Gaflet içindeler

BAAS acımasızca öldürüyor

- Şurada Suriye konusunda bile Türkiye’de şu mevcut bölücü terör örgütü ile mücadelemizi kalkıp Suriye’deki direnişçi muhalefet gücü ile aynı şekilde değerlendirecek kadar bunlar gaflet içinde. Bir defa Türkiye’dekilerin ne alakası var. Suriye’de ben parlamentoda yer alacağım diyen insanlara seçilme hakkı verilmediği gibi BAAS rejiminin oradaki zulmü karşısında kalkıp bu insanlar acımasızca öldürülüyor.
- Türkiye’de Baas rejimi yok. Varsa bunun zaten tek numunesi biliyorsunuz CHP’dir. Uzantısı olarak BDP parlamentoda. Önü açık. Her türlü katılımcı noktada aktivitesini yapabiliyor. Nerede bir engelleme var. Ama ne yazık ki bugün yaptıkları gibi tahriklere devam ederlerse bugün yaptığı gibi, toplumun farklı kesimleri arasına nifak sokma girişimlerine devam ederse, en önemlisi de, terör örgütüyle arasına mesafe koymazsa, kaybeden kendisi olur.
- Şunu da buradan açık açık söylüyorum: PKK’yı bir terör örgütü olarak tanımayanlar, PKK’nın tüm kanlı eylemlerinde suç ortaklığı içindedir. PKK’yı, kanlı bir terör örgütü olarak değil, silahlı halk hareketi olarak tanımlayanlar, terörü, kanı, acıyı meşrulaştırmak gibi çok büyük bir gafletin, çok büyük bir yanılgının içindedir. Amerika Birleşik Devletleri’ne gidip, orada terör örgütünü silahlı halk hareketi olarak nitelendirenler, bugüne kadar bölücü terör örgütünün uyuşturucu ticaretindeki rolünü görmezden geldiler. Bu beyefendiler, bölücü terör örgütünün kendi mensuplarına, özellikle kızlara, çocuklara, hatta kendi örgüt yöneticilerine yaptığı vahşeti görmezden geldiler.

28 Şubatçılara borçlu

- CHP Genel Başkanı, 28 Şubat’la ilgili yargının ilk tasarrufunda, intikam kelimesini telaffuz etti. Ardından, kamuoyundan, kendi tabanından gelen tepkiyle çark etti, “ben darbelere karşıyım” dedi. Yargının son tasarrufları karşısında, yeniden çark etti, yeniden “intikam” dedi, “cadı avı” dedi. Neden?  Çünkü diyeti var. 28 Şubatçılara borcu var. 28 Şubat’ta kendisini SSK koltuğuna yeniden oturtanlara karşı diyet borcu var.

- 15 yıl önce 28 Şubat’ı yapanlar, bugün en azından yaptıklarının arkasında durmak gibi bir tutarlı duruş içindeler. Ama 28 Şubat’ın bürokratı, bugün de CHP’nin Genel Başkanı olan zat, bırakınız 15 yılı, 15 gün içinde tam 3 kere çark etme becerisini göstermiştir.

Hâlâ Dersim’i savunan var

- Bugün hâlâ, 27 Mayıs’ın ilerici bir darbe olduğunu savunanlar var. Bugün hâlâ, Dersim katliamını savunanlar var. Bugün, kitap yasaklamalarını meşrulaştırmaya çalışan, camilerin kapatılmasını, satılmasını inkâr eden, bu gerçeği sulandırmaya çalışan bir zihniyet var. Devasa o Sultanahmet Camii’ni 6 yıl kapatan zihniyeti biz anlatmayacak mıyız.

- Tıpkı 1940’larda olduğu gibi, tıpkı 28 Şubat sürecinde olduğu gibi, bugün de devşirme, sahte ve sahtekar din adamlarıyla toplum ve inanç

mühendisliği yapmaya çalışan bir zihniyet var. Özellikle güneydoğuda. Herhalde ne demek istediğimi anladınız.

Hz. Muhammed’in ayak izi

MÜSTAKİL Sanayici ve İşadamları Derneği’nin (MÜSİAD), 21’inci Olağan Genel  Kurulu’na katılan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a MÜSİAD Genel Başkanı Ömer Cihad Vardan ve Genel Başkan Yardımcısı Nail Olpak tarafından Kutlu Doğum Haftası dolayısıyla Hz.  Muhammed’in orijinal ayak izinden bire bir kopyalanan gümüşten yapılmış ayak izi  hediye edildi. Başbakan Erdoğan’a, Pınarhisar Cezaevi’ndeyken MÜSİAD Genel Başkan Yardımcısı  Mehmet Nuri Görenoğlu’na gönderdiği bayram tebriği de verildi.  Erdoğan, toplantı Saadet Partisi’nin eski genel başkanlarından Recai Kutan’la da selamlaştı.