Serkan AKKOÇ/İSTANBUL
Oluşturulma Tarihi: Aralık 30, 2007 00:00
Alman Süddeutsche Zeitung Gazetesi’nde ülkeyi terk edeceğine yönelik sözleri yayınlandıktan sonra hükümetten sert tepkiler alan Piyanist Fazıl Say, dün Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’la bir araya geldi. Bakan Günay, "Fazıl Say, ülkemizin yetiştirdiği genç ve değerli bir sanatçıdır. Onunla övünüyoruz. Kendisiyle her zaman diyalog içinde olacağız" dedi.
İSTANBUL Kanlıca’daki Ajia Otel’de Piyanist Fazıl Say ile sabah kahvaltısı yapan Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, 2008 yılında ünlü piyanistin gönlünü alacağını söyledi. 1.5 saat süren kahvaltıya Kültür ve Turizm’den Sorumlu İstanbul Vali Yardımcısı Cumhur Güven Taşbaşı ile Kültür Müdürü Ahmet Bilgili de katıldı. Buluşmaya gelirken gergin olan ünlü piyanistin yüzü, Günay’la birlikte otelden ayrılırken gülüyordu. Günay’la geleceğe dönük projeler üzerine konuştuklarını anlatan Say, "2008’deki Frankfurt Kitap Fuarı, Nazım Hikmet Oratoryosu gibi birlikte gerçekleştireceğimiz projeler hakkında keyifli bir sohbet yaptık" dedi.
ONUNLA ÖVÜNÜYORUZ
Bakan Günay ise kahvaltıdaki sohbette gündemdeki polemiğe değinmek istemediklerini belirterek, şunları söyledi: "Fazıl Say, ülkemizin yetiştirdiği genç ve değerli bir sanatçıdır. Onunla övünüyoruz. Böyle değerli bir sanatçıya destek olmak bizim görevimiz. Düşünsel anlamda her şey söylenmiş olabilir. Biz her zaman diyaloğa açığız. Sanatçılar geniş toplum kitlelerinin kaynaşmasına katkı yaparlar. Fazıl Say, ülke projelerinde yer alarak bizi yurt dışında temsil edecektir. Kendisiyle her zaman diyalog içinde olacağız."
Fazıl Say, röportajdaki "Bizim Türkiye rüyalarımız biraz öldü. Tüm bakan eşleri türban takıyor. İslamcılar zaten kazandı, biz yüzde 30, onlar ise yüzde 70. Şu anda değil ama ileride başka yere taşınmayı düşünüyorum" sözleri nedeniyle AKP milletvekillerinin sert eleştirilerinin hedefi olmuş, Milli Eğitim Bakanlığı da Say’a dava açacağını duyurmuştu. Günay ise konuya ılımlı yaklaşmış ve "Sanatçı duygusaldır. Gönül kırıklıkları olabilir. Bu gönül kırıklıklarının üzerine çomakla gitmemeliyiz. Sanatçıyı ülkeden kaçırmaya hakkımız yok" demişti.