FIA tam cezayı verememiş
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Eylül 26, 2007 00:00
Çalınan dosyalar, kopyalanan bilgiler, arka arkaya patlayan skandallar ve elbette casusluk davasında gelinen son nokta Formula 1’in tadını kaçırdı.
Fakat Mclaren Mercedes’e verilen cezada bazı gariplikler bulunuyor. İlk başta Ferrari Takımı’nın kullandığı bilgileri ele geçiren ve otomobiline uyguladığı tespit edilen McLaren Mercedes Takımı’nın markalar için aldığı puanlar silinirken, aynı "kopya" otomobille yarışan pilotlara ise herhangi bir ceza verilmedi. Oysa o pilotların da "kopya" otomobille yarıştığı için puanlarının silinmesi gerekmez mi? Mclaren pilotları şampiyonada şu an ilk iki sırada yer alıyor. Kopya otomobille şampiyon olmaları biraz garip olmaz mı?
Bununla birlikte geçtiğimiz hafta Ferrari’nin teknik patronu Jean Todt tarafından McLaren Mercedes Takımı’nı tehdit eden bir açıklama daha geldi. Todt tarafından yapılan açıklamada McLaren Mercedes Takımı’nın temyize gitmesi halinde pilotlarının da ceza alabileceğini bu nedenle böyle bir hareketi tavsiye etmeyeceğini söyledi. İşte burada da bir sorun var. Yani bir takım "kopya" otomobil kullanmışsa hem takım hem de pilotları olarak ceza almalı. Yoksa Todt’un söylediği gibi McLaren Mercedes’in temyize gitmesi durumunda cezasının daha ağırlaşabileceği gibi bir durum söz konusu olamaz. Bir ceza verilir ve o dosya kapanır. İlk başta ceza vermeyip, sonrasında ağır bir ceza verip bir de daha da uzatmasınlar cezaları artar demek çocuk oyuncağından başka bir şey değil. Bize göre FIA bu işte yetersiz kaldı ve öyle kalmaya devam ediyor. Çünkü kulislerde konuşulan dedikodulara göre FIA yönetimi McLaren Mercedes pilotlarına da ceza vermesi durumunda takım Formula 1’e veda edecekmiş. Bunun olmaması için takım pilotlarına ceza verilmemiş.
SONUÇ OLARAK
Sonuçta Formula 1 Dünya Şampiyonası’nın benim için tadı kaçtı. Bu tamamen benim zevkim ve benim keyfim. Formula 1 yarışı izlemek ya da izlememek için izin alınması gereken bir durum yok. Ben en azından kendi adıma Formula 1’i izlemeyeceğim. Bu kararımda McLaren Mercedes’in bu tip bir olaya kalkışmasının, rakipleri Ferrari’nin gizli bile kalmayı başaramamasının, takım pilotlarının nasıl içerden vurabileceklerinin, iki yılı şampiyon olarak tamamlamış olsa bile Schumacher’in tırnağı bile olamayacak olan insanların, sadece para para para nidaları ile gezenlerin, tam heyecan geri döndü derken bunu baltayla kesenlerin ve daha sayabileceğim birçok nedenin etkisi büyük. Sonuçta ben Formula 1’i izlemiyorum. Sizin kararınız size kalmış. Yoksa durum McLaren Mercedes’i ya da Ferrari’yi destekleme durumu değil. Tümden Formula 1’in tadı kaçtı bir kere. İstanbul Park’taki yarışa bile yabancı olduktan sonra...
Kopya otomobille
şampiyon olunur mu
Dünyanın en çok izlenen spor organizasyonlarından biri olan ve sürekli olarak bizlerinde bu şekilde nitelendirdiği Formula 1 herhalde bu unvanı yavaş yavaş kaybetmeye başlıyor. Her yıl 2 milyarın üzerinde izleyici tarafından takip edilen ve her yarışı tam bir şov olan Formula 1 Dünya Şampiyonası tarihinin en ilginç ve en üzücü olaylarından biri hızla yaşanmaya devam ediyor. Ferrari ve McLaren Mercedes Takımları arasında yaşanan casusluk davasının ardından verilen cezalar bu sezonun bütün seyrini de değiştirmiş oldu.
Bilindiği gibi Dünya Motorsporları Konseyi, Ferrari’nin bilgilerini ele geçiren McLaren Mercedes Takımı’nın bu sezon aldığı tüm puanları sildi ve takıma 100 milyon dolar para cezası da verdi. Alınan kararda spor ahlakına aykırı davranışta bulunmak en önemli rolü oynadı. Yine karara göre yapılanın hiç etik olmadığı bunu araç üzerinde kulanmış ya da kullanmamış olmanın bir farkı olmadığı da belirtildi. Bununla birlikte McLaren Mercedes’in yeni sezonda Formula 1’de start alabilmesi için otomobili kapsamlı bir incelemeden geçirilecek. Verilen bu ceza kararının ardından McLaren Mercedes Takımı’nın temyize giderek kararın değişmesi için çaba harcayacağı belirtiliyor.
