Güncelleme Tarihi:
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) Bursa'daki yapılanmasında mali konularda sözde üst düzey görev aldığı iddia edilen ve sahte kimlikle yurt dışına kaçmaya çalışırken yakalanan sanık hakkında dava açıldı.
Örgütün insan kaynakları departmanı soruşturmasında sözde "il imamı" Necati U'nun evinde 2017 yılında ele geçirilen USB flash bellekteki "Mazi" adlı kripto dosyadan FETÖ ile ilgili önemli bilgiler elde edildi.
Dosyada kişisel bilgileriyle kayıtlı olan ve örgütün ildeki yapılanmasında mali konularda sözde üst düzey görev yaptığı öne sürülen A.G. hakkında Bursa Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianame, 9. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.
Yurt dışına kaçmaya çalışırken yakalanıp tutuklanan A.G'nin örgütün para trafiğine ilişkin itiraflarına yer verilen iddianamede, FETÖ'nün 2014 ve 2015'teki üyelerinin bilgilerinin bulunduğu şifreli diğer listelerde de adına rastlanan sanığın Bursa'daki bir bölgenin sözde mali işlerinden sorumlu olduğu belirtildi.
Etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak için beyanda bulunan "Samet" kod adlı A.G. iddianamedeki ifadesinde, örgütle yaklaşık 10 yıl önce Açıköğretim Fakültesi İşletme Bölümü'nde okurken tanıştırıldığını belirtti.
A.G, ifadesinde şunları anlattı:
"Okulu bitirdikten sonra örgütün büyük bölge sorumlusu Y.T'nin yanında örgütün muhasebesiyle ilgili staja başladım. Y.T. haftada bir ya da ayda bir araçlarımızla buluştuğumuzda belirli miktarlarda para getirirdi. 'AA, BB, CC' gibi harflerle kodlanan para verenlerin listesini hazırlar, bana teslim eder, ben de topladığım paraları sorumlu olan 'Halit' kod adlı kişiye teslim ederdim. Bana ayrıca hediyelik eşya tarzı alışverişler de yaptırılırdı. Bu süreçte sigortamı değişik firmalardan gösterip maaşımı elden verdiler. Söz konusu firmalarda hiç çalışmadım. Askere gidip geldikten sonra başka bir şahsın yanında muhasebe görevini sürdürdüm. Bu kez Nilüfer ilçesindeki bir evde kahvaltı organizasyonlarında haftada 2-3 kez küçük bölgecilerle buluşup harf kodlu listeleriyle paraları alırdım. 'Halit' kod adlı kişiye teslim ederken paraların nereye gittiğini sorduğumda üstü kapalı bir şekilde 'Hizmete gidiyor.' diye geçiştirilirdim."
YURT DIŞINA KAÇIŞINI DA ANLATTI
Sanık, 15 Temmuz 2016'daki hain darbe girişiminin ardından örgütle bağlantısının koptuğunu ileri sürdü.
Bu süreçte sigortasının sonlandırıldığını belirten A.G, polis tarafından evinde arama yapıldığını öğrendikten sonra görüştüğü örgüt üyesi K.M'nin kendisine "Yurt dışına git." dediğini ifade etti.
A.G, şunları kaydetti:
"Servet isimli bir şahısla Telegram üzerinden görüştürüldüğümde temiz bir hat ve telefon alıp yanına gitmemi söyledi. Kardeşimin nişanlısının üzerine bir GSM hattı alıp irtibata geçtiğimde 'Telegram, WhatsApp ve Signal uygulamalarını kur, İpsala'ya gelince irtibat kur benimle.' dedi. Teyzemin oğlu T.A. beni İstanbul'a kayınpederimin evine götürdü. Orada kayınbiraderimin kimliğini alarak İpsala'ya yola çıktık. Keşan'a geldiğimizde polis uygulamasına takıldık, kimliğini aldığım B.Ö. olmadığım anlaşılınca yakalandım."
Sanığın yargılanmasına ilerleyen günlerde Bursa 9. Ağır Ceza Mahkemesinde başlanacak.
Milli İstihbarat Teşkilatı Bursa Bölge Başkanlığı ve İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi ekipleri, 2012-2016 yıllarında örgüt adına "himmet, kurban, bağış" adı altında Bursa'da toplanan paraların aktarıldığı A.G'nin yasa dışı yollardan yurt dışına gitmeye çalıştığını belirlemişti. "FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan aranan ve örgüt içinde mali konularda sözde üst düzey görevlerde bulunduğu iddia edilen A.G, 14 Ekim 2020'de ortaklaşa düzenlenen operasyonla Edirne'nin Keşan ilçesinde yakalanmış, hakimlikçe tutuklanmıştı.