Fiyatı cep yakıyor... Balık bol ama lüfer yok
Güncelleme Tarihi:
Havaların soğumaya başlamasıyla vatandaşların balığa ilgisi arttı. Bu sene bol olan palamut, tezgâhlardaki yerini çinekop, hamsi, istavrit, tekir, mezgite bıraktı. Ancak lüfer, mevsimi olmasına rağmen azlığıyla dikkat çekti. Hürriyet’e konuşan balıkçılar, lüferin az olduğunu o yüzden fiyatının da yüksek olduğunu söyledi.
Balık avlama sezonu 1 Eylül’de başlarken denizde bol olan palamut bu sene tezgâhlarda yerini aldı. Kasım sonuna geldiğimizde palamutun yerini çinekop, hamsi, istavrit, tekir, mezgit alıyor. Denizlerin prensi olarak adlandırılan lüfer, mevsimi olmasına rağmen bugünlerde tezgâhlarda yok. Hürriyet’e konuşan İstanbullu balıkçılar ellerine birkaç günde bir lüfer geldiğini belirtirken, “Az olduğu için fiyatı da birden arttı. Gelir gelmez 1000 TL’nin üzerinde fiyatla alıcı buluyor” dedi.
Balıkçılar lüfer yerine sarıkanat ve çinekopa tüketicilerin ilgi gösterdiğini vurgularken, asıl sorunun denizlerde ‘balık yokluğu’ olduğunun altını çizdiler. Su Ürünleri Kooperatifleri Bölge Birliği Başkanı Erdoğan Kartal, bu sene lüferin az avlandığını o nedenle piyasada çok fazla olmadığını söyledi. Geçen yıla oranla yüzde 100’lük bir zam söz konusu olduğunu belirten Kartal, “Geçen yıl beklenti iyiydi ama az avlandı” yorumunu yaptı.
ŞARTLARA GÖRE FİYATI DEĞİŞİYOR
Gürpınar Balık Hali’nin yönetimini yapan İSYÖN A.Ş.’nin Genel Müdürü Hamdi Arpa, kasım ayında lüferin ortalama kilogram fiyatının en düşük 1306 lira, en yüksek ise 1694 lira olduğunu söyledi. Türkiye’de yılda ortalama 5 bin ton lüfer avlandığını anlatan Arpa, İBB Gürpınar Su Ürünleri Hali’nde satışa sunulan miktarın 1500 tonlara ulaşabildiğini aktararak, geçen yıl lüferin ortalama fiyatının 404 lira olduğu bilgisini paylaştı.
Arpa, balık fiyatlarının balığın azlığı ve çokluğuna ve piyasanın talebine göre oluştuğunun altını çizerek, “Halde her akşam mezat oluyor. Fiyat da orada oluşuyor. Talebe diğer balıkların azlığı çokluğu etki ediyor. Şimdilerde palamut azaldı, bu lüfere olan talebi artırıyor” ifadelerini kullandı.
Önümüzdeki dönemde ürün fiyatlarıyla ilgili artış olup, olmayacağı ile ilgili olarak değerlendirmede bulunan, su ürünleri yetiştiriciliği ve ihracatı yapan Sagun Grup Başkan Yardımcısı Oğulcan Sagun ise maliyet artışları, mazot, işçilik ile avcılığa ve bulunabilirliğe göre artış veya düşüş yaşanacağını söyledi.
‘FIRSATÇILIK DA YAPILIYOR’
- İSTANBUL Üsküdar’da bulunan balıkçı tezgâhlarındaki fiyatları gözlemledik. Ancak tezgâhlarda lüfer balığına rastlayamadık. Bazı yerlerde lüferin 2 bin liraya satıldığını sorduğumuzda balıkçıların bazıları fırsatçılık diye yorumlarken bazıları ise lüferin az olduğu için pahalı olduğunu söyledi. Üsküdar’da Polat Balık’tan Onur Yavru, geçtiğimiz günlerde 950 gram gelen lüferi 400 liraya sattıklarını söyledi.
‘AZ OLDUĞU İÇİN PAHALI’
Balıkçı Fırat Yıldız da “Lüfer az var ve daha çok erken. Lüfer az olduğu için pahalı” dedi.
Has Rize Balıkçısı’nda konuştuğumuz balıkçı, şu bilgileri verdi: “Lüfer olmadığı için pahalı. Sarıkanatın kilosu 550 lira. Bir kiloya 4-5 tane giriyor. 2 tane alsan 250 liraya gelir iki kişiyi çok rahat doyurur. Tat olarak aynı, biri büyük diğeri küçük.”
‘GIRGIR TEKNELERİ ENGEL OLUYOR’
- SAHİLDE balık tutan balıkçıların dediğine göre Boğaz’da yasak olan gırgır tekneleri de balığa engel oluyor.
Konuştuğumuz vatandaşlar, “Gırgır tekneleri çok sığ mesafeye ağ atıyorlar. Balığın akışını ve büyümesini engelliyorlar. Küçük, büyük fark etmeden balığı alıyorlar. Boğaz’ın başında Çubuklu, Tarabya, Beykoz tarafını gırgırlar çeviriyorlar. Boğaz’da boydan boya ağ kaplıyorlar” yorumunu yaptı.