Cem BAKIRCI
Oluşturulma Tarihi: Kasım 08, 2005 13:40
Yunus’tan:' Bir garip ölmüş diyeler Üç günden sonra duyalar Soğuk su ile yuyalar Şöyle garip bencileyin'
Ardahan’da ‘enişte tecavüzü’ sonucu dünyaya gelen ve üç aylıkken yerleştirildiği Çocuk Yuvası’nda henüz 13 aylıkken, hayatı tanıyamadan ölen ve cenaze namazı bir avuç insanla mezarlıkta kılınan Olgun bebeğin dramı yürekleri sızlattı.
Yunus Emre’nin ‘Garip’indeki gibi bir ölümü hatırlatan cenaze töreni fotoğrafını görenler gözyaşlarını tutamadı. Olgun bebeğin dramı, Ardahan’a 7 kilometre uzaklıktaki Ağzıpek Köyü’nde başladı. Bir düğün için İstanbul’dan gelen eniştesi A.K., iddiaya göre geçen yıl herkes odasına çekildikten sonra S.A.’nın yanına gitti.
TECAVÜZLE BAŞLADI
Genç kızın ağzını kapatıp yardım istemesini önleyerek tecavüz etti. Tecavüzün izleri 4 ay sonra kendini göstermeye başladı. O günden sonra içine kapanan S.A., dayanılmaz karın ağrıları üzerine annesiyle birlikte Ardahan’da doktora gitti. Doktor, ‘Aylık kanamaların durmasının nedeni, bir ur’ deyince S.A. biraz olsun rahatladı. Ancak, 8. ay sonunda karnının iyice büyümesi üzerine tekrar doktora gitmek zorunda kalan S.A., hamile olduğunu öğrenince ‘acı gerçeğin’ şokuyla sarsıldı.
YUVA YIKILIR
Köydeki dedikodulardan rahatsız olan S.A., sonunda yaşadığı dramı annesine anlatmak zorunda kaldı. Ancak anne A., ‘Kızım sen doğruyu söylersen, ablanın yuvası yıkılır. En iyisi kardeşin G.A.’nın tecavüz ettiğini söyle. Onun yaşı küçük, bir şey olmaz’ diye sıkı sıkıya tembih etti. Bunun üzerine S. istemeyerek de olsa , ‘Kardeşim G.A. bana tecavüz etti’ diye ifade verdi. Olaydan ve gelişmelerden hiç haberi olmayan G.A., tutuklanarak cezaevine girdi. G.A.’nın tutuklanmasına daha çok üzülen S.A., Ardahan Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılan ilk duruşmada kardeşinin suçsuz olduğunu, eniştesinin tecavüzüne uğradığını belirterek olaya yeni boyut kazandırdı.
Şok açıklamanın ardından G.A. cezaevinden çıkarken enişte A.K.’nin tutuksuz olarak yargılanması uygun görüldü. Bu arada S.A.’nın Ardahan’daki hastanede bir erkek çocuk dünyaya getirmesi, köyde dedikoduları artırdı.
SON MAMASIYMIŞ
Nüfusta bebeğe S.’nin dedesinin adı olan ‘Olgun’ ismi verildi. Köydeki evlerinden dışarı çıkmayan S., sadece üç ay bebeğine sütünü verebildi. Ailenin başvurusu üzerine mahkeme kararıyla Olgun’un Erzurum Zübeyde Hanım Çocuk Yuvası’na yerleştirilmesi uygun görüldü. Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü’ne (SHÇEK) bağlı Zübey Hanım Çocuk Yuvası’nın ‘sevimli bebekleri’ arasına giren Olgun için görevliler, ‘Çabuk uyum sağladı, çok neşeliydi’ dediler. Olgun bebeğin yuvada kaldığı 10 aylık dönem içinde ilk kez geçtiğimiz yaz yüksek ateş nedeniyle bir rahatsızlığı oldu. Hastaneye götürüldü ve ilaç tedavisiyle kısa sürede kendini toparladı.
Şeker Bayramı’nın ilk günü olan 3 Kasım Perşembe günü ikinci kez rahatsızlanan Olgun,
Atatürk Üniversitesi Tıp
Fakültesi Araştırma Hastanesi’ne götürüldü. Genel Pediatri Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Araştırma Görevlilerinden Dr. Oğuzhan Sepetçigil tarafından muayene edilen Olgun bebeğin yatırılmasına gerek görülmeli. Yuvaya götürülen bebek, akşam yapılan iğneden sonra rahatladı ve mama yedikten sonra da uyudu. Bayramın ikinci günü sabahın erken saatlerinde ise öldü.
MEĞER ZATÜRREEYMİŞ
Sağ girdiği yuvadan minik cenazesi çıkarılan Olgun bebeğin zatürree geçirdiği belirtilirken, ‘Niçin hastanede yatırılmadı?’ tartışması da gündeme geldi. Dr. Oğuzhan Sepetçigil, ‘Bebeğin sağlığıyla ilgili hiçbir tehlike görmediğim için yatmasına gerek duymadım’ diye savunma yaptı. Geçen Mayıs ayında ‘kısmeti açılan’ 19 yaşındaki S.A., Çıldır’ın Kotanlı Köyü’nden bekar olan 37 yaşındaki A.D. ile evlendikten sonra bayram ziyareti için geldiği Ağzıpek Köyü’nde Olgun bebeğin ölüm haberini aldı. S.A., ilgililere cenazeyi alamayacağını söyledi ve talihsiz Olgun’un Erzurum’da toprağa verilmesi konusunda onay verdi. Aziziye Araştırma Hastanesi morgunda iki gün bekletilen minik yavrunun cenazesi, Vali Yardımcısı Kasım Yekeler, Sosyal Hizmetler İl Müdürü Kamil Kılıç, Zübeyde Hanım Çocuk Yuvası Müdürü Turan Dikici ve diğer yurt görevlileri ile gazetecilerin hazır bulunduğu hazin törende, beyaz kefene sarılı bir şekilde mezarlığın duvarına kondu.
ABDURRAHMAN GAZİ’NİN BAĞRINDA
Büyükşehir Belediyesi Mezarlık Müdürlüğü’nde görevli imam Halil Aktaş’ın kıldırdığı namazdan sonra, kimsesiz ve sahipsiz Olgun bebek, Abdurrahman Gazi Mezarlığı’nda toprağa verildi.
Herkesi ağlattıDaha kara gözlerini gün ışığına açmadan başlamıştı kara bahtı. ‘Anne’ bile diyemeden yuva yüzü görmüş ama gün yüzü görmemişti Olgun bebek. 13 aylık kısacık ömründe zatürreeyle bile tanışmıştı kimseler duymadan, doktorlar görmeden. Ama tüm Türkiye gördü Abdurrahman Gazi’nin duvarlarında cenaze namazı kılınırken. Bir o kara kara bakan gözler kaldı akılda, bir de topraktan önce o gözleri kapatan ve kara bahtının flaması gibi mezarlık duvarının üstünde duran beyaz kefeni...