Aslına bakarsanız burada yorum yapmak gibi bir lüksümüz yok. Fakat alınan kararda kesinlikle bazı gariplikler bulunuyor. İlk başta Ferrari Takımı’nın kullandığı bilgileri ele geçiren ve otomobiline uyguladığı tespit edilen McLaren Mercedes Takımı’nın markalar için aldığı puanlar silinirken, aynı "kopya" otomobille yarışan pilotlara ise herhangi bir ceza verilmedi. Oysa o pilotlarda aynı "kopya" otomobille yarıştığı için puanlarının silinmesi gerekmez mi? Bununla birlikte McLaren Mercedes Takımı bu kadar ağır bir ceza almasına rağmen halen aynı otomobille yarışlarda boy gösterebiliyor. Yani bugüne kadar haksız bir rekabet yaşattığı için tüm puanları silinen McLaren Mercedes Takımı halen aynı otomobille start alıyor ve bu otomobille yarışan pilotları da ilk iki sırada yer alıyor. Bu durum da biraz garip değil mi? Böylesine ağır bir suçu işleyen bir takım durum ne olursa olsun sezondan pilotları ile birlikte ihraç edilmemeli mi?
GİZLİ BİLGİLER ÇALINMAMIŞ
Alınan kararla ilgili şüpheler elbette var. Yukarda saydıklarımız bunlar içinde en önemli olanlar. Aynı zamanda Ferrari Takımı’nın bilgilerinin geçen haftalarda da söylediğimiz gibi McLaren Mercedes yöneticileri tarafından çalınmadığını onlara da bir Ferrari çalışanı tarafından verildiğini unutmamak gerekiyor. Elbette bu 780 sayfalık meşhur bilgileri alan McLaren Mercedes’e suçsuz dememiz mümkün değil. Onların yaptığı gerçekten de sporun kurallarına hiç ama hiçbir şekilde uymayan bir durum. Fakat bu bilgilerin gizliliğini korumakta bir o kadar Ferrari Takımı’na ait değil mi? Bu bilgiler tamamen gizli tutulması gereken ve kesinlikle başkaları ile paylaşılmaması gereken dosyalar değil mi? Eğer bir dolaptan dosya çalmakla, o dolabın sahibinin dosyaları yayması eşdeğer olarak görülüyorsa bir problem yok. Ama bize göre bu ikisi arasında önemli farklar var. O zaman takımın içinden bir kurban seçin verin eline takımın en gizli bilgilerini olduğu dosyayı ve salın rakip takımların içine. Elbette bu kadar önemli bilgiler birilerinin aklını çelecektir. Çelmese bile dosyanın birkaç sayfasına ortalığa bıraksanız bile yeterli olur. Birde pilotları arasında birkaç elektronik posta oldu mu tamam.
Alonso gidiş biletini mi kesti
Son iki yılın şampiyonu Fernando Alonso’nun elektronik posta trafiği de bu cezanın alınmasında önemli bir rol oynadı. Takımın test pilotu Pedro de la Rosa ile gerçekleşen bu yazışmalarda otomobilinin gelişimi ve "kopya" ile ilgili önemli bilgiler mevcut. Geçtiğimiz hafta bunlara iddia olarak değindiğimizde bazı okuyucular bunların birer iddia değil kesin bilgiler olduğunu söylemiş. Hatta birçoğu bizleri taraf olmakla suçlamış. Oysa bu maillerin geldiği yönlerden asıl onların bir taraf olduğu her halinden belli oluyordu ama ya neyse.
Orada söylemeye çalıştığımız Fernando Alonso ve Pedro de la Rosa arasında gerçekleşen elektronik posta trafiğinden daha çok iki pilotunda FIA’dan ceza almayacaklarını garantilemelerinin ardından bu bilgileri açıklamasıydı. Yani ceza almayacaklarını öğrendikleri anda takımları McLaren Mercedes’in en ağır cezayı almasına neden olacak bilgileri vereceklerdi ama kendileri yollarına herhangi bir ceza almadan devam edecekti. İşte bu insana bariz haksızlık olarak geliyor. Siz hem takımınızı içeriden vuracaksınız (takım ne kadar kötü bir olaya karışmış olursa olsun) hem de aynı takımın "kopya" otomobili ile şampiyon olmayı içinize sindireceksiniz. Ceza almayı göze alıp daha en başından takımlarının yaptıkları casusluğu açıklasalardı belki daha büyük isimler haline gelirlerdi. Burada FIA’nın da pilotları böyle bir zorlama ile karşı karşıya bırakması anlamsız değil mi? Sen istihbaratı ver ben sana ceza vermeyeceğim. Nasıl bir kanundur ki bu isteğe göre şekillenebiliyor. Takımlarının kopyaladığını bilen pilotlarda en az onlar kadar suçlu değil mi?
