Galata'da içki krizi

Radikal'in haberine göre, Galata’da geçen yazdan beri süren ‘içki ve koku’ tartışması Beyoğlu Belediyesi ve Emniyet’in duruma el koymasıyla bitti. Galata Kulesi ’nin çevresinde nöbet tutup kuleyi güvenlik şeridiyle çevreleyen sivil ve üniformalı polislerle bazı semt sakinleri de destek verdi. Meydan kapatılınca açıkhavada içki içmek isteyenler Karaköy’e inen merdivenlere yöneldi. Ardından belediye Galata Meydanı’ndaki bankları da kaldırdı.

Radikal ’in sorularını yanıtlayan Beyoğlu Belediye Başkanı Misbah Demircan Galatalı mahalle sakinlerinin şikâyetlerini uzun zamandır dile getirdiklerini belirtti.

‘Sanatçılar da orada mahalle sakini’

Demircan “Semt sakinleri huzurlu bir şekilde uyumak istiyor. Beyoğlu ’na her gün milyonlarca insan geliyor ve gece yarılarına kadar devam eden hayat, orada yaşayanları rahat ettirmiyor. İnsanlar Beyoğlu ’nu hiç bu yönüyle bilmiyor. Yaşanan sorunlar hep bir ‘masa meselesi’ olarak gündeme geldi. Sadece masa değildir diye anlatmaya çalışıyorduk. Galata sesin çok eko yaptığı bir yer, insanlar uyuyamıyordu. Beyoğlu ne kadar turistik alan da olsa, tipik bir mahalle olduğunu, içinde yaşayanlar olduğunu kamuoyuna anlatmamız gerekiyor. Sanatçılar oturuyor olabilir ama onlar da Beyoğlu ’nda mahalle sakini kimliğiyle oturuyor. Burada bir yaşam olduğunu gözden kaçırmamak gerekiyor.”

33 yıldır mahallede esnaflık yapan A.E. içki içenlerin mahallede önceleri rahatsızlık yaratmadığını söylüyor: “İlk başlarda önemli bir şikâyet yoktu. Fakat işin içine müzik ve gürültü eklenince raydan çıktı. İnsanlar evlerine giderken kapılarında oturanlardan geçemez oldu. Biz sabah iş yerlerimizi açarken, meydandaki idrar kokusuna dayanamaz olduk. Bir iki kez uyarmaya çalıştık ama buraya gelenler de sabit insanlar olmadığı için, her gün birimiz durup söylesek bile başa çıkamadık. Üstelik söyleyince de ‘Siz bizim içkimize mi karışıyorsunuz’ gibi bir tepkiyle karşılaştık. Mesele içki değildi ama içince durdukları gibi duramadılar.”

‘Turistler keşfedince...’

Mahalle sakinlerinden Jairo Nino da, meydanda yaşananlardan şikâyet edenlerden: “Bundan 6 yıl önce meydana bakan bir evde oturuyordum. O zaman sabahları açılan kepenklerin sesi dışında bir sorunumuz yoktu. Mahalle turistler tarafından keşfedildikçe ilgi arttı. Ben şimdi gürültünün daha az duyulduğu bir yere taşındım ama gece burada sürekli bir karnaval havası var. Meydanda oturanlar için ses önemli bir sorundur daima.”

“Pahalı yerlere karşı alternatif bir tavırdı”

Meydana sık sık gelen ve Tophane Yokuşu’nda oturan ve bir mekânda işletmecilik yapan Anna J. için içki içenler önemli bir sorun olmamalı: “Avrupa’da da insanlar sık sık meydanlarda ve metrolarda içki içer. Bu insanların pahalı yerlere karşı alternatif tavrı. Burada umumi tuvaletler oluşturulsa sıkıntı azalabilirdi. Merkezde yaşayan insanlar ses sorununu bilir, merkez buna rağmen tercih edilen bir yerdir.