Fırat’la suluyoruz salata yiyebilirsiniz
Güncelleme Tarihi:
Ferai TINÇ yazdı
Oluşturulma Tarihi: Haziran 29, 2007 00:00
AKP’li Belediye Başkanı Dr. Ahmet E. Fakıbaba, "Eskiden bir doktor olarak buraya gelenlere, salata yemeyin derdim.
Artık salata yiyebilirsiniz. Salatalar temiz Fırat suyuyla sulanıyor" diyor ve ekliyor: "Güneydoğu’nun selameti açısından Urfa, model bir şehir olarak ortaya çıkmak zorunda." Urfa suya, temiz caddelere, parklara kavuşmuş. Kadınlar için mikro kredi projesi de çok iyi sonuç veriyor.
ÜÇÜNCÜ seçim. Demek on yıl oluyor. On yılda üç değişik Şanlıurfa gördüm. 2002 seçimleri öncesi, buradaki değişimi anlatırken, "PKK’lı ve Refahlı yılların ne kadar zaman kaybettirmiş olduğunu beş yıl sonra Şanlıurfa’ya yeniden gittiğimde apaçık görüyorum" demişim.
Beş yıl sonra yeniden Şanlıurfa’dayım. Artık çok farklı. İnsanlık tarihinin en önemli kentlerinden biri olduğunun bilincinde, turizme yatırım yapan, eğitimli genç nüfusunu kaybetmeyen, hedefleri ve hevesleri olan büyük bir kentteyim.
BELEDİYE KOZU
Belediye Başkanı Dr. Ahmet E. Fakıbaba, "Eskiden bir doktor olarak buraya gelenlere, salata yemeyin derdim. Artık salata yiyebilirsiniz. Salatalar temiz Fırat suyuyla sulanıyor" diyor. Urfa suya, Urfa temiz caddelere, Urfa parklara kavuşmuş. Kadınlar için mikro kredi projesi de çok iyi sonuç veriyor. Bin YTL kredi veriliyor kadınlara. Kuaför salonu açıyor, salça yapıp satıyor, konfeksiyon işine giriyor. Ardından her ay 20 YTL ödeyerek borcunu kapatıyor. Ama ayakları üzerinde durma fırsatını elde ediyor. AKP’li Belediye Başkanı aklına koymuş, "Güneydoğu’nun selameti açısından Urfa, model bir şehir olarak ortaya çıkmak zorunda". Belediye Başkanı, AKP’nin vitrini ve buradaki gücünün önemli bir nedeni.
Evet, AKP Şanlıurfa’da en güçlü parti.
Kutsal Balıklı Göl’ün çevresinde rastladığım kadınlı erkekli bir grup, "Neden AKP?" soruma, "Tayyip Erdoğan" yanıtını veriyorlar.
IRAK’A GİRİLMESİN
Kuzey Irak’a operasyon yapılsın mı, yapılmasın mı? Şanlıurfa ne diyor? Burada konuştuğum herkes karşı çıkıyor. CHP milletvekili Yıldız, "Türkiye’nin batısında Bulgaristan Türklerine girişilen baskılar nasıl hassasiyet yarattıysa bu bölgede de Irak’taki Kürtlere yönelik herhangi bir şey aynı hassasiyeti yaratıyor. Herkesin ailesinin bir kısmı orada. Akrabaları var. Böyle bir operasyonu bu yüzden istemiyorlar" diyor.
CHP Milletvekili ve birinci sıra adayı Mahmut Yıldız, "Ülkenin batısında esecek olan CHP fırtınasının rüzgárı buraya gelir diye düşünüyoruz" diyor. Ama CHP’nin durumu burada zor. Zaten Yıldız da, "Biz burada iki ateş arasındayız. Bir yandan din, diğer yandan etnik mesele" diyor.
DTP, aday sayısını artırıp kendi oylarını bölmemek için iki bağımsız adayla yetinmiş. İbrahim Ayhan ve İbrahim Binici. Her ikisi de konuşurken toprak bütünlüğünü öne çıkarmaya dikkat ediyor. "Bu bölgenin sorunlarını Meclis’e taşıyacağız; Türklerin, Kürtlerin ve tüm halkların birlikte ve kendileri için yeni bir hayat kurmayı hasretle istediklerinden de eminiz" diyorlar.
KADININ ADI VAR
Şanlıurfa, namus cinayetleriyle tanınmaktan hoşlanmıyor. "Yok burada böyle bir şey" diyor sokaktaki erkekler. Ya da, "Dünyanın her yerinde olur böyle şeyler" yanıtını veriyorlar. Ama bu konuda da bir kıpırdanma var. Bütün partiler bu konuya bir yanıt hazırlamak zorunda hissediyorlar kendilerini. Şanlıurfa’da kadın sivil toplum örgütü düşünülemezdi bile. Ama artık var. Kadın Yaşam Evi, bu az sayıdaki girişimden biri. Dört yıldan beri faaliyet gösteriyor ve bütün zorluklara rağmen kadın-erkek eşitliği konusunda bilinç artırmaya çalışıyor toplumda. Sabırla didiniyorlar. Rakipleri, kadınların evden çıkmak için kocalarından daha kolay izin aldıkları tarikat evleri.
