Güncelleme Tarihi:
Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, 2003 yılında yürüyüş sırasında 'Ordu Göreve' yazılı bir pankartın açıldığı şeklindeki iddiaları sorması üzerine sanık Gürüz, "O yürüyüşü 2003 yılı Ekim ayında Ankara Üniversitesi ve Atatürkçü Düşünce Derneği ortaklaşa düzenlemişti. Benim de başka toplantılarım vardı. O dönem Ankara Üniversitesi Rektörü olan Nusret Aras'ın ısrarları üzerine yürüyüşe katıldım. Arkamda pankart açılmış, haberim yok. O pankartı açanlar yargılanmış, beraat etmişler. Pankartı açanlar Türk Solu diye bir derginin etrafında toplanan bir grupmuş. Benim aleyhime yazılarda yazdılar. Benim pankart ile ilgim, bilgim yok" dedi.
GÜRÜZ, BALBAY'IN SORULARINI CEVAPLADI
CHP İzmir Milletvekili tutuklu sanık Mustafa Balbay da sanık Kemal Gürüz'e soru sormak istediğini belirterek söz aldı. Balbay," İddianamede benim sizinle 8 defa görüştüğüm söyleniyor. Ben sizinde 8 defa görüştüm mü?" diye sorması üzerine sanık Gürüz, "Görüşmedin" dedi. Sanık Gürüz, "Cumhuriyet Gazetesi'nden eğitim muhabirleri eğitimle ilgili fikirlerime başvururlardı. Ben de onlara dönüş yaparak gazeteyi cevaben arardım. Sizi bir kez aradım. Ancak 8 görüşme gerçekleşmedi, ayrıca Balbay ile başka yerlerde görüşmedim" diye konuştu. Sanık Balbay,"Cumhuriyet Gazetesi'nin Ankara bürosunun telefonu iddianamede benim üzerime gösterilmiş. Santral görüşmelerini benim üzerime yazmışlar" diye konuştu.
"HATIRLAMIYORUM"
Tutuklu sanıklardan Fatih Hilmioğlu, 2000 yılında Malatya Üniversitesi'ne rektör olarak atandığını belirterek, 2000 yılından önce sizinle tanışıklığım var mıydı?' diye sordu. Sanık Gürüz ise "Hatırlamıyorum" dedi. Sanık Hilmioğlu, "Yüz yüze gelmişliğimiz var mı sizinle?" diye sorması üzerine sanık Gürüz, "Zannetmiyorum. Bir irtibatımız yok" şeklinde konuştu.
"BANA DA MANTIKLI GELMİYOR"
Fatih Hilmioğlu'nun, "Rektör olduğum 2000-2003 yılları arasında sizinle rektörlük dışında bir irtibatımız ilişkimiz oldu mu?" şeklindeki sorusuna sanık Gürüz, "Hayır olmadı" diye cevap verdi. Fatih Hilmioğlu, "İddianameye göre sizinle benim yapmış olduğum telefon tapeleri var. Telefon konuşmalarında bir takım rektör adaylarının seçilmesinin engellendiği iddiası var. Siz beni arayarak bir rektör adayı hakkında fikrimi sordunuz mu ya da ben bir rektörü size karaladım mı? diye sordu. Sanık Gürüz ise, 'Hayır' diye cevap verdi. Sanık Hilmioğlu, "İddianameye göre sizine 98 defa görüştüğümüz iddia ediliyor. Biz görüşmüş olabilir miyiz? diye sorması üzerine sanık Gürüz, " Bana da mantıklı gelmiyor. yanlış bir şeyde söylemek istemiyorum. Ben ayrıca iddia edilen tarihlerinde yurtdışında bilim ve teknikle ilgili toplantılara katıldım" diye konuştu.
"ISRARLI DAVETLERİ KIRAMADIĞIM İÇİN YÜRÜYÜŞE KATILDIM"
Sanık Hilmioğlu, Jandarma Genel Komutanlığında bazı rektörlerin katıldığı yemekli toplantıda, 25 Ekim 2003 tarihindeki söz konusu yürüyüş kararının alındığının iddia edildiğini anımsatması üzerine sanık Gürüz, Jandarma Genel Komutanlığındaki toplantıdan haberim yok. Israrlı davetleri kıramadığım için yürüyüşe gittim. Gösteri ve yürüyüşlere katılmaktan haz etmem" diye cevap verdi. Sanık Gürüz, Nusret Aras'ın Rektörler Komitesi toplantısında bütün rektörleri bu yürüyüşe davet ettiğini belirterek, "Bu yürüyüşle YÖK'ün alakası yoktur. Rektörler Komitesinde, rektörler neyi uygun görüyorlarsa onu söylerler, faaliyetlerini bildirirler" diye konuştu. Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, Nusret Aras'ın davetinin öncesinde ve sonrasında Jandarma Genel Komutanlığındaki toplantaya katılıp katılmadığını, tutuksuz sanık emekli Orgeneral Şener Eruygur ile görüşüp görüşmediğini sordu. Sanık Gürüz de, bu toplantıdan iddianame çıktıktan sonra haberdar olduğunu anlatarak, diyalog grubu, iktidar hareketi ve kırklar meclisini de duymadığını belirtti.
GÜRÜZ: "HABERAL İYİ BİR İNSANDIR"
Mahkeme Başkanı Özese, tutuklu sanıklardan CHP Zonguldak Milletvekili Mehmet Haberal'ı tanıyıp tanımadığını sorması üzerine sanık Gürüz, "Haberal'ı Başkent Üniversitesi Rektörü olarak tanırım. İyi bir insandır. Haberal ile görüşlerimiz taban taban zıttır. Aramızda zaman zaman münakaşalar olurdu. Kendisinin farklı görüşleri vardı. Çok yakın dostluğum yoktu. Kendisini şükranla yad ederim" dedi.