Güncelleme Tarihi:
ESKİŞEHİR’deki Gezi eylemleri sırasında darp edilen ve yaşam mücadelesini 38 gün sonra kaybeden üniversite öğrencisi Ali İsmail Korkmaz’ın Kayseri’ye alınan davasının 2’nci duruşması görüldü. Dinlenen ilk tanık Y., tüm sanıkları teşhis etti, Ali İsmail’in dövülme anlarını anlatırken gözyaşlarına boğuldu. Kayseri 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya Ali İsmail Korkmaz’ın annesi, babası, abisi ve 10 aylık yeğeniyle çeşitli illerden onlarca avukat katıldı. Mahkeme, Ali İsmail’in amcası ve ölümünden sonra doğan yeğeni Ali Yusuf ile Mersin ve Balıkesir barolarının müdahil olma talebini reddetti. Duruşmada davanın en kritik tanığı Y., şunları söyledi:
POLİS HÜSEYİN KOVALIYORDU
“Bir arkadaşımla Espark’a gittik. Protestocularla çevik kuvvet arasında çatışma oldu. Sonra TOMA ile çevik barikatı yıktı, herkes kaçmaya başladı. Kız arkadaşı evine bıraktım. Tanımadığım bir kişiyle fırının olduğu sokağa doğru yürüdük. Biber gazı atılınca korunmak için fırına girdim. İçeride 2 polis ve fırıncılar vardı. Bir süre sonra çıkıp eve gitmek istedim, sokaktan ‘Yapmayın, etmeyin’ sesi geldi. Polis, Selçuk Bal ile elinde odun bulunan Serkan Kavak, bir kişiyi darp ediyorlardı. Bu kişi kurtulup kaçtı sonra. Fırının karşısındaki pasajda saklanan Serkan Kavak bana ‘Sen kaç, ben çıkacağım’ dedi, sonra odunla fırladı. Ali İsmail ile Doğukan Bilir koşarak geliyorlardı. Arkalarından Hüseyin adlı polis kovalıyor, ‘Tutun’ diye bağırıyordu. Doğukan’ı polis Hüseyin ile Serkan Kavak darp ettiler. Doğukan çömeldi, Serkan yardım bahanesiyle onu darp etmeye devam etti.”
3 KEZ DARP
Tanık Y., Ali İsmail’in düşürüldüğü anı ve kafası polis Mevlüt Saldoğan tarafından tekmelendiğini, bilincini kaybettiğini anlattığı anlarda gözyaşlarını tutamadı. Y.’ya su verildi. Tanığın bu anlatımları sırasında Ali İsmail’in annesi Emel Korkmaz sanık polise dönerek “Allah korkunuz yok mu sizin?” diye isyan etti. Yapıcı şöyle devam etti: “Ali İsmail’i fırın çalışanlarından biri dengesini bozarak düşürdü. Ali İsmail’i polisler, fırıncılar herkes yerde darp etti. Polis Mevlüt Saldoğan, Ali İsmail yerdeyken defalarca tekmeledi. Kafasına defalarca vurdu, son kez yüzüne tekmeyle vurunca Ali İsmail bilincini kaybetti. Yakından baktım Ali İsmail’e, gözleri kapalıydı. Sonra Ali İsmail birden ayağa fırlayıp kaçmaya başladı. Arkasından ilerideki sivil ve polislere ‘Çevirin, çevirin’ diye bağırdılar. Polisler bir kez daha yakalayıp, 2’nci kez darp ettiler. Elinde budaklı odun olan sivil şahıs da darp edince, polisler ‘Başımıza iş açacaksın’ dediler. Polisler bu kez bacaklarına vuruyorlardı. Kalktı ve 3’üncü kez darp edilerek gözden kayboldu Ali İsmail.”
MÜEBBET İSTENİYOR
Tanık Y., Mevlüt Saldoğan ile Hüseyin Engin’i, Şaban Gökpınar’ı, fırıncı Ebubekir Harlan’ı ve diğer fırıncı sanıkları da teşhis etti. Tutuklu polis Mevlüt Saldoğan’ın 2 kez dönüp başına tekmeler vurarak Korkmaz’ın kasten ölümüne neden olmaktan müebbet hapsi isteniyor.