Aşiretler kente indi
Burada, seçim tahmini yapmak zor değil. Çünkü her zaman olduğu gibi, yine oylar tepeden bağlanıyor. Aşiretlerin partilerle yaptığı pazarlıklar, seçim sonuçlarını belirliyor. Önceki seçimlerde, kent merkezinde memurlar ve esnaf ağırlıkta olduğu için, Urfa merkez sürpriz yapabilirdi. Baro Başkanı Müslim Akalın, "Aşiret eskiden kırsaldaydı, artık kente indi" diyor. Bu demek oluyor ki, kent merkezindeki oyların bir kısmı da belli artık.
LİSTE KIRIKLIĞI
Kim ne derse desin, demokratik bilinç bu ülkede yaygınlaşıyor. Temayül yoklamalarını dikkate almadan partilerin aday listelerini hazırlamaları, büyük tepki uyandırmış. Şanlıurfa’da AKP başta olmak üzere her partide sıkıntı var. AKP, halkın ve örgütün istediği adayların yerine daha çok oy getirme garantisi olan büyük aşiretlerin adaylarını tercih etmiş. Örgütlerin istekleri değil, partilerin aşiretlerle yaptıkları pazarlıklar belirlemiş listeleri. Aşiretler oy depoları. Toptan oy garantisi almak varken, insanlarla neden tek tek uğraşılsın ki.
Dinden değil hizmetten AKP’liler
Balıklı Göl Gümrük Han’ın gölgeli bahçesinde birbirlerine takılarak neşeli biçimde dama oynayan emeklilere soruyorum: "Oyunuz kime?" Yanıtları, "AKP" oluyor. "Hepimiz Müslümanız ama biz AKP’ye dindar parti olduğu için değil, hizmetleri yüzünden oy vereceğiz. Türkiye’nin, Allah korusun, hiçbir zaman İran gibi olmasını istemeyiz" diyorlar.
BENCE
Eğer, kızgınlık ve kırgınlıklar dengeleri değiştirmezse Şanlıurfa’da AKP birinci parti çıkacak gibi görünüyor. Milletvekili sayısı, geçen seferki gibi 7 olabilir. DTP 2 bağımsız adayını Meclis’e gönderir. CHP 2 milletvekili çıkarabilir. CHP 2 olmazsa DP 1 olur.
ÜÇÜNCÜ seçim. Demek on yıl oluyor. On yılda üç değişik Şanlıurfa gördüm. 2002 seçimleri öncesi, buradaki değişimi anlatırken, "PKK’lı ve Refahlı yılların ne kadar zaman kaybettirmiş olduğunu beş yıl sonra Şanlıurfa’ya yeniden gittiğimde apaçık görüyorum" demişim.
Beş yıl sonra yeniden Şanlıurfa’dayım. Artık çok farklı. İnsanlık tarihinin en önemli kentlerinden biri olduğunun bilincinde, turizme yatırım yapan, eğitimli genç nüfusunu kaybetmeyen, hedefleri ve hevesleri olan büyük bir kentteyim.
BELEDİYE KOZU
Belediye Başkanı Dr. Ahmet E. Fakıbaba, "Eskiden bir doktor olarak buraya gelenlere, salata yemeyin derdim. Artık salata yiyebilirsiniz. Salatalar temiz Fırat suyuyla sulanıyor" diyor. Urfa suya, Urfa temiz caddelere, Urfa parklara kavuşmuş. Kadınlar için mikro kredi projesi de çok iyi sonuç veriyor. Bin YTL kredi veriliyor kadınlara. Kuaför salonu açıyor, salça yapıp satıyor, konfeksiyon işine giriyor. Ardından her ay 20 YTL ödeyerek borcunu kapatıyor. Ama ayakları üzerinde durma fırsatını elde ediyor. AKP’li Belediye Başkanı aklına koymuş, "Güneydoğu’nun selameti açısından Urfa, model bir şehir olarak ortaya çıkmak zorunda". Belediye Başkanı, AKP’nin vitrini ve buradaki gücünün önemli bir nedeni.
Evet, AKP Şanlıurfa’da en güçlü parti.
Kutsal Balıklı Göl’ün çevresinde rastladığım kadınlı erkekli bir grup, "Neden AKP?" soruma, "Tayyip Erdoğan" yanıtını veriyorlar.
