| İstanbul Adalet Sarayı’ndan sonra Bakırköy Adliyesi’ne götürülen Ercan Vuralhan’ın, "karşılıksız çek vermek" suçundan aldığı ve kesinleşmiş 1 yıl hapis cezasının, 4616 sayılı Şartla Salıverilmeye, Ceza ve Davaların Ertelenmesine Dair Kanun kapsamında ertelendiği anlaşıldı. Daha sonra tekrar İstanbul Adalet Sarayı’na götürülen Vuralhan, buraya faksla ulaştırılan İstanbul dışındaki 2 ayrı gıyabi tutukluluğuna ilişkin talimatla ifade verdi. İfadesinin alınmasının ardından gıyabi tutuklulukları kaldırılan Vuralhan, daha sonra Kadıköy Adliyesi’ne götürüldü. Burada da, hakkında "Karşılıksız çek vermek" ve "Dolandırıcılık" suçlarından açılan davalar kapsamında gıyabi tutuklulukları bulunan Vuralhan’ın ifadesine başvuruldu. Gıyabi tutuklulukları kalkan Ercan Vuralhan, daha sonra İstanbul Mali Şube Müdürlüğü’ne teslim edildi. Milli Savunma eski Bakanı Ercan Vuralhan'ın 1 Aralık 1992 tarihinde ANAP'tan istifa ettiği ve partiyle hiçbir bağının kalmadığı bildirildi.
ANAP Genel Merkezi'nden yapılan yazılı açıklamada Vuralhan'ın ''eski ANAP'lı'' gibi ibarelerle anılmasının ''Anavatan ailesini rencide ettiği'' ifade edildi. Açıklamada şöyle denildi:
''ANAP'ta barınamayanların, barındırılmayanların veya ANAP'ı hedefleri için uygun bir araç olarak görmeyenlerin, haklarında herhangi bir iddia gündeme geldiğinde ANAP unvanıyla birlikte anılması, partimiz açısından kabul edilemez bir çarpıklıktır.
Bu çerçevede; Sayın Ercan Vuralhan'la ilgili son günlerde gündeme gelen iddia ve açıklamalarda da partimizin ismi sıkça gündeme getirilmekte ve 'eski ANAP'lı' şeklinde ibarelere yer verilmektedir. Sayın Vuralhan, 1 Aralık 1992 tarihinde partimizden istifa etmiş ve partimizle hiçbir bağı kalmamıştır.
Bu açık gerçeklere rağmen, sanki ANAP'ın bir mensubuymuş gibi bazıisimlerin ısrarla gündeme getirilmesi, kamuoyuna bu şekilde takdim edilmesi ve kurumların, bazı isimlerin kişisel hatalarından dolayı töhmet altında bırakılması, vicdani, mantıklı ve objektif bir yaklaşım değildir.'' |