Tanık Sefa Kırbaş ise o gün saat 23.00’te eve geldiğini, karışıklıkları ağabeyi ve kardeşi ile izlediklerini söyledi. Kırbaş, adının Serkan Kavak olduğunu öğrendiği kişinin Sanayi Sokak'a doğru geldiğini, elinde sopa olduğunu ve bir süre ekmek fırının sahibi ile konuştuğunu belirtti. Fırıncı ve beraberindeki bir kişinin sokakta birini yakalamak için çalıştıklarını anlatan Kırbaş, “Bu kişi mağazalar tarafına kaçmaya başladı. Ben şahsı yerde gördüm, ‘Eyvah, çocuğu dövüyorlar’ dedim. Camı açtım, aşağıya baktım. Hareketsiz yatıyordu, sonra canı yandığı için küfür etti. Biri çok sinirli geldi, kafasına tekmeyle birkaç kez vurdu. Serkan bölgedeydi, polisler ona hiçbir şey söylemiyordu” dedi. Mahkeme, tutuklu sanıkların tahliye taleplerini reddederek duruşmayı 14 Temmuz’a erteledi.
Ben bu sokağın başbakanıyım
SALONDA polisin bir vatandaşı gözaltına almaya çalıştığı öne sürüldü, seyircilerin müdahalesi üzerine kısa bir tartışma yaşandı. Tutuklu sanık polis Şaban Gökpunar, tanık Y.’ya 500-600 metreden nasıl teşhis ettiğini sordu. Tanık Y., “500-600 metre değil, mesafe 20-30 metreyi” dedi. Polis Gökpunar’ın bu kez Mahkeme Başkanı’na “Gezi eylemlerine katılan şahsın tanık olarak beyanlarına ne kadar itibar edilebilir?” diye sorması salonu karıştırdı. Müdahil avukatları ile Gürkan Korkmaz ve Ankara’da öldürülen Ethem Sarısülük’ün kardeşi sert tepki gösterdi, salondakiler bağırdı. Diğer tanıklardan Fatih Kırbaş da şunları söyledi: “Serkan Kavak sokağa geldi, elinde odunla gelmişti, sokağa kimseyi sokmuyordu, ‘Ben bu sokağın başbakanıyım, cumhurbaşkanıyım’ diyordu. Fırının önünde sokağa giren 5-10 kişiyi darp ediyordu gaz maskeli, telsizli, sopalı polisler. Eylemci sanıp esnafı dövüyorlardı. Polisler kapı aralarına pusu kurdular. TOMA göstericileri püskürtmüştü. Eylemcilerin bir kısmını çevirip ara sokakta dövdüler.”
İzleyemedi
MAHKEMEDE Ali İsmail Korkmaz’a saldırının görüntüleri de izlendi. Tanık Y. katibin önündeki bilgisayar ekranından, avukatlar da önlerindeki ekranlardan o anları izledi. Görüntülerde tanığın koşarken görüntüsü yer alıyor ve Ali İsmail’in yere düşürüldükten sonra tekmelendiği yerin çok yakınında olduğu anlaşılıyor. Duruşmada tanık Y.’nin Ekşi Sözlük’te olay gecesi yazdıklarını anlatırken polislerin Ali İsmail’e küfrettiklerini söylediği bölümde ortalık karıştı. Ali İsmail’in avukat abisi Gürkan Korkmaz ayağa kalkarak sanıklara tepki gösterdi, izleyici sıralarından da kendisine destek geldi. Anne Emel Korkmaz bu sırada fenalık geçirdi. 5 dakikalık bir kargaşanın ardından duruşmaya devam edildi. Sanık avukatının tanığa yönelttiği soruya, müdahil avukatın “Elinde sopa ve copla adam dövene polis denir” yanıtı salondan alkış aldı. Anne Emel Korkmaz, görüntülerdeki kişinin Ali İsmail olmadığını öne süren sanık avukatlarından birinin tanığa Ali İsmail’in nasıl düştüğünü ve yakından görüp görmediğini sormasına tepki göstererek 2 kez “Her tarafı morluk içindeydi, vicdansızlar” dedi. Kamera görüntüleri izlenirken Ali İsmail’in annesi Emel ve babası Şahap Korkmaz dayanamayarak salon dışına çıktı.