Güncelleme Tarihi:
Manisa'nın Saruhanlı ilçesinde 7 yıl önce kayınpederi tarafından tüfekle başından vurulan ve beyninde meydana gelen ağır hasar nedeniyle gülme hastalığına yakalanan Murat Karabulut (36), insanların hasta olduğunu bilmedikleri için kendisine tepki gösterdiklerini, zaman zaman zor durumda kaldığını söyledi.
BAŞINDAN VURULDU
Karabulut, Kemal Sunal'ın “Gülen Adam” filmini andıran hayatını anlattı. 7 yıl önce İzmir'de taksi şoförlüğü yaptığı dönemde tartıştığı eşinin 4 yaşında olan kızlarını da alarak Foça'daki baba evine gittiğini belirten Karabulut, eşiyle konuşup çocuğunu almak için kayın pederi Sami Erdal'ın evine gittiğini ifade etti.
Kendisine çocuğunu vermek istemeyen eşi ve kayın pederiyle tartıştığını, daha sonra çocuğunu kucağına alarak evden çıkmak için kapıya doğru yöneldiğini dile getiren Karabulut, bu sırada kayın pederinin kendisine tüfekle ateş ettiğini ve başından vurulduğunu söyledi.
GÜLME HASTALIĞINA YAKALANDI
Olaydan 2 ay sonra gözünü hastanede açtığını, başının arka kısmına 40 saçmanın isabet ettiğini öğrendiğini belirten Murat Karabulut, şunları anlattı:
“Bu olayın ardından İzmir Yeşilyurt Eğitim ve Araştırma Hastanesinde 38 gün bitkisel hayatta kaldım. 3 ay sonra taburcu edildim. Ancak vücudumda yüzde 65 oranında özür meydana geldi. O günden sonra sol bacağımı ve kolumu kullanamaz hale geldim. Beynimdeki ağır hasardan dolayı da gülme hastalığına yakalandım. Hastaneden çıkıcınca Saruhanlı'nın Taşdibi köyündeki baba evine yerleştim. Şu anda zaman zaman eşim, kayın pederim, kayın validem ile konuşuyorum. Hiç kin ve öfke beslemedim. Benim bu davranışım başkalarına örnek olsun. Kin ve öfkeyle insan çok büyük yanlışlar yapabilir.”
Karabulut, “gülme hastalığı” nedeniyle yaşadığı Taşdibi köyünde zaman zaman sıkıntı yaşadığını dile getirerek, yakınlarının cenaze namazlarında bile güldüğünü anlattı. Karabulut, şöyle konuştu:
“2007 yılında babaannemi, bir yıl sonra da babamı kaybettim. Ancak çok üzgün olmama rağmen cenaze namazlarında kendimi tutamayıp gülme krizine girdim. Babaannemin cenaze namazı kılınırken gülmeye başladım. İnsanlar şaşkınlıkla bana baktı. Babamın cenazesindeyse yine kriz geldi, gülmeye başladım. Güldüğümü insanlara belli etmemek için tabuta sarıldım, elimle yüzümü kapattım, görenler ağladığımı sandı. Yaşadığım bu acı olaylar ve bu gülme hastalığından dolayı çok sıkıntılar çektim. 7 yıldır bir kez bile ağlamadım, ağlamak istiyorum ama olmuyor, hep gülüyorum. Bu nedenle insanlardan çok tepkiler aldım. Ama kendimi tutamıyorum.”
Köyde kimsesiz kalınca Saruhanlı merkeze yerleştiğini, burada hayırseverlerin desteğiyle bir ev kiraladığını belirten Karabulut, 3 ayda bir devletten aldığı 650 lira özürlü maaşı ve kaymakamlıktan da zaman zaman yardım aldığını söyledi. Başka geliri olmadığı için geçinmekte zorlandığını, 3 aydır ev kirasını ödeyemediğini dile getiren Karabulut, “Oturduğum evin sahibi evi müteahhide vermiş, 15 Temmuzdan sonra ev yıkılacak. Ev bulamazsam, ki gelirim buna yetmez, çadırda yaşamayı düşünüyorum. Özürlü olduğum için iş bulamıyorum. Devletten ve hayırseverlerden yardım bekliyorum” dedi.
KİMİSİNDE GÜLME KİMİSİNDE AĞLAMAYA NEDEN OLUYOR
Buca Eğitim ve Araştırma Hastanesi Beyin Cerrahı Ali Samancıoğlu da, temporal bölge hasarının, beyin hücreleri yenilenmediği için düzelmediğine dikkati çekerek, “Var olan hasar düzelmiyor. Kişi sadece yaşamını sürdürebiliyor. Temporel bölgedeki hasar bazı kişilerde sürekli gülme, ağlama, inleme şeklinde görülebiliyor” diye konuştu