Güncelleme Tarihi:
Güler’in geçen hafta ifade verdiği komisyonda Başkan ve milletvekilleri, Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) uzmanlarınca, mal beyanları, banka hareketleri ve tapu kayıtlarından çıkarılan servet analizine göre sorular yönelttiler. Buna göre Güler ailesinin malvarlığı hareketleri şöyle:
Muammer Güler: 1990’dan beri edindiği daire, kooperatif ve yazlık olarak 8 konut, 1 arsa olmak üzere 10 taşınmaz. Bakan olduğunda banka hesaplarında 21 Şubat 2013’te 1 milyon 873 bin 788 lira, bakanlıktan ayrıldığında 24 Ocak 2014’te 2 milyon 224 bin lira. Halkbank’ta 3 Mart 2013 itibariyle eşi, oğlu ve kızı adına ortak hesapta 233 bin lira.
EŞİ EMEKLİ ÖĞRETMEN
1.500 lira emekli aylığı aldığını beyan ettiği emekli öğretmen eşinin 29 Mayıs 2013 tarihinde aldığı 2013 model Hyundai ix35 2.0 dizel marka cip 58 bin lira beyan edildi.
Kızı Burcu Güler: (Kızının 7 yıldan beri THY Hukuk Müşavirliği’nde avukat olarak çalıştığını, aylık 5 bin lira ücret aldığını beyan etti) 2010 ve 2011’de İstanbul’da iki daire. Esenyurt’takinin tapu harç bedeli 34 bin lira. Diğeri Şişli bölgesinde 270 bin lira. Ayrıca bankada 31 Aralık 2013 itibariyle 915 bin lira.
RAHMETLİ ANNEMİN EVİ
Çocuklarının mal varlıklarına ilişkin soruları yanıtlamakta zorlanan Güler, oğlunun danışmanlık şirketinin ne iş yaptığını bilmediğini söyledi. Sorular karşısında iyice bunalan Güler, bir ara oğlunun üzerindeki bir ev için, “Rahmetli annemin halen oturmakta olduğu evdir” dedi.
EVDEKİ PARANIN İZAHI
Muammer Güler, evdeki paranın 2006’da 40 taksitle 260 bin liraya alınan evin 2013’te 1 milyon 650 bin liraya satışı karşılığında protokolle alınan miktar olduğunu söyledi. Güler ayrıca, “annemin amcasının oğlunun oğludur” diye tanıttığı ve Reza Zarrab’ın yanında çalışan Rüçhan Bayar’a oğlunun 4 yıl önce verdiği 1 milyon 400 bin liranın “nemalanarak” 2 milyon 50 bin dolara ulaştığını belirtti. Köylü, “Onu öyle izah ediyorsunuz, peki” derken, bir milletvekili “Daha çalışma hayatının başında oğlunuz bu parayı nereden getirmiştir sizce? Siz bürokratsınız, hanımefendi de öğretmen. O rakam o tarihlerde nasıl bir araya geldi?” diye sordu.
Güler şu yanıtı verdi:
“Benim bu konuda size verecek bilgim yok. Yaptığı işlerdeki kazançlarını banka dışında değerlendirmiş olabilir. 2007’ye kadar yurtdışında, yurtiçinde değişik işler yaptı, oradan kazandığı kazançlar olabilir.”
HELVACI KAĞIDI İLE SATIŞ MI OLUR
Bir milletvekili de “Bedeli 1 milyon 650 bin olan bir evrak için hukuken ‘helvacı kağıdı’ dediğimiz bir kağıt üzerinde mi satış protokolü imzalanır?” diye sordu. Güler, “E daha daire teslim edilmemiş ki, onu satın alan kişinin düşünmesi lazım. Ya hayatta itimat diye bir şey var yani” yanıtını verdi.
ARACIN FİYAT FARKI VE ORTAK HESAP
Köylü, geçen yıl satın alınan iki lüks araçla ilgili “58 bin lira beyanda bulunmuşsunuz. Bu arabanın şimdiki fiyatı 133 bin liraymış. O zaman 120 bin lira civarında olabilir. Önemli fiyat farkı var. Ayrıca 6 ay sonra beyanda bulunmuşsunuz, normalde 1 ay sonra bulunmanız gerekirdi” dedi. Köylü ayrıca ortak hesap için “Siz bunu beyanda bulunmamışsınız. Onun bir izahını istiyoruz biz de, nedir, neyin nesidir? Bunun mahiyeti nedir?” diye sordu. “Belki oğlum tarafından açıldıysa onu bilmiyorum” diyen Güler, araçların faturalarını da bulup komisyona gönderme sözü verdi.
BUNU BİZE İZAH EDİN
“Kızınız Türk Hava Yollarında çalışıyor. Ne kadar ücret alıyor?” sorusuna karşı Güler “5 bin lira civarında. 6-7 seneden beri çalışıyor. Benim bakanlık dönemimle ilgili bir soruşturma yapılmıyor mu şu anda? Mal varlığım da inceleme konusu önergenizde var mı?” dedi. Köylü ise “İsterseniz siz buna cevap vermeyebilirsiniz, mecbur değilsiniz. Bakın ben size ne diyorum; dersiniz ki; ben ona cevap vermiyorum, o beni ilgilendirmiyor” dedi. Daha sonra Burcu Güler’in dairelerinin değeri ve Barış Güler’in tarlalarını sıralayan Köylü, “Bunun bize izahı lazım. Siz bize bunları bir izah edin” dedi.
