Gazetecinin acısı

Eren Güvener... Milliyet Gazetesi'nden meslektaşımız... Geçtiğimiz martta oğlunu trafik canavarına kurban vermişti. Ardından kayınpederini uğurladı sonsuzluğa...

Bu acılara dayanamayan Zehra Erener de göçtü, oğlunun ve babasının yanına... Oğlundan sonra eşini de yitiren Eren Güvener ve kızı Zeynep'in acıları ise tarifsiz...

Milliyet Gazetesi Yazıişleri Sorumlu Müdürü Eren Güvener'in eşi Doç. Dr. Zehra Güvener'in cenazesi, dün Levent Camii'nde kılınan ikindi namazından sonra Zincirlikuyu'daki aile mezarlığında gözyaşları arasında toprağa verildi. Oğlu Onur'u mart ayında trafik canavarına kurban veren, ardından kayınpederini yitiren Eren Güvener, önce kardeşini, sonra dedesini ve önceki gün de annesini kaybeden kızı Zeynep'in yaşadığı büyük acı, cenaze törenine hıçkırık ve gözyaşına dönüştü. Doğan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Doğan, Doğan Medya Grubu Başkanı Mehmet Ali Yalçındağ ile birlikte Levent Camii'ne gelerek Eren Erener ile kızı Zeynep'e başsağlığı dilediler.

Doç. Dr. Zehra Güvener için dün önce uzun yıllar görev yaptığı İstanbul Tıp Fakültesi'nde bir tören düzenlendi. Törende Zehra Güvener'in arkadaşlarınca doldurulan salon, hıçkırıklara boğuldu. 14 Mart Amfisi'ne getirilen 53 yaşındaki Zehra Güvener'in Türk Bayrağı'na sarılı tabutunun 2 ucunda saygı duruşunda bulunan meslektaşları, yetişmelerine ön ayak olduğu arkadaşları ve öğrencileri gözyaşlarını tutamadı.

HERKES AĞLADI

Eren Güvener ile kızı Zeynep ağlamaktan şişen gözlerle töreni izledi. İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Faruk Erzengin, Zehra Güvener'in biyografisini güçlükle okudu. Güvener'in hastalığı sonrası fakültenin Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı'ndan emekli olduğunu söyleyen Erzengin, ‘‘O hepimizin gönlünde taht kuran bir güneşti. İnsanlık, ülkemiz, fakültemiz adına çok büyük kayıptır’’ dedi.

Amfiyi dolduran kalabalığı birlikte Fatiha okumaya çağıran İstanbul Mezarlıklar Müdürü Mustafa Taşova da ‘‘Allah şahit, bu ölüme imrendim, hayran oldum. Allah, ‘ölen kişi için kullarımdan 5'i iyi derse, ben de iyi derim', diyor. Buradaki kalabalığa bakın. Ne mutlu, rahmet ayında Allah'ın huzuruna gidiyor. Bu ayda sorgu-sual yok. Allah hepimize böyle ölümler nasip etsin’’ dedi.

Oğlunun ölümüne dayanamadı

İstanbul Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Özlen Ang, Zehra Güvener'in yaşamı boyunca hep başkaları için yaşadığını belirterek, ‘‘Oğlu Onur'u kaybettiği için yaşam savaşını sürdürmedi, savaşmadı. O, birçok öğretim üyesinin 'Zehra Abla'sı oldu. İnsanları severdi, ailesi, arkadaşları için çok fedakârdı’’ diye konuştu. 36 yıllık arkadaşı İstanbul Tıp Fakültesi Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyelerinden Prof. Dr. Emel Bozkaya da ‘‘Mikrobiyolojide uzun yıllar birlikte çalıştık. O, biricik oğlunun kaybına dayanamadı. Zehra, sevenlerinin kalbinde yaşayacak. İnsanları yapmacıksız seven, herkese yardım eden, gençleri yüreklendiren bir insandı’’ dedi.

Doğan’dan başsağlığı

Levent Camii'ndeki tören, tıp, medya ve politika dünyasının ünlü isimlerini biraraya getirdi. Eren Güvener, kardeşleri Selçuk ve Bora ile kızı Zeynep Güvener, cami avlusunda başsağlığı dileklerini kabul ederken gözyaşlarını tutamadılar. Doğan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Doğan, Eren Erener ile kızı Zeynep'e başsağlığı diledi. Doç. Dr. Zehra Güvener'in Türk Bayrağı'na sarılı tabutu, polis bandosu eşliğinde bir süre eller üzerinde taşındıktan sonra, cenaze arabasına konuldu ve Zincirlukuyu Mezarlığı'nda toprağa verildi.