Güncelleme Tarihi:
Sanık subaylarla irtibat kurdukları ve bilgi aktarımında bulundukları iddia edilen şüpheli 15 eskort kadın ise 2.5 yıldır yakalanamadı. İşte, dava dosyasındaki hayat kadınlarının ‘büyük kaçışının’ öyküsü...
‘Casusluk’ soruşturması, 2010’un Ağustos ayında ‘haleizmirhale@hotmail.com’ adlı mail adresinden İzmir Emniyet Müdürlüğü’ne gelen bir ihbarla başladı. İhbarda, şebekenin fuhuş ve insan ticareti yaptığı iddia edildi. İzmir polisinin 2 yıl boyunca yaptığı soruşturma sonunda ise ‘aralarında eskort kızların ve rütbeli askerlerin de bulunduğu bir şebekenin TSK’ya ait kozmik bilgileri arşivlediği, bir nevi casusluk faaliyeti yürüttüğü’ iddiası ortaya çıktı. 2012’nin Mayıs ayında Türkiye’yi sarsan operasyonlar başladı. Aralarında şu anda Donanma Komutanı olan Koramiral Veysel Kösele’nin de bulunduğu subaylar tutuklandı. Büyük çoğunluğunu muvazzaf subayların oluşturduğu 357 kişi sanık oldu. 6 Ocak 2013’te iddianameyi tamamlayan İzmir Cumhuriyet Savcısı Zafer Kılınç, 357 sanığın ömür boyu hapisle cezalandırılmalarını istedi. İddianamenin 1320 ile 1323’üncü sayfalarında ise bir detay saklıydı. Sanıklarla irtibatlı olduğu, belge ve bilgi alışverişlerine aracılık ettikleri iddiasıyla ‘şüpheli’ konumunda olan 15 eskort kadın yakalanamamıştı. İddianamede eskort kadınların sanık subaylarla telefon irtibatları HTS raporları ile ortaya koyulmuştu. Yargılanan subaylar ise bu kadınları tanımadıklarını iddia ediyorlardı.
SIRRA KADEM BASTILAR
Şüpheli konumundaki Günseli Ünsal, Ferit Yuvarlak, Dilek Öztürk, Gülşen Mert, Neslihan Tuncer, Ayşe Çuhadar, Svetlana Karayeva, Tuğba Bilir, Narmina Gayret, Nuruş Usta, Yeliz Erçek, Lesya Volynch, Şerife Baş, Rüya Gülen, Ganime Demiriş ise 2.5 yıldır sırra kadem bastı. Avukat Mahir Işıkay müvekkili Aziz Murat Değirmencioğlu ile irtibatlı olduğu iddia edilen eskort kadınlardan Neslihan Tuncer’in izini sürdü. 2.5 yıl boyunca mahkemede bu eskort kadınların yakalanmasını, mahkemeye getirilmesini istedi. Sonuç alamadı. Dosyada Neslihan Tuncer’e ait olduğu belirtilen telefonları kendisi araştırdı. Dedektif gibi iz sürdü. Kendi iddiasına göre ise Neslihan Tuncer’i Şişli’de buldu. Avukat Işıkay’a göre, Tuncer soruşturma başladığı sırada kısa bir süre ortadan kaybolmuş sonrasında tekrar Şişli’deki evine geri dönmüştü. Tuncer’in İstanbul sokaklarında eskortluğa devam ettiğini ileri süren Işıkay, şunları söyledi: “İnsanlar yargılanıyorlar, tutuklandılar, esir kaldılar, itibarsızlaştırıldılar, onurları ayaklar altına alındı. Yetmedi mesleklerinden, yıllarca emek verdikleri TSK’dan uzaklaştırıldılar. Müvekkillerimle birlikte gerçeklerin ortaya çıkması için mücadele ettik. Sanıklarla irtibatlı olduğu iddia edilen bu kadınların yakalanmasını istedik. Ama birileri bu kişileri aramadı, bulmadı, getiremedi mahkemeye. Yüzlerce sanık-mağdur bu kişilerle yüzleşmek, kendilerini tanıyıp tanımadıklarının mahkeme huzurunda ortaya çıkmasını istiyorlar. Gerçeklerin ortaya çıkmasını istiyorlar. Ama dinleyen kim.”