Güncelleme Tarihi:
Piyanist ve besteci Fazıl Say, “halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri alenen aşağıladığı” gerekçesiyle yargılandığı dava sırasında kendisine hakaret ettiği iddiasıyla, şikayetçi Ali Emre Bukağılı hakkında suç duyurusunda bulundu. Savcılık, suç duyurusu üzerine başlattığı soruşturma kapsamında her iki tarafı da ifadeye çağırdı. İstanbul Cumhuriyet Savcılığı’na sunulan suç duyurusu dilekçesinde, Fazıl Say hakkında İstanbul 19. Sulh Ceza Mahkemesi’nde açılan davada müşteki sıfatıyla yer alan Ali Emre Bukağılı’nın, 18 Şubat’taki duruşmada, kendisine “otizm hastası diyerek hakaret ettiği” öne sürüldü.
Say’ın otizm hastası olmadığı bildirilen dilekçede şu ifadeler yer aldı: “Şüphesiz ki otizm bir hastalıktır. Elbette ki bir kişinin otizm hastası olması hakarete konu olabilecek bir durum değildir. Ancak TCK’nın 125. maddesinde de belirtildiği gibi kişinin bedeni arızasını ifade etmekle veya kişiye bir hastalık izafe etmekle de hakaret suçu işlenmiş olur. Şüpheli Bukağılı kasıtlı olarak, Say’ın tüm toplum önünde şeref ve haysiyetini sarsmak için bu sözleri sarf etmiştir. Zira şikâyetçi sıfatı ile bulunan Bukağılı’nın mahkemeden bu şekilde bir araştırma yapılmasını istemesinde, davada bulunduğu sıfatı itibariyle hiçbir hukuki menfaati yoktur. Söz konusu mahkemenin de Say ile ilgili böyle bir tespiti olmamıştır.”
Olayın ardından bazı basın yayın organlarında, “Fazıl Say’a çirkin saldırı” yönünde haberlerin yer aldığı belirtilen dilekçede, Bukağılı’nın söz konusu sözleriyle talebinin, maksatlı ve haddini aşan kasıtlı bir davranış olduğu iddia edildi. Dilekçede, Ali Emre Bukağılı hakkında hakaret suçundan dava açılması ve cezalandırılması talep edildi. Söz konusu suç duyurusu üzerine soruşturma başlatan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafları ifadeye çağırdı.
Bukağılı: ‘Kendisini deşifre etti’
Basın yayın organlarında konuyla ilgili iddiaların yer alması nedeniyle, Say’ın otistik olup olmadığı yönünde araştırma yapılması talebinde bulunması talep ettiğini söyleyen Bukağılı şöyle konuştu: “Adli tıp kitaplarında otistik hastaların cezai ehliyetlerinin olmayacağı belirtilmektedir. Yani yargılamayla doğrudan ilgisi olan hukuki bir talep. Hatta vicdani bir talep. Duruşmada da bunu açıkça izah ettim. Şayet gerçekten böyle bir hastalık söz konusuysa Fazıl Say’ın ceza almasını vicdanen istemeyeceğimi belirttim. Fazıl Say, hakkımda yaptığı bu şikayet başvurusuyla kendisini çok açık bir şekilde deşifre etmiştir. Fazıl Say’ın ifade özgürlüğü söyleminin samimi olmadığı bu şekilde ortaya çıkmıştır.”