Bununla birlikte geçtiğimiz hafta Ferrari’nin teknik patronu Jean Todt tarafından McLaren Mercedes Takımı’nı tehdit eden bir açıklama daha geldi. Todt tarafından yapılan açıklamada McLaren Mercedes Takımı’nın temyize gitmesi halinde pilotlarının da ceza alabileceğini bu nedenle böyle bir hareketi tavsiye etmeyeceğini söyledi. İşte burada da bir sorun var. Yani bir takım "kopya" otomobil kullanmışsa hem takım hem de pilotları olarak ceza almalı. Yoksa Todt’un söylediği gibi McLaren Mercedes’in temyize gitmesi durumunda cezasının daha ağırlaşabileceği gibi bir durum söz konusu olamaz. Bir ceza verilir ve o dosya kapanır. İlk başta ceza vermeyip, sonrasında ağır bir ceza verip bir de daha da uzatmasınlar cezaları artar demek çocuk oyuncağından başka bir şey değil. Bize göre FIA bu işte yetersiz kaldı ve öyle kalmaya devam ediyor. Çünkü kulislerde konuşulan dedikodulara göre FIA yönetimi McLaren Mercedes pilotlarına da ceza vermesi durumunda takım Formula 1’e veda edecekmiş. Bunun olmaması için takım pilotlarına ceza verilmemiş.
SONUÇ OLARAK
Sonuçta Formula 1 Dünya Şampiyonası’nın benim için tadı kaçtı. Bu tamamen benim zevkim ve benim keyfim. Formula 1 yarışı izlemek ya da izlememek için izin alınması gereken bir durum yok. Ben en azından kendi adıma Formula 1’i izlemeyeceğim. Bu kararımda McLaren Mercedes’in bu tip bir olaya kalkışmasının, rakipleri Ferrari’nin gizli bile kalmayı başaramamasının, takım pilotlarının nasıl içerden vurabileceklerinin, iki yılı şampiyon olarak tamamlamış olsa bile Schumacher’in tırnağı bile olamayacak olan insanların, sadece para para para nidaları ile gezenlerin, tam heyecan geri döndü derken bunu baltayla kesenlerin ve daha sayabileceğim birçok nedenin etkisi büyük. Sonuçta ben Formula 1’i izlemiyorum. Sizin kararınız size kalmış. Yoksa durum McLaren Mercedes’i ya da Ferrari’yi destekleme durumu değil. Tümden Formula 1’in tadı kaçtı bir kere. İstanbul Park’taki yarışa bile yabancı olduktan sonra...
Kopya otomobille
şampiyon olunur mu
Dünyanın en çok izlenen spor organizasyonlarından biri olan ve sürekli olarak bizlerinde bu şekilde nitelendirdiği Formula 1 herhalde bu unvanı yavaş yavaş kaybetmeye başlıyor. Her yıl 2 milyarın üzerinde izleyici tarafından takip edilen ve her yarışı tam bir şov olan Formula 1 Dünya Şampiyonası tarihinin en ilginç ve en üzücü olaylarından biri hızla yaşanmaya devam ediyor. Ferrari ve McLaren Mercedes Takımları arasında yaşanan casusluk davasının ardından verilen cezalar bu sezonun bütün seyrini de değiştirmiş oldu.
Bilindiği gibi Dünya Motorsporları Konseyi, Ferrari’nin bilgilerini ele geçiren McLaren Mercedes Takımı’nın bu sezon aldığı tüm puanları sildi ve takıma 100 milyon dolar para cezası da verdi. Alınan kararda spor ahlakına aykırı davranışta bulunmak en önemli rolü oynadı. Yine karara göre yapılanın hiç etik olmadığı bunu araç üzerinde kulanmış ya da kullanmamış olmanın bir farkı olmadığı da belirtildi. Bununla birlikte McLaren Mercedes’in yeni sezonda Formula 1’de start alabilmesi için otomobili kapsamlı bir incelemeden geçirilecek. Verilen bu ceza kararının ardından McLaren Mercedes Takımı’nın temyize giderek kararın değişmesi için çaba harcayacağı belirtiliyor.
