Güncelleme Tarihi:
Devre mülk satışı yapılan yatırımcıların mağdur edildiği iddiasıyla, işadamı Fadıl Akgündüz’ün de aralarında bulunduğu 2′si tutuklu 4 sanık dün ‘Nitelikli dolandırıcılık” suçundan hakim karşısına çıktı. Fadıl Akgündüz, “Bu projeler merdivenaltı projeler değil, uluslararası ve devlet onayı alınan projelerdir. Mağduriyetleri gidermek için beraatimi ve tahliyemi istiyorum” dedi.
İstanbul Adalet Sarayı’nda bulunan 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın duruşmasına tutuklu sanıklar Fadıl Akgündüz ve Mehmet Salih Obut ile tutuksuz sanıklar Avniye Obut ve İbrahim Obut katıldı.
Fadıl Akgündüz duruşma salona girdiği sırada, bazı müştekiler, “Yazıklar olsun, hâlâ gülebiliyor!” diye tepki gösterdi. Duruşmada 100 müşteki de hazır bulundu.
“TÜRKİYE EKONOMİSİ 2 YIL SIKINTI YAŞAYINCA, SATIŞLAR DA DURDU”
Kimlik tespitinin ardından savunmasını yapan Fadıl Akgündüz, davaya konu olan “Capricegold Bayrampaşa Projesi ve Capricegold Maldivler Projesi”nin önemini anlattı. Akgündüz, “Bayrampaşa Projesi çok önemli bir projeydi. Banka kredisi kullanılmayacağının duyuruları yapıldı. 8 bin 400 kişiye satış yapıldı. Türkiye ekonomisi 2 yıl sıkıntı yaşayınca, satışlar da durdu. Satışlar yüzde 17′de kaldı. Şu anda proje beklemektedir. 70 milyonluk daha kaynağa ihtiyaç var” dedi.
“TUTUKLANDIKTAN 4 AY SONRA HUZURUNUZDA BULUNUYORUM”
Fadıl Akgündüz, yurtdışına gittiğini ve bir Alman yatırımcıyla anlaştıklarını iddia ederek, “2014 yılında ulusal basın benim dolandırıcılıktan aranmadığım halde arandığımı yazdı. Yatırım durdu. Savcıyla görüşmek için randevu talep ettik. 21 Aralık’ta randevu talep ettik. Savcı delilleri toplamak için beni mahkemeye sevk etti. Tutuklandıktan 4 ay sonra huzurunuzda bulunuyorum. Verilen kararı saygıyla karşıladım” diye konuştu.
BU ÜLKE BENDEN YARARLANMALI
Akgündüz, "Hayatım boyunca ülkemin kalkınması ve refahı için çalıştım. Doğuda otomobil fabrikaları açtım. Ülkeye faydalı olmaya çalışırken, şahısların haklarına, hukuklarına nasıl zarar verebilirim. Bu ülkenin benden yararlanması lazım ama 4 aydır cezaevindeyim."
ANLAM VEREMİYORUM”
Tutuklandıktan sonra dosyaya delil konulamadığını savunan Akgündüz, “Şirkette hem rutin hem geniş inceleme yapılmıştır. Şirkette bütün kayıtlar mevcuttur. 2 projeyle ilgili aralarında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın da bulunduğu 37 ayrı kurumdan onay alınmıştır. Bu küçük bir proje değildir. İstanbul’un en büyük projesidir. Tüm paraların projeye harcandığı sürekli tespit edilmiştir. Türk Ceza Kanunu’nun 158. maddesince (Nitelikli dolandıcılık) yargılanmamı istemelerine anlam veremiyorum. Bu projeler merdivenaltı projeler değil, uluslararası ve devlet onayı alınan projelerdir. Projeye yatırım yapanlar arasında milletvekilleri, esnaf ve bankacı gibi bilinçli insanlar olduğunu görüyoruz” ifadelerini kullandı.
“İNŞAAT REKLAMI DİNLİYORUZ”
Akgündüz’ün, projenin depreme dayanıklı olduğunu ve 3,5 kat demir kullanıldığını söylemesi üzerine, salonda bulunanlardan bir kişi, “İnşaat reklamı dinliyoruz” şeklinde tepki gösterdi.