IRAK’A GİRİLMESİN
Kuzey Irak’a operasyon yapılsın mı, yapılmasın mı? Şanlıurfa ne diyor? Burada konuştuğum herkes karşı çıkıyor. CHP milletvekili Yıldız, "Türkiye’nin batısında Bulgaristan Türklerine girişilen baskılar nasıl hassasiyet yarattıysa bu bölgede de Irak’taki Kürtlere yönelik herhangi bir şey aynı hassasiyeti yaratıyor. Herkesin ailesinin bir kısmı orada. Akrabaları var. Böyle bir operasyonu bu yüzden istemiyorlar" diyor.
CHP Milletvekili ve birinci sıra adayı Mahmut Yıldız, "Ülkenin batısında esecek olan CHP fırtınasının rüzgárı buraya gelir diye düşünüyoruz" diyor. Ama CHP’nin durumu burada zor. Zaten Yıldız da, "Biz burada iki ateş arasındayız. Bir yandan din, diğer yandan etnik mesele" diyor.
DTP, aday sayısını artırıp kendi oylarını bölmemek için iki bağımsız adayla yetinmiş. İbrahim Ayhan ve İbrahim Binici. Her ikisi de konuşurken toprak bütünlüğünü öne çıkarmaya dikkat ediyor. "Bu bölgenin sorunlarını Meclis’e taşıyacağız; Türklerin, Kürtlerin ve tüm halkların birlikte ve kendileri için yeni bir hayat kurmayı hasretle istediklerinden de eminiz" diyorlar.
KADININ ADI VAR
Şanlıurfa, namus cinayetleriyle tanınmaktan hoşlanmıyor. "Yok burada böyle bir şey" diyor sokaktaki erkekler. Ya da, "Dünyanın her yerinde olur böyle şeyler" yanıtını veriyorlar. Ama bu konuda da bir kıpırdanma var. Bütün partiler bu konuya bir yanıt hazırlamak zorunda hissediyorlar kendilerini. Şanlıurfa’da kadın sivil toplum örgütü düşünülemezdi bile. Ama artık var. Kadın Yaşam Evi, bu az sayıdaki girişimden biri. Dört yıldan beri faaliyet gösteriyor ve bütün zorluklara rağmen kadın-erkek eşitliği konusunda bilinç artırmaya çalışıyor toplumda. Sabırla didiniyorlar. Rakipleri, kadınların evden çıkmak için kocalarından daha kolay izin aldıkları tarikat evleri.
Aşiretler kente indi
Burada, seçim tahmini yapmak zor değil. Çünkü her zaman olduğu gibi, yine oylar tepeden bağlanıyor. Aşiretlerin partilerle yaptığı pazarlıklar, seçim sonuçlarını belirliyor. Önceki seçimlerde, kent merkezinde memurlar ve esnaf ağırlıkta olduğu için, Urfa merkez sürpriz yapabilirdi. Baro Başkanı Müslim Akalın, "Aşiret eskiden kırsaldaydı, artık kente indi" diyor. Bu demek oluyor ki, kent merkezindeki oyların bir kısmı da belli artık.
LİSTE KIRIKLIĞI
Kim ne derse desin, demokratik bilinç bu ülkede yaygınlaşıyor. Temayül yoklamalarını dikkate almadan partilerin aday listelerini hazırlamaları, büyük tepki uyandırmış. Şanlıurfa’da AKP başta olmak üzere her partide sıkıntı var. AKP, halkın ve örgütün istediği adayların yerine daha çok oy getirme garantisi olan büyük aşiretlerin adaylarını tercih etmiş. Örgütlerin istekleri değil, partilerin aşiretlerle yaptıkları pazarlıklar belirlemiş listeleri. Aşiretler oy depoları. Toptan oy garantisi almak varken, insanlarla neden tek tek uğraşılsın ki.
Dinden değil hizmetten AKP’liler
Balıklı Göl Gümrük Han’ın gölgeli bahçesinde birbirlerine takılarak neşeli biçimde dama oynayan emeklilere soruyorum: "Oyunuz kime?" Yanıtları, "AKP" oluyor. "Hepimiz Müslümanız ama biz AKP’ye dindar parti olduğu için değil, hizmetleri yüzünden oy vereceğiz. Türkiye’nin, Allah korusun, hiçbir zaman İran gibi olmasını istemeyiz" diyorlar.
BENCE
Eğer, kızgınlık ve kırgınlıklar dengeleri değiştirmezse Şanlıurfa’da AKP birinci parti çıkacak gibi görünüyor. Milletvekili sayısı, geçen seferki gibi 7 olabilir. DTP 2 bağımsız adayını Meclis’e gönderir. CHP 2 milletvekili çıkarabilir. CHP 2 olmazsa DP 1 olur.