Fujiyama'da hüzün ve gözyaşı

Güncelleme Tarihi:

Fujiyamada hüzün ve gözyaşı
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 26, 1998 00:00

Haberin Devamı

Japonya'nın kutsal kabul edilen en yüksek dağı Fujiyama'nın zirvesinde, geçtiğimiz günlerde insanın gözlerini yaşatan bir sahne yaşandı. Bir kadın, kalbini bağışlayarak kendisini yeniden hayata döndüren bir başka kadının son dileğini Fujiyama'nın zirvesinde yerine getiriyordu..

GENÇ bir dağcı çift, o gün çok mutluydu. Masallara, resimlere, şiirlere, filmlere konu olmuş dünyanın en ünlü dağlarından Fujiyama'ya tırmanıyorlardı. Çift, dağın zirvesine ulaştıktan sonra diz çöktü. Birlikte bir şiir okudular ve erkek, sırt çantasından küçük bir torba çıkarıp açtı. Sert rüzgar, torbadaki bir avuç külü, Fujiyama'nın karları üzerine ve boşluğa savurdu. Genç kadın, o ana kadar bastırdığı duygularına hakim olamadı ve gözyaşları, sel gibi yanaklarından boşandı. 4129 metre yüksekliği ile Japonya'nın en yüksek dağı olan Fujiyama'nın zirvesinde yaşanan bu olayın kahramanları, 35 yaşındaki Kelly ile kocası Craig Perkins'ti.

Japonların kutsal saydığı ve her Japonun hayatında bir kez çıkması gerektiğine inanılan Fujiyama Dağı'ndaki bu göz yaşartıcı tören, Kelly Perkins'in hayatını kurtaran, ona kalbini bağışlayan kadının son dileği idi. Kelly Perkins'in göz yaşartan öyküsü şöyle:

Kaliforniya'da emlakçılık yapan Kelly Perkins, sporu çok seven biriydi. Her gün 8 kilometre jogging yapan genç kadının en büyük hobisi ise, dağcılıktı. Ancak genç kadın, bir gün acı bir haberle sarsıldı. Doktorlar, kalbinde ölümcül bir virüs enfeksiyonu saptamışlardı. Tek kurtuluşu, kalp nakliydi. Kocası Craig Perkins'le birlikte, umutla bir kalp beklemeye başladılar. Korkunç teşhisten üç ay sonra müjdeli haber geldi: ‘‘Size uygun kalp bulundu!..’’

Kalp, attan düşerek ölen 40 yaşında bir anneye aitti. Kelly Perkins, ameliyattan 6 ay sonra tümüyle sağlığına kavuştu. Hatta eskisi gibi en sevdiği hobisi olan dağcılığı bile yapabiliyordu.

Ama bir gün eve bir telefon geldi. Kelly'nin kocası Craig açtı telefonu. Titrek sesli bir genç kız, kendini tanıttıktan sonra Craig Perkins'e şunları söyledi:

‘‘Eşiniz Kelly'nin şu anda taşıdığı kalp, bir zamanlar benim annemin göğsünde atıyordu. Annemin en büyük dileği ise, bir gün kendisine bir şey olursa, küllerinin Fujiyama'ya savrulmasıydı.’’

Craig Perkins, telefonu sessizce dinledikten sonra, ahizeyi yerine koydu. Duyguları altüst olmuş, eşinin sağlığına kavuşmasından sonra büyük bir mutluluk yaşadığı şu günlerde kader, ağır bir sorumluluk yüklemişti omuzlarına. Craig Perkins, soğukkanlılıkla bir karar aldı ve bu telefon görüşmesinden karısı Kelly'ye hiç söz etmedi. Ona sadece ‘‘Bir gün Fujiyama'ya tırmanmaya ne dersin?’’ diye teklifte bulundu.

Genç adam, daha sonra ölen kadının kendisine telefon eden kızıyla buluştu ve ondan bir deri kesecik içinde saklanan külleri aldı.

Perkins çifti, ilk fırsatta da tırmanış için Japonya'ya gitti. Son kez 1707 yılında faaliyete geçen Fujiyama Yanardağı'nın zirvesine iki günde ulaştılar. Çok mutluydular. Craig Perkins, gün doğarken sırt çantasından içi kül dolu keseciği çıkardı ve ancak o zaman karısına niçin buraya geldiklerini açıkladı. Küller, rüzgarda savrulurken Kelly ve Craig, gözyaşları içinde birbirine sarılıyordu...






Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!