Güncelleme Tarihi:
7. Ağır Ceza Mahkemesinde "Silahlı terör örgütüne üye olma" suçundan yargılanan ve örgütün deşifresine ilişkin verdiği önemli bilgiler nedeniyle tutuksuz yargılanan eski astsubay Ö.B, mahkemeye gönderdiği dilekçede, FETÖ'nün sözde "astsubaylar sorumlusu" başta olmak üzere örgütün Gaziantep, Konya ve Şırnak'taki yapılanması hakkında bilgiler verdi. FETÖ'nün asker yapılanmasında en alttaki askerlerin "öğrenci" olduğunu ve hiyerarşinin, "öğretmen, müdür yardımcısı, müdür, genel müdür" gibi devam ettiğini anlatan Ö.B, şunları aktardı:
"Mesela müdür yardımcıları evlenmek isteyen öğrencilere uygun adaylar bularak evlendirirdi. Bu işi evlendirme ablaları aracılığıyla yaparlardı. Evlenmek isteyen kişiler bir evde buluşturulurdu. 17-25 Aralık sürecinden sonra askerlerle evlenmek isteyen kadın bulmakta zorlanıyorlardı. 'Murat' kod adlı müdür yardımcısı 'eskiden olsa 70-80 bayan bulabiliyordum ama bu süreçte 7-8 kişiyi bile zor buluyoruz. Bu nedenle eşlerinizi kendiniz bulun' demişti. Normalde dışarıdan evlenmek yasaktı. Eş adaylarında aranan şartlar indirgenmişti. Muhafazakar olsun yeter diyorlardı."
TSK'ya girecek öğrencilerin deşifre olmaması için örgütün dershanelerine ya da eğitim kurumlarına kaydedilmediğini ifade eden Ö.B, örgüt dershanelerine gitmiş olanların da kaydının silindiğini anlattı.
"Roberto Carlos' isminde bile gazete aboneliği vardı"
Ö.B, askeri liselere gidecek öğrencilerle 7. sınıftan itibaren ilgilenilmeye başlandığını vurgulayarak, "Öğrencilere kan testi, hatta IQ testi yapılırdı. Seviyesi yetersiz olan öğrenciler gruptan çıkarılırdı. Her grup 3-4 kişiden oluşurdu. Dini sohbetler yapılırdı, Peygamber Efendimizin hayatı ve sahabeler ile Saidi Nursi anlatıldıktan sonra sıra Fetullah Gülen'e geliyordu. Öğrenci abileri sohbetleri çocuk psikolojisi uzmanı gibi yapıyordu. Burada çocukların farkında olmayacağı şekilde bilinçaltına örgüt düsturları yerleştiriliyordu."
Örgütte kod isimlerin çok yaygın kullanıldığını, hatta "Roberto Carlos" isminde bile gazete aboneliği olduğunu anlatan Ö.B, "Bölge imamı 'Trafik polisleri beni hiç durdurmuyorlar çünkü camın önünde sürekli Zaman gazetesi bulunduruyorum. Gazeteyi gören polisler beni hiç durdurmuyorlar. Emniyet mensuplarının yüzde 80'ine yakını bizden' diyordu." ifadelerini kullandı.