Aslına bakarsanız burada yorum yapmak gibi bir lüksümüz yok. Fakat alınan kararda kesinlikle bazı gariplikler bulunuyor. İlk başta Ferrari Takımı’nın kullandığı bilgileri ele geçiren ve otomobiline uyguladığı tespit edilen McLaren Mercedes Takımı’nın markalar için aldığı puanlar silinirken, aynı "kopya" otomobille yarışan pilotlara ise herhangi bir ceza verilmedi. Oysa o pilotlarda aynı "kopya" otomobille yarıştığı için puanlarının silinmesi gerekmez mi? Bununla birlikte McLaren Mercedes Takımı bu kadar ağır bir ceza almasına rağmen halen aynı otomobille yarışlarda boy gösterebiliyor. Yani bugüne kadar haksız bir rekabet yaşattığı için tüm puanları silinen McLaren Mercedes Takımı halen aynı otomobille start alıyor ve bu otomobille yarışan pilotları da ilk iki sırada yer alıyor. Bu durum da biraz garip değil mi? Böylesine ağır bir suçu işleyen bir takım durum ne olursa olsun sezondan pilotları ile birlikte ihraç edilmemeli mi?
GİZLİ BİLGİLER ÇALINMAMIŞ
Alınan kararla ilgili şüpheler elbette var. Yukarda saydıklarımız bunlar içinde en önemli olanlar. Aynı zamanda Ferrari Takımı’nın bilgilerinin geçen haftalarda da söylediğimiz gibi McLaren Mercedes yöneticileri tarafından çalınmadığını onlara da bir Ferrari çalışanı tarafından verildiğini unutmamak gerekiyor. Elbette bu 780 sayfalık meşhur bilgileri alan McLaren Mercedes’e suçsuz dememiz mümkün değil. Onların yaptığı gerçekten de sporun kurallarına hiç ama hiçbir şekilde uymayan bir durum. Fakat bu bilgilerin gizliliğini korumakta bir o kadar Ferrari Takımı’na ait değil mi? Bu bilgiler tamamen gizli tutulması gereken ve kesinlikle başkaları ile paylaşılmaması gereken dosyalar değil mi? Eğer bir dolaptan dosya çalmakla, o dolabın sahibinin dosyaları yayması eşdeğer olarak görülüyorsa bir problem yok. Ama bize göre bu ikisi arasında önemli farklar var. O zaman takımın içinden bir kurban seçin verin eline takımın en gizli bilgilerini olduğu dosyayı ve salın rakip takımların içine. Elbette bu kadar önemli bilgiler birilerinin aklını çelecektir. Çelmese bile dosyanın birkaç sayfasına ortalığa bıraksanız bile yeterli olur. Birde pilotları arasında birkaç elektronik posta oldu mu tamam.
Alonso gidiş biletini mi kesti
Son iki yılın şampiyonu Fernando Alonso’nun elektronik posta trafiği de bu cezanın alınmasında önemli bir rol oynadı. Takımın test pilotu Pedro de la Rosa ile gerçekleşen bu yazışmalarda otomobilinin gelişimi ve "kopya" ile ilgili önemli bilgiler mevcut. Geçtiğimiz hafta bunlara iddia olarak değindiğimizde bazı okuyucular bunların birer iddia değil kesin bilgiler olduğunu söylemiş. Hatta birçoğu bizleri taraf olmakla suçlamış. Oysa bu maillerin geldiği yönlerden asıl onların bir taraf olduğu her halinden belli oluyordu ama ya neyse.
Orada söylemeye çalıştığımız Fernando Alonso ve Pedro de la Rosa arasında gerçekleşen elektronik posta trafiğinden daha çok iki pilotunda FIA’dan ceza almayacaklarını garantilemelerinin ardından bu bilgileri açıklamasıydı. Yani ceza almayacaklarını öğrendikleri anda takımları McLaren Mercedes’in en ağır cezayı almasına neden olacak bilgileri vereceklerdi ama kendileri yollarına herhangi bir ceza almadan devam edecekti. İşte bu insana bariz haksızlık olarak geliyor. Siz hem takımınızı içeriden vuracaksınız (takım ne kadar kötü bir olaya karışmış olursa olsun) hem de aynı takımın "kopya" otomobili ile şampiyon olmayı içinize sindireceksiniz. Ceza almayı göze alıp daha en başından takımlarının yaptıkları casusluğu açıklasalardı belki daha büyük isimler haline gelirlerdi. Burada FIA’nın da pilotları böyle bir zorlama ile karşı karşıya bırakması anlamsız değil mi? Sen istihbaratı ver ben sana ceza vermeyeceğim. Nasıl bir kanundur ki bu isteğe göre şekillenebiliyor. Takımlarının kopyaladığını bilen pilotlarda en az onlar kadar suçlu değil mi?