Filistin Yönetimi Ortadoğu'da barışa engel oluyor
Güncelleme Tarihi:
The Jerusalem Post gazetesi yazarı Barry Rubin Filistin'in taleplerine karşılık veren Obama yönetiminin Ortadoğu’da barışı sağlama hedeflerinden geri dönülmez şekilde uzaklaşmaya başladığını ifade etti.
“Eğer İsrail-Filistin ve Arap-İsrail sorunlarının çözümü Obama yönetiminin Ortadoğu politikasının merkezindeyse, bu politika önündeki ciddi engelden dolayı yoldan çıkmak üzere” diyen Rubin, Başkan Obama’nın ve üst düzey yetkililerin İsrail ve Filistin Yönetimi arasında yapılacak çözüm müzakerelerinin ABD’nin önceliği olduğu yönündeki ifadelerini hatırlattı.
Yazar sorunun kaynağının Filistin Yönetimi’nin müzakerelere başlamak için Batı Şeria ve Doğu Kudüs’teki Yahudi yerleşimlerinin tamamen durdurulması yönündeki ısrarı olduğunu belirtti.
Ancak İsrail-ABD ilişkileri şimdiden bu noktayı geçmiş durumda. Bugün İsrail ABD’nin net tavrından emin olmasa da Washington’ın öncelik listesinden bu konunun düştüğü ortada. Dolayısıyla İsrail ABD ile arasını düzeltmiş olsa da Filistin Yönetimi Beyaz Saray’a direnmeye devam ediyor.
BAKINIZ: GOLDSTONE ÖRNEĞİ
Bunun en taze kanıtı da Goldstone Raporu ile ilgili yaşananlar. ABD yönetimi Filistin’in raporla ilgili baskı yapmamasını istemiş, Abbas yönetimi bu ricaya 48 saatliğine riayet göstermiş sonrasında El Fetih’in içinden gelen baskılar sonucu sözünden dönmüştü.
Mahmut Abbas, El Fetih’in içinden gelecek eleştirilerden, Hamas’ın kendisini “ılımlı” olarak tanımlamasından ve kendi halkından çekindiği kadar Obama’dan çekinmediği için yerleşimlerle ilgili taleplerinden vazgeçmiyor. Rubin bu durumun Obama’nın dış politikasındaki en büyük sorun olduğunu ifade ediyor: hiç kimse Obama’dan çekinmiyor.
Tehdit ve baskı politikasını kınayan Obam’nın Filistin yönetimi üzerinde güçlü bir yaptırımı olması mümkün olmadığını düşünen Rubin “Filistinlileri barışsever şehitler olarak gösterip Arap ve Müslüman kamuoyuna hoş görünmeye çalışan Washington yeterince sertleşemeyecek; Abbas ve Filistin Yönetimi de hiçbir maddi yardımla ikna olmayacak” dedi.
Bu durumun 2010 yılına doğru yaklaşılırken bir kilitlenme yol açacağını belirten Rubin, Obama yönetiminin elinde bir çıkış yolu olmadığını ifade etti.
BATI GERÇEĞİ GÖREMİYOR
Rubin’e göre bu kilitlenme hali ABD’nin ve Avrupalıların bir gerçeği görememesinden kaynaklanıyor: “Filistinliler müzakerelerde hızlı bir ilerleme ya da tamamen kendi istedikleri modelin dışında bir devlet kurulmasını istemiyor.”
Dahası, Batı’nın bugüne kadarki tavrı dolayısıyla Filistinliler, kendileri uzlaşmazlıkta inat ettikçe İsrail’in daha fazla eleştiriye maruz kaldığını düşünüyor. Eğer dünyanın İsrail’i bir savaş suçlusu olarak yalnız bırakacağına inanıyorsanız neden taviz verip bu ülkeyle uzlaşasınız ki?
Obama yönetimi kendini sıkıştırdığı bu köşede sanki her şey planlandığı yolda gidiyormuş gibi davranmaya devam etse de Rubin bunun tam tersi bir durum olduğunu savundu: Filistin yönetimi hiçbir şekilde uzlaşmaya gitmeyecek.
Çünkü yazara göre Arap devletleri için kavganın bir değeri var: rakipleri sindirerek kitleleri harekete geçirip yerel diktatörlere destek sağlamak. Ancak ABD zavallı bir dev gibi davranmaya devam ettikçe dünya sarsılmaya devam ediyor.