ve ailesinin olayın baş aktörü olan şüphelinin sanayiciden fidye almayı amaçladığını ve tanıdığı için de planını kendisinin yaptığını ifade etti.
PERŞEMBE GÜNÜ ADLİYEYE SEVK EDİLECEKLER
Halen gözaltında tutulan ve ifadeleri alınmayan şüphelilerin akşam saatlerinden itibaren sorgulanmalarına başlanarak kaçırılma olayının ayrıntılarının netleşeceği bildirildi. Polisler, firarda olan ve yakalanmalarını an meselesi olarak gördükleri 5 şüphelinin izini sürdüklerini, sorgulama ve teşhisin tamamlanmasının ardından şüphelilerin perşembe günü adliyeye sevk edileceklerini bildirdi.
Şireci: İnfaz edeceklerini söylediler
Operasyonla kurtarılan Ahmet Şireci, uzun süre yaşadığı şoku üzerinden atamadı. Hastanede sağlık kontrolünden geçirilen ve bitkin olduğu, bunun dışında sağlık sorunu bulunmadığı saptandıktan sonra Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü’ne götürülen Ahmet Şireci, kendisini kurtaran polislere teşekkür etti. Yaşadıklarının unutulmaz olduğunu anlatan Şireci, kendisini kaçıranların ’infaz edileceksin’ dediğini ifade etti. Evine dönerken otomobilini sıkıştıranların kaza yapmasına neden olduğunu ve dışarı çıktıktan sonra kaçırıldığını anlatan Şireci, "Biber gazı sıktılar ve gözümü bağladılar. Hızlıca yola koyuldular ve bilmediğim bir yere götürmeye başladılar. Otoyola girdiğimizi anladım, sıkıştığımı söyleyince bilmediğim bir yerde birkaç dakika durdular ve ardından rehin tutulduğum köye götürüldüm" dedi.
''SÜREKLİ YERİMİ DEĞİŞTİRDİLER''
Şireci, sabaha karşı ulaştığı köyde gözü bağlı şekilde bir odaya konulduğunu ve üşüdüğü için kendisine battaniye verildiğini belirterek şunları anlattı:
"Oda gibi bir yerdi ama fazla eşya yoktu. Elektrik ve soba da yoktu. Çok üşüyünce bir battaniye verdiler ve beni fidye için kaçırdıklarını söylediler. Bu sırada bazen birkaç saatte bir gözü bağlı şekilde bazen araçla birkaç dakika süren yolculukların ardından yerimi değiştirdiler. Götürüldüğüm yerlerde elektrik ve ısıtıcı yoktu. Bulunduğum yerlerde kadın ve çocuk sesi de duymadığım için nasıl bir yerleşim yeri olduğunu anlayamadım. Zaman zaman yemek getiriyorlardı ve beni uzun namlulu silahlarla taciz ederek, ’Kararın verildi, infaz edileceksin’ diyorlardı. Tedirginlik yaşıyordum ama içimde hep kurtarılacağım yönünde bir inanç vardı. Pazar günü yanıma geldiler ve uzun namlulu silahlarla beni dürterek, yaşamam için pazarlık yaptıklarını ve para karşılığı canımın bağışlanacağını söylediler. Ben de kabul ettim ve bunun üzerine yine silahlarla taciz ederek 2’si 2 milyon, 1’i ise 1 milyon lira olan 3 ayrı senet imzalattılar. İmzaladığım senetlerin miktarı 5 milyondu ama Türk Lirası olarak mı yoksa Dolar veya Euro olarak mı yazıldı, onu göremedim. Son gece bana ’Kalk gidiyoruz, bu işi bitireceğiz’ dediler. Gözümü bağlayıp, yola koyulduk. Bir süre sonra aralarında konuşup, park ettiler. Bir işte terslik olduğunu anladım. Operasyon yapılınca terör örgütü mensuplarının gelebileceğini düşündüm ama polis olduklarını anlayınca rahatladım. Hep filmlerde devlet başkanlarına yapılan tarzda bir operasyonun benim için yapıldığını görünce hem çok mutlu oldum, hem de gurur duydum."
TELEFONU ALDI, MUHASEBECİSİNİ ARADI
Operasyonla kurtarılan Ahmet Şireci, polislere yaşadıklarını anlatıp, bir an önce ailesinin yanına gitmek istediğini söyledi. Bu sırada polislerin ’Bir isteğiniz var mı?’ sorusuna, ’Bana bir telefon verin’ diyen Şireci’ye telefon verildi. Operasyona katılanlar kurtulduğunu ailesine haber vereceğini düşünürken, Şireci muhasebecisini aradı ve pazartesi günü yapılacak ödemeleri hatırlattı. Esprili ve renkli kişiliğiyle de tanınan Şireci, yanındakilerin şaşırdığını görünce, ’Ne yapalım borçları ödemezsek olmaz’ diyerek polisleri güldürdü.