Güncelleme Tarihi:
CHP İstanbul Milletvekili Saliha Sera Kadıgil Sütlü, evlenecek çiftlerin birbirlerinin şiddet sabıkasını önceden görebilmesi için yasa teklifi verdi. Bunun için sadece evlenecek çiftlere açık bir veri tabanı oluşturulacak. Burada da çocuğa, kadına ya da ev içi şiddete ilişkin bütün adli sicil kayıtları yer alacak.
AİLE İÇİ ŞİDDET VERİTABANI
Teklifle, Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’a, “Aile içi şiddetin önlenmesine yönelik veritabanı” başlıklı şu maddenin eklenmesi önerildi:
“Bakanlık bünyesinde aile içi şiddetin önlenmesi amacıyla, evlilik için resmi başvuruda bulunan kişilerin erişimine açık olarak bir veri tabanı oluşturulur. Bu veri tabanında, çocuğa veya kadına karşı ya da ev içi şiddete ilişkin olan adli sicil kayıtlarında yer alan bilgiler, şiddet uygulayanlar hakkında hâkim, kolluk görevlileri veya mülki amirler tarafından, istem üzerine veya resen verilmiş tedbir kararları, devam eden soruşturmalar ile Bakanlık, yargı, kolluk ve/veya şiddet destek hatlarına yapılan şikâyetler yer alır. Bu maddede belirtilen hal dışında bu bilgilerin açıklanması veya paylaşılması yasaktır. Bu maddenin yürütülmesine ilişkin usul ve esaslar Adalet Bakanlığı’nın görüşü alınarak hazırlanan ve Bakanlık tarafından çıkarılan yönetmelik ile düzenlenir.”
SAĞLIKLI AİLE YAPISI İÇİN BUNLAR ŞART
OECD ülkeleri arasında ömürlerinde en az bir kez eşinden fiziksel veya duygusal şiddet gören kadın oranında Türkiye’nin yüzde 38 ile ilk sırada yer aldığına dikkat çekilen gerekçede, “Pek çok araştırma ve veri, pandemi döneminde ev içi şiddet vakalarının Türkiye’de de arttığını ortaya koymaktadır. Dünyada da durum Türkiye’den farklı değildir. COVİD-19 salgını nedeniyle yaşanan tecrit döneminde zirve yapan aile içi şiddet vakalarının önüne geçebilmek için çeşitli ülkeler pek çok önlem ve uygulamayı hayata geçirmiştir. Bu örneklerden biri Çin’de yaşanmıştır. Çin hükümeti, evlenecek çiftlere birbirlerinin şiddet sabıkası olup olmadığını görmelerini sağlayan uygulamayı pilot bir bölgede başlatmıştır” denildi. Türkiye’nin de taraf olduğu İstanbul Sözleşmesi’nin devletlere yüklediği sorumluluk ve ödevler arasında “veri toplama ve araştırma” yükümlülüğü bulunduğuna da dikkat çekilen gerekçede, “Bu çerçevede ülkemizde de evlilik için başvuran çiftlerin birbirlerinin şiddet geçmişini bilmeleri sağlıklı aile yapılarının oluşmasına hizmet edecektir” ifadeleri kullanıldı.