KOMŞUYLA GAYRİMENKUL İŞİ
Güler ise “Gayrimenkul işi yapıyorlar bizim bir komşumuzla beraber. Alıyorlar, satıyorlar. Bunlar parça parça gayrimenkul işleri yapıldığı için alınmıştır. Zaten tarla niteliğinde olduğu için öyle alış bedeli yüksek değil” dedi. Köylü “Neyse artık bakarız ona” demekle yetindi.
VERGİSİNİ BİLMİYORUM
CHP İzmir Milletvekili Erdal Aksünger, “Oğlunuzun danışmanlık şirketi ne iş yapıyor?” sorusuna Güler “Ben bilmiyorum efendim. Bu yasaya aykırı bir iş mi?” karşılığını verdi. Diyalog yanıt alınamadan uzayınca Komisyon Başkanı “Ne iş yaptığını bilmiyorum dedi, geçelim” diye sonlandırmak istedi. Aksünger’in “Abes bir soru mu?” sözlerine Başkan “Hayır zorlamanın manası yok” karşılığını verdi. Bunun üzerine AK Parti Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç “Danışmanlık hizmetiyle ilgili Maliye’ye gelir vergisi beyannamesi vermiş midir?” diye sordu. Güler, “Bu konuda bilgim yok. Araştırmadım doğrusu” dedi. Güler, oğlunun 15 ayrı cep telefonunda 15 ayrı SMS kartı kullanmasıyla ilgili de “Belki avukatlara dağıtılmak üzere şirketin telefonlarıdır” yanıtını verdi.
MİT OLUMSUZ DESE VATANDAŞLIĞI İMZALAMAZDIM
Güler, komisyonda Reza Zarrab’ın akrabalarından Muhammed Zarrab, Hüseyin Zarrab, Ahad Khabbaztamımı ve Mohammad Reza ve ailelerinin Türk vatandaşlığına istisnai kabul edilmesiyle ilgili kararları imzaladığını, Zarrab aleyhine çıkması olası haberle ilgili gazete yöneticisini de aradığını kabul etti. Güler, “Vatandaşlık talepleri ilgili makamlarca inceletilmiş ve mevzuatta öngörülen şartları taşımaları nedeniyle Bakanlar Kurulu’na sunulmak üzere tarafımdan imzalanmıştır, bu bir ara işlem niteliğindedir. Yani adamın MİT tahkikatı olumlu değilse onun benim referansımla da olsa zaten işleme girmesi mümkün değildir” dedi.
MEKTUBU OKUDU, İMZAYI HATIRLAMADI
Güler, Zarrab için Çin’de bir bankaya gönderdiği referans mektubuyla ilgili “Kesinlikle resmi bir evrak niteliğinde değildir. Bir sonuç doğurmaya elverişli belgelerden de değildir. Bu mektup nedeniyle cezai sorumluluğumdan bahsedilmesi mümkün değildir” dedi. Mektubun içeriğini okuyan Güler, “Bakan olarak imzaladınız mı?” sorusunu ise yanıtsız bıraktı. Sorunun ısrarla yinelenmesi karşısında Güler, “Efendim hatırlamıyorum. Ben içeriğini söyledim. İçeriğinde ne yazdığı bellidir” dedi.
CANIM… SÜRDÜRECEĞİM O P..Gİ YANITLARI
Güler’e, Zarrab’la tapelere giren konuşmalarındaki “Canım benim. Sağol, var ol canım. Sürdüreceğim o p…gi” sözleri de soruldu. Milletvekili, “Birtakım küfürlü konuşmalar vesaire bu adamla ciddi bir yakınlığınız olduğu anlaşılıyor” diye anımsatınca Güler şunları söyledi:
“Tanıdığınız Türkiye’de otel yapabilecek birisi varsa ben yasal çerçevedeki işlerini takip etmek için onun önüne düşmeye de varım efendim. Evet samimiyetimiz olabilir. Yani şimdi siz tanıdığınız bir kişiyle her an her saat görüşürken belli bir kalıp içerisinde, bir format içerisinde mi görüşüyorsunuz? İnsanın iyi zamanı olur, kötü zamanı olur. Rıza Zarrab’ın avukatı değilim ama şu anda hakkındaki iddialar nedeniyle takipsizlik kararı verilmiş kişidir. Onun hakkında başka bir iddiası olan varsa onu da ayrıca öne sürer ama şu andaki görünen durumda kendisine herhangi bir suçtan bir tespit yapılmamıştır.”
ÜÇ GEREKÇE: KUŞKU SANIK LEHİNE, TAPELER DELİL OLAMAZ, RÜŞVET KARŞILAŞMA SUÇU
Muammer Güler, komisyonda bir yandan tapelerin “montajlı, cımbızlı” olduğunu söylerken, diğer yandan “etrafının sarıldığını, çevresindeki herