Eski RP'li Çelik tutuklandı
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Ocak 12, 2001 00:00
Kapatılan RP'nin eski milletvekillerinden İbrahim Halil Çelik, ''Atatürk'ün manevi hatırasına hakaret ettiği'' gerekçesiyle yargılandığı davadaki gıyabi tutuklama kararı vicahiye çevrilerek tutuklandı.
Çelik, sabah saatlerinde Ankara Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi ekiplerince Ankara Adliye Sarayı'na getirilerek, Adli Tabiplik'te sağlık kontrolünden geçirildi.
Çelik, daha sonra İnfaz Savcısı Halil Yeniçıkan tarafından sorgulandı. Yeniçıkan, Çelik'in Siirt asliye ceza mahkemesinde ''Atatürk'ün manevi hatırasına alenen hakeret ettiği'' gerekçesiyle 1998 yılında açılan davada yargılandığı ve hakkında gıyabi tutuklama kararının bulunduğu dosyayı hazırlayarak, Çelik'i, nöbetçi 11. Sulh Ceza Mahkemesi'ne sevketti.
Yargıç Güven Özkan, Çelik'e, Siirt Asliye Ceza Mahkemesi'nin ''Atatürk'ün manevi hatırasına alenen hakaret ettiği'' gerekçesiyle Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun ''sanığın kaçma ihtimalinin bulunması'' hükmünü düzenleyen 104. maddesine göre Siirt Sulh Ceza Mahkemesi'nin hakkında gıyabi tutuklama kararı verdiğini hatırlattı.
Çelik, ifadesinde, aradan uzun zaman geçtiği için konuşmanın içeriğini hatırlayamadığını belirterek, bu tür bir suç işlemesinin mümkün olmadığını ifade etti.
Avukat Felekoğlu da, o dönemde birçok ilde konuşma yapan müvekkilinin konuşmalarında Atatürk'ün manevi şahsiyetine hakaret etme kastının bulunmadığını kaydetti. Bu tür davaların, 4616 sayılı Şartla Salıverilme, Dava ve Cezaların Ertelenmesine Dair Yasa kapsamına girdiği için ertelendiğini öne süren Felekoğlu, gıyabi tutuklama kararının kaldırılmasını istedi.
Yargıç Özkan, ifadesi alındığından, itiraz yolu açık olmak üzere, Çelik hakkında verilen gıyabi tutuklama kararının vicahiye çevrilerek tutuklanmasına karar verdi. Çelik'in avukatı Felekoğlu, karara itiraz edeceklerini söyledi.
Çelik, sabah saatlerinde Ankara Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi ekiplerince Ankara Adliye Sarayı'na getirilerek, Adli Tabiplik'te sağlık kontrolünden geçirildi.
Çelik, daha sonra İnfaz Savcısı Halil Yeniçıkan tarafından sorgulandı. Yeniçıkan, Çelik'in Siirt asliye ceza mahkemesinde ''Atatürk'ün manevi hatırasına alenen hakeret ettiği'' gerekçesiyle 1998 yılında açılan davada yargılandığı ve hakkında gıyabi tutuklama kararının bulunduğu dosyayı hazırlayarak, Çelik'i, nöbetçi 11. Sulh Ceza Mahkemesi'ne sevketti.
Yargıç Güven Özkan, Çelik'e, Siirt Asliye Ceza Mahkemesi'nin ''Atatürk'ün manevi hatırasına alenen hakaret ettiği'' gerekçesiyle Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun ''sanığın kaçma ihtimalinin bulunması'' hükmünü düzenleyen 104. maddesine göre Siirt Sulh Ceza Mahkemesi'nin hakkında gıyabi tutuklama kararı verdiğini hatırlattı.
Çelik, ifadesinde, aradan uzun zaman geçtiği için konuşmanın içeriğini hatırlayamadığını belirterek, bu tür bir suç işlemesinin mümkün olmadığını ifade etti.
Avukat Felekoğlu da, o dönemde birçok ilde konuşma yapan müvekkilinin konuşmalarında Atatürk'ün manevi şahsiyetine hakaret etme kastının bulunmadığını kaydetti. Bu tür davaların, 4616 sayılı Şartla Salıverilme, Dava ve Cezaların Ertelenmesine Dair Yasa kapsamına girdiği için ertelendiğini öne süren Felekoğlu, gıyabi tutuklama kararının kaldırılmasını istedi.
Yargıç Özkan, ifadesi alındığından, itiraz yolu açık olmak üzere, Çelik hakkında verilen gıyabi tutuklama kararının vicahiye çevrilerek tutuklanmasına karar verdi. Çelik'in avukatı Felekoğlu, karara itiraz edeceklerini söyledi.