Maldivler Projesi’ne ilişkin 15 kişinin şikayetçi olduğuna dikkat çeken Akgündüz, bu projede bir kısım yatırımcının paralarının iade edildiğini söyledi. Akgündüz, müfettiş raporunda Maldivler’deki Caprice Otel inşaatına hiç başlamamakla suçlandığını belirterek, “Biz Maldivler’de inşaat yapmakla yükümlü değiliz. Oraya para göndermekle yükümlüyüz” diyerek, inşaatın yapılmasından oradaki şirketin sorumlu olduğunu öne sürdü.
“HEPİNİZİ DIŞARI ALIRIM, TİYATRO SAHNESİ DEĞİL BURASI”
Akgündüz ifade verdiği sırada duruşma salonunda gülüşmeler yaşandı. Mahkeme Başkanı da, “Hepinizi dışarı alırım, tiyatro sahnesi değil burası” diyerek gülenleri uyardı.Kendileri hakkında rapor hazırlayan müfettişleri de eleştiren ve bir bilirkişi raporu alınmasını isteyen Akgündüz, “Bir tane bekleyen iş var, Bayrampaşa Projesi’nin bitmesi. Mağduriyetleri gidermek için beraatimi ve tahliyemi istiyorum” diye konuştu. Diğer sanıklar da suçsuz olduklarını belirterek beraatlerini istedi.
TAHLİYE TALEBİ REDDEDİLDİ
Devre mülk satışı yapılan yatırımcıların mağdur edildiği iddiasıyla işadamı Fadıl Akgündüz'ün de aralarında bulunduğu 2'si tutuklu 4 sanığın 'Nitelikli dolandırıcılık" suçundan yargılandığı davanın ilk duruşmasında mahkeme, Akgündüz'ün tahliye talebini reddetti. İstanbul Adalet Sarayı'nda bulunan 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada dinlenen 30 müşteki şikayetçi olduklarını belirtti. Duruşma sonunda, mahkeme heyeti, somut delilerin varlığı, öngörülen ceza miktarına göre tutuklama tedbirlerinin ölçülü olduğu, adli kontrol tedbirinin orantılılık ilkesi gereğince yeterli olmayacağı, delillerin karartılması ve kaçma şüphesini gözönünde bulundurarak, Fadıl Akgündüz ve Mehmet Salih Obut'un tutukluluk hallerinin devamına karar verdi. 73 müştekinin suçtan zarar gördüğü gerekçesiyle davaya taraf olarak katılmasına karar veren mahkeme heyeti, duruşmayı Haziran ayına erteledi.
İDDİANAME
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan 33 sayfalık iddianamede, aralarında Fadıl Akgündüz’ün de bulunduğu 4 şüpheli ile 349 müşteki yer alıyor.İddianamede, devre mülk bedellerinin alınmasına rağmen şirket yönetimi tarafından taahhütlerinin yerine getirilmediği, bu şekilde dolandırıcılık yapıldığına dair iddialar üzerine, şirket ortakları Avniye Obut ve İbrahim Obut, şirket müdürü Mehmet Salih Obut ve söz konusu şirketi idare ettiği anlaşılan Mehmet Fadıl Akgündüz hakkında soruşturma başlatıldığı anlatıldı.
İddianamede, Capricegold Bayrampaşa Projesi’ne ilişkin ön ödemeli devre mülk ve Capricegold Maldivler Projesi’ne ilişkin ön ödemeli devre tatil sözleşmelerinde, mağdurlardan devre mülk ve devre tatil bedellerinin alınmasına rağmen, bu kişilere sözleşmede yazılı yükümlülüklerin yerine getirilmediği, soruşturma kapsamında elde edilen delillerden söz konusu şirket yetkililerin bu yükümlülüklerini yerine getirmemesinde “dolandırma kastıyla” hareket ettikleri öne sürüldü.Her iki projeyle de yüzlerce kişinin mağdur edildiği belirtilen iddianamede, sanıkların müştekilere yönelik eyleminin “Nitelikli dolandırıcılık” suçu kapsamında kaldığı vurgulandı. İddianamede, 4 sanığın, 349 müştekiye yönelik eylemlerinden dolayı ayrı ayrı 698 yıldan 2 bin 443′er yıla kadar hapisle cezalandırılması talep ediliyor.