Güncelleme Tarihi:
Hıristiyan Birlik Partisi’nin 55 yaşındaki lideri Merkel ve ülkesi Almanya, Avrupa’nın en büyük ekonomisi olmanın cefasını çekecek gibi görünüyor.
BusinessWeek dergisinde yayımlanan bir analizde bugüne kadar kıta ekonomisine destek sağlamak için Avrupa Birliği’ne (AB) milyarlarca euro aktaran Almanya’nın şimdi de Yunanistan’ı default, yani ülke borcunu ödeyememe sorundan kurtaracak tek ülke olarak gösterildiği belirtildi.
Derginin editörlerinden Peter Coy tarafından kaleme alınan yazıda, Avrupa’nın sorunlarına çözüm bulacak tek ismin Merkel olduğuna inanıldığının altı çizildi.
Münih merkezli finansal danışmanlık şirketi Roland Berger Strategy’nin kurucusu ve aynı zamanda Merkel’in danışmanı olan Roland Berger, “Avrupa’da güç konusunda onunla [Merkel] ile aynı kefeye konacak kimse yok” dedi.
SERT VE İNATÇI
Henüz Yunanistan’ın borç yükünden nasıl kurtarılacağına yönelik net bir yöntem belirlenmiş değil. Ancak Merkel, Atina hükümeti belini doğrultup, bütçe açığını azaltmadığı sürece, Almanya’nın Yunanistan’a finansal destek sağlamayacağını belirtti. Alman vatandaşlarının da açıklanan son anket sonuçlarında, başbakanın bu tavrını savundukları görüldü.
Alman iş dünyası da, Merkel’den euroda istikrarı sağlamasını ve para birimine olan güvene zarar verecek herhangi yüklü kurtarma planı ya da kredilere karşı çıkmasını istiyor. Deutsche Bank CEO’su Josef Ackermann, “Euro güçlü bir para birliği olduğu için Alman halkı kendi para biriminden vazgeçti” dedi.
NASIL KURTARACAK
Peter Coy, Merkel, Almanya’nın eski başbakanlarından Helmut Kohl’un Berlin Duvarı’nın yıkılmasının ardından Doğu Almanya ile Batı Almanya’yı aynı ekonomik düzeye çıkarmak için uyguladığı yönteme başvurabileceğine dikkat çekti. Kohl, komünist düzen yüzünden geri kalmış bir ekonomiye sahip Doğu Almanya’yı kurtarmak için trilyonlarca dolar harcamıştı.
Merkel ise Yunanistan başta olmak üzere Avrupa’nın güneyindeki diğer ülkeleri kurtarmak için bu kadar büyük harcamalar yapmak zorunda kalmayacak.
Fransız bankası BNP Paribas’ın yayınladığı son rapora göre, AB 400 milyar dolarlık potansiyel yardım ile, piyasalardaki kamu borcu endişelerini dindirebilir. Bu paranın hepsini Almanya vermeyecek olsa da bir kurtarmanın gerçekleşmesi durumunda, aslan payı Merkel’e düşecek.
ÇAKIŞAN ÇIKARLAR
Yazıda, zengin, ihracata bağımlı Almanya ile borç yükü altındaki ülkeler arasındaki ticari ilişkilerin de dikkate alınması gerektiği belirtildi. Yunanistan olmasa bile, İspanya, Portekiz, İrlanda ve hatta İtalya, Almanya’nın mallarını alıp, kredilerini kullanıp, Alman şirketlerin fabrikalarına ev sahipliği yapıyor.
Bu yüzden bu ülkelerdeki mali sorunlar çözülmezse, euro bölgesinin genelinde daha ciddi bir sıkıntı baş gösterebilir.
Uzmanlar ise, Almanya’nın ticaret ortaklarındaki sıkıntıları azaltmak için daha fazla kredi vermesi, bu ülkelerin mallarını daha fazla satın alması ya da doğrudan yardımlarını artırması gerektiğini düşünüyor.
Washington’daki Peterson Institıue for International Economics öğretim üyesi Adam S. Posen, “Almanya’nın kendi çıkarı için sahip olduğu zenginliği diğerleriyle de paylaşması gerekiyor” dedi.
MERKEL GÖNÜLSÜZ
Avrupa’yı bu sorundan kurtarmak, Almanya’yı ülkenin kendi bütçesinden daha fazla harcama yapmaya zorlayacak. Merkel hükümeti bu yılki bütçe açığının gayri safi yurtiçi hasılanın (GSYİH) yüzde 5.5’ine denk gelmesini bekliyor. Bu rakam, euro bölgesi için belirlenen yüzde 3 sınırının oldukça üzerinde.
Yazıda Almanya ekonomisinin bütün sıkıntıların üstesinden gelecek güçte olsa bile Merkel’in sorumluluk almak istemiyor gibi göründüğü belirtildi. Ancak başbakanın kurtarma senaryosunda başrolün Almanya'ya verilmesini kabul etmesi durumunda, bu görevi Alman vatandaşlarını, çıkarlarının korunacağına ikna ederek kabul edecek.