Güncelleme Tarihi:
"BİZİM ONAY VERMEDİĞİMİZ KİMSE SINAVA GİREMEZ"
Karaman Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında ifadesine başvurulan polis memuru K.Y, 2013 yılındaki komiser yardımcılığı sınavı öncesi Asayiş Şube Müdürlüğünde görevli H.S, M.N. ve T.K'nın aralarında sınav ile ilgili konuştuklarını, H.S'nin, "Bizim onay vermediğimiz kimse sınava bile giremez" dediğini söyledi.
"GİRME DEDİĞİ ODAYA GİRİNCE..."
Bu konuşmadan bir süre sonra H.S'nin kendisini TOKİ konutlarındaki bir evde sohbete çağırdığını, burada "Girme" dediği bir odaya yanlışlıkla girdiğinde oda duvarına yansıtılmış test sorularını gördüğünü anlatan K.Y, "Odada kimlerin olduğunu göremedim. H.S. bana, 'Komiserlik sınavına çalışıyorlar' dedi.
Yapı içerisinde bu şekilde soru sorulması yasak olduğu için ne testi çözdüklerini sormadım. Fakat şüphelendim. Sonra M.E. ve A.S. girdikleri sınavı kazandı." dedi.
İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri, K.Y'nin ifadesi üzerine M.E'yi gözaltına aldı. Emniyetteki işlemlerin ardından adliyeye çıkarılan ve etkin pişmanlıktan yararlanarak adli kontrol şartıyla serbest bırakılan M.E, ifadesinde FETÖ'nün emniyet yapılanmasında H.S. ve K.Y'nin de bulunduğu grupta yer aldığını belirtti.
"SINAVDAN 10 GÜN ÖNCE İZNE AYRILMAMI İSTEDİ"
Grubun sorumlusunun H.S. ve öğretmen E.T. olduğunu, daha sonra gruba polis memuru A.S'nin de katıldığını aktaran M.E, şöyle devam etti:
"Karaman'da polis memuru olarak görev yaparken 2013 yılı mart ayında komiserlik sınavı açıldı. Polislik mesleğini çok sevdiğim ve meslekte yükselmek istediğimden komiserlik sınavına girmeye karar verdim. Sınava gireceğimden grup sorumlusu H.S'nin haberi oldu. Bana, 'Teşkilatta senin gibi iyi niyetli, çalışkan ve personeline iyi davranacak amirlere ihtiyaç var. Sınavlara iyi hazırlan' dedi. Sınavdan 10 gün önce izne ayrılmamı istedi. Ben de 10 gün kala izne ayrıldım."
İzne ayrıldığı gün H.S'nin, yapıya bağlı polis gruplarının toplandığı evin anahtarını verdiğini dile getiren M.E, şöyle dedi:
"O gün eve A.S. de geldi. H.S. tarafından gönderildiğini, beraber sınava hazırlanacağımızı söyledi. Akşamları evime gidiyordum, A.S. ise çoğunlukla geceleri de bu evde kalıyordu. Sınavdan 2 gün önce akşam vakti, önceden tanımadığım ve tarih öğretmeni olduğunu söyleyen F.A. eve geldi. Getirdiği sinevizyon sistemi ile bize 2-3 saat tarih ve genel kültür dersi anlattı.
"SINAV SORULARINI SİZE VERECEĞİM AMA..."
Sınavdan bir gün önce öğretmen E.T, bizimle ayrı ayrı görüşmek istediğini söyledi. Önce ben odaya girdim. Benden Kur'an-ı Kerim getirmemi istedi. Komiserlik sınavında çıkacak soruları bize vereceğini, bu durumu kimseye söylemememizi, hatta aynı evde kaldığım A.S. ile bile bu konuyu konuşmamamız gerektiğini söyledi. E.T, 'Şayet birbirinize ve başkalarına bahsederseniz eşinizden boş olursunuz' gibi söylemlerde bulundu.
"KUR'AN ÜZERİNE YEMİN ETTİRDİ, SORULARI GÖSTERDİ"
Kur'an üzerine yemin ettirdi. Sonra dizüstü bilgisayarında, uzun şifreler girerek açtığı klasörde soruları gösterdi. Yaklaşık 1 saat bu soruları çalıştırdı. Sonra A.S'yi odaya göndermemi istedi."
"SORULAR BİREBİR AYNIYDI"
M.E, ertesi sabah A.S'nin otomobiliyle sınava girmek için Konya'ya gittiklerini belirterek, şunları ifade etti:
"Sınavla ilgili hiçbir şey konuşmadık. Sınavdaki 100 sorudan 75'i, bir gün önce evde E.T'nin bilgisayarını açarak çalıştırdığı sorularla birebir aynıydı. Tüm soruları cevapladım. 89 puan alarak sınavı kazandım. 1 ay sonra kurs için Ankaraya gittim. Burada polis memuru D.Ş. beni sık sık cemaat toplantılarına çağırdı. Bir süre toplantılara katılmadım. Sonra ısrarlara dayanamayarak bir kaç kez toplantılara katıldım. Sohbetler evimin de olduğu sitede oturan D.Ş'nin evinde yapılıyordu. Bir kaç ay sohbetlere katıldım."
M.E, 17-25 Aralık'tan sonra sohbetlere katılmadığını ve yapıyla bağını tamamen kopardığını, komiser yardımcılığı kursu bittikten sonra 2014 yılı ağustos ayında Adana'nın Ceyhan ilçesine atamasının yapıldığını belirtti.