Oluşturulma Tarihi: Eylül 08, 2002 00:00
İKİ gün sonra 11 Eylül'ün birinci yıldönümü.New York'taki ikiz kulelerin gözlerimizin önünde yıkılmasının üzerinden tam bir yıl geçmiş.Şimdi kim olduğunu hatırlamıyorum ama saldırıdan hemen sonra biri şöyle demişti: ‘‘Milattan önce ve milattan sonra gibi bundan böyle dünyada 11 Eylül'den önce ve 11 Eylül'den sonra kavramı yerleşecek.’’Ne kadar haklıymış.Felaketin etkileri zamana meydan okuyarak dalga dalga yayılmaya devam ediyor.Geçenlerde bir
haber: Avrupa ‘‘free-lance terörizmden’’ korkuyormuş.Free-lance gazeteciliği duymuştum ama ‘‘free-lance terörizmi’’ ilk kez duyuyorum.Meğer son günlerde İsveç ve Hollanda'da yakalanan teröristler, gizli servisleri ‘‘İslam terörü bundan böyle birbirinden bağımsız operasyonlarla kendini gösterebilir’’ düşüncesine sevketmiş.‘‘Free-lance’’tan kasıt, birbirlerinden habersiz hareket eden terör grupları.Durum böyle olunca, terör eylemlerinden önceden haberdar olmak ve önlemek pek mümkün olmayacakmış.Avrupalı bir yetkili ‘‘Bir saldırı olacağından eminiz ama bunun küçük mü, büyük mü olacağını kestiremiyoruz’’ demiş.En fazla korkulan ise 11 Eylül benzeri büyük binaları, iş yerlerini hedefleyen saldırılar.İngiliz gizli servisi MI5 vatandaşlarını bu tür saldırılara karşı korumak için çareyi mimarlara danışmakla bulmuş.Terörle mimar arasındaki ilişki nedir diye sorabilirsiniz?Çok basit.Mimarların bundan böyle inşa edecekleri binalar saldırılara karşı daha korunaklı olacakmış.İngiliz gizli servisi özellikle büyük alışveriş birimlerinin, ‘‘free-lance terörizme’’ karşı daha iyi dizayn edilmesinin gerektiği görüşündeler.Meselá anında tuzla buz olmayacak camlar, daha az sayıda giriş kapıları can kayıplarını büyük oranda önleyebilirmiş.Bir de binanın teröre karşı sağlaştırılması durumu varmış.Yani biz nasıl depreme karşı binalarımızı sağlamlaştırmak peşindeysek Avrupalı da binasını teröre karşı sağlamlaştırma peşinde. Yukarıda yazdıklarıma ister toplu bir paranoyanın ifadesi gözüyle bakın, ister ciddiye alın, gerçek şu ki 11 Eylül felaketinden sonra dünya eski dünya değil.Peki saldırıdan sonra eleştiri oklarının hedefi haline gelen İslam ile Batı arasındaki ilişkiler ne durumda?Bu sorunun cevabı da, e-postama ‘‘11 Eylül'den bir yıl sonra’’ makalesini gönderen Fransız İslam uzmanı Gilles Kepel'de.‘‘Batılı orduların Afganistan'a yani İslam topraklarına girmesiyle dünyadaki tüm Müslümanların birleşeceğini umut edenler yanıldılar. Müslümanlar Usame Bin Ladin'in arkasında birleşmediler. 11 Eylül provokasyonu amacına ulaşmadı.’’İstanbul'da 11 Eylül SergisiNew York'ta İkiz Kulelerin artık olmadığı yerde 11 Eylül günü birkaç serginin açılacağını duymuştum.İstanbul'daki Amerikan Konsolosu David Arnett ise çarşamba günü Topkapı Müzesi Has Ahırlar'da 11 Eylül anısına ‘‘Gerçek Renkler’’ sergisi açıyor. Kültür Bakanlığı ve İstanbul Sanat Müzesi Vakfı'nın katkılarıyla gerçekleştirilen sergiyi 22 Eylül gününe kadar gezmek mümkün.Asya nasıl etkilendi?PİYASAYA yeni çıkan ‘‘Asya perspektifinden 11 Eylül ve politik özgürlükler’’ kitabı çoğunlukla akademisyenler tarafından kaleme alınmış 11 makaleden oluşuyor. Kitap, globalleşme, yoksulluk ve terörizm arasındaki bağlantıyı inceliyor. Çıkan sonuç özetle şöyle: 11 Eylül sonrası Asya'da, mahkemesiz gözaltı, gözaltı süresinin uzatılması, izinsiz baskın gibi insan hakları ihlalleri çoğalmış.
button