F-16 süreci cumartesiyi bekliyor
Güncelleme Tarihi:
DIŞİŞLERİ Bakanı Hakan Fidan, F-16 sürecinde ABD Kongresi ayağının cumartesi günü tamamlanmasını beklediğini söyledi.
Türkiye’nin F-35 zararını da elimine etmeye çalıştıklarını belirten Fidan, a Haber’de özetle şu açıklamalarda bulundu:
ZARARI ELİMİNE ETMEYE ÇALIŞIYORUZ
“Kongrenin birtakım hassasiyetleri, şartları vardı. Bu yönde bir anlaşma olduğunu, İsveç’in üyeliği karşısında adım atılacağı yönünde bir ön mutabakatımız oldu. 26 Ocak tarihi itibarıyla gönderildi. Süreç şöyle işliyor; siz gönderdikten sonra iki hafta süren bir bekleme süreci var. O süreçten sonra bu yürürlükte oluyor. Şu anda önümüzdeki cumartesi inanıyorum bu iki haftalık süreç tamamlanacak.
F-35’ler konusunda Türkiye’nin maddi kaybının yanı sıra ortaya koyduğu kapasiteyle bir zararı söz konusu. Şimdi bunu elimine etmek için çalışmalarımız devam ediyor. (F-35 sistemine dönüş olur mu?) Bu tabii askerlerimizin ağırlıklı olarak uzman kuruluş olarak konuşması gereken bir konu ama genel strateji olarak şunu söylemek gerekirse; bir yetenektir. Bu yetenek eğer bizim diğer yeteneklerimizi kaybetmeden ilave olarak alacağımız bir yetenek olursa neden olmasın? Ama bu yeteneği alma karşılığında, bizim başka yeteneklerimizden vazgeçmemiz başka politikalara adapte etmemiz gibi bir şart olursa o zaman başka alternatifleri aramaya devam edeceğiz.
CANIMIZI SIKAN KONULAR VAR
(Putin’in ziyareti) Enerji başta olmak üzere doğalgaz, ilaveten Suriye’yi merkeze alan güvenlik konuları var. Türkiye’nin PKK YPG konusundaki hassasiyetleri var. Yani Rusya’nın da etkin olduğu Fırat’ın batısındaki bölgelerde başta Münbiç ve Tel Rıfat olmak üzere PKK’ya göz yumulmaması meselesi bizim için önemli. Aslında bu bizim de canımızı sıkan bir konu ve her görüşmede sürekli gündeme getiriyoruz. Bizim birinci önceliğimiz PKK tehdidinin bir an önce Fırat’ın doğusundan ve batısından kaldırılması. Bu konuda da Rusların bir çizgiye gelmesi. Tabi Rusların da başka konularda bizden beklentileri oluyor Suriye’de. Bir önceki tahıl anlaşması belli bir mekanizma içinde işliyordu. Şimdi görüldü ki o mekanizmadan daha farklı bir mekanizmayla giderilebilme imkanı var. Şu anda o imkânı somutlaştırmaya çalışıyoruz.”