Gatlif, Sulukule'de davul çaldı
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Nisan 15, 2008 15:07
Çingeneler üzerine yaptığı filmlerle pek çok ödül alan Roman yönetmen Tony Gatlif, Fatih'te “Sulukule” olarak bilinen ve yenileme alanı ilan edilen Neslişah ve Hatice Sultan mahallelerini gezdi.
27. Uluslararası İstanbul Film Festivali çerçevesinde “Sinema'da İnsan Hakları-FACE” ödülünün jüri üyesi olarak İstanbul'da bulunan Gatlif, Sulukule ziyaretinde, yenileme alanı ilan edilen mahalledeki yıkımlar ve evleri yıkılacak kiracıların sorunları hakkında bilgi aldı.
Kendisinin de bir Roman olduğunu ifade eden Gatlif, “Çok heyecanlıyım, çünkü ben de çingene kökenliyim. Bütün dünyayı dolaşıyorum. Bütün dünyadaki Romanların durumunu çok iyi biliyor, çok iyi anlıyorum” dedi.
Kentsel dönüşümün Romanya ve İspanya'da da yaşandığını ifade eden Gatlif, 1990 yılında İspanya'da bu amaçla binlerce Roman'ın kentin 20 kilometre dışına taşındığını bildirdi.
Tony Gatlif, “Şimdi ise yönetim, bütün bu yaptıklarından çok pişman. Romanlar gittikleri yerde yaşam alanı bulamadılar. Her şeylerini kaybettiler. İşsizlik, hastalıklar arttı. Akrabalık, arkadaşlık ve mahalle ilişkileri çok güçlü olan bu halkın düzenini birden bozarsanız, sonra daha büyük problemlerin çıkacağı aşikardır” diye konuştu.
Romanları sürmenin çok kolay olduğunu belirten Gatlif, Romanların sadece bir arada yaşayarak ayakta kalabildiklerini dile getirdi. Gatlif, “Romanlar, anasız babasız kalan çocukları dayanışmayla içlerine alıp, yaşamını sürdürmeyi çok iyi biliyorlar. Eğer onları birbirinden ayırırsanız toplumun düzeni bozulur” dedi.
Yönetmen Gatlif, amacının ilgili makamların eleştirisini yapmak olmadığını, yöneticileri “insancıl” olmaya çağırdığını söyledi. “Lütfen Romanlara karşı biraz insancıl olsunlar. Biliyorum insancıl olabiliyorlar” diyen Gatlif, dünyanın her tarafında Romanların bulunduğunu, artık dünya çapında yönetimlerin, Romanların korunması gerektiğini anladıklarını kaydetti.
Tony Gatlif, şöyle devam etti: “Böyle bir semtin, bu insanlarla birlikte yenilenmesi turizm anlamında çok şey katacaktır. İstanbul diğer Avrupa şehirlerinden farklı olarak İkinci Dünya Savaşı'nı yaşamadı. Eski dokunun da olduğu bir kent. Burada yapılması gereken, bu semtin Romanlarla birlikte yenilenmesi. İnsanların mesleklerini yapabilecek hale gelmesi, turizme açılması. Dünyanın her yanında turistler Romanları çok severler.”
Avrupa ziyaretleri sırasında Türk halkına çok destek verdiğini belirten Gatlif, Türkiye'nin AB üyeliğini desteklediğini, Türkiye'nin AB ile bütünleşmesini savunduğunu söyledi.
Gatlif, Türk halkını çok sevdiğini, Türkiye'yi daha önce de ziyaret ettiğini ve ülkedeki değişimi, gelişmeleri gördüğünü vurguladı.
Konuşmasının ardından davul, keman ve klarnet eşliğinde mahalle halkıyla dans eden Gatlif, yine müzik eşliğinde mahalleyi gezdi, mahalle sakinlerinin sorunlarını dinledi.
Kendisinin de bir Roman olduğunu ifade eden Gatlif, “Çok heyecanlıyım, çünkü ben de çingene kökenliyim. Bütün dünyayı dolaşıyorum. Bütün dünyadaki Romanların durumunu çok iyi biliyor, çok iyi anlıyorum” dedi.
Kentsel dönüşümün Romanya ve İspanya'da da yaşandığını ifade eden Gatlif, 1990 yılında İspanya'da bu amaçla binlerce Roman'ın kentin 20 kilometre dışına taşındığını bildirdi.
Tony Gatlif, “Şimdi ise yönetim, bütün bu yaptıklarından çok pişman. Romanlar gittikleri yerde yaşam alanı bulamadılar. Her şeylerini kaybettiler. İşsizlik, hastalıklar arttı. Akrabalık, arkadaşlık ve mahalle ilişkileri çok güçlü olan bu halkın düzenini birden bozarsanız, sonra daha büyük problemlerin çıkacağı aşikardır” diye konuştu.
Romanları sürmenin çok kolay olduğunu belirten Gatlif, Romanların sadece bir arada yaşayarak ayakta kalabildiklerini dile getirdi. Gatlif, “Romanlar, anasız babasız kalan çocukları dayanışmayla içlerine alıp, yaşamını sürdürmeyi çok iyi biliyorlar. Eğer onları birbirinden ayırırsanız toplumun düzeni bozulur” dedi.
Yönetmen Gatlif, amacının ilgili makamların eleştirisini yapmak olmadığını, yöneticileri “insancıl” olmaya çağırdığını söyledi. “Lütfen Romanlara karşı biraz insancıl olsunlar. Biliyorum insancıl olabiliyorlar” diyen Gatlif, dünyanın her tarafında Romanların bulunduğunu, artık dünya çapında yönetimlerin, Romanların korunması gerektiğini anladıklarını kaydetti.
Tony Gatlif, şöyle devam etti: “Böyle bir semtin, bu insanlarla birlikte yenilenmesi turizm anlamında çok şey katacaktır. İstanbul diğer Avrupa şehirlerinden farklı olarak İkinci Dünya Savaşı'nı yaşamadı. Eski dokunun da olduğu bir kent. Burada yapılması gereken, bu semtin Romanlarla birlikte yenilenmesi. İnsanların mesleklerini yapabilecek hale gelmesi, turizme açılması. Dünyanın her yanında turistler Romanları çok severler.”
Avrupa ziyaretleri sırasında Türk halkına çok destek verdiğini belirten Gatlif, Türkiye'nin AB üyeliğini desteklediğini, Türkiye'nin AB ile bütünleşmesini savunduğunu söyledi.
Gatlif, Türk halkını çok sevdiğini, Türkiye'yi daha önce de ziyaret ettiğini ve ülkedeki değişimi, gelişmeleri gördüğünü vurguladı.
Konuşmasının ardından davul, keman ve klarnet eşliğinde mahalle halkıyla dans eden Gatlif, yine müzik eşliğinde mahalleyi gezdi, mahalle sakinlerinin sorunlarını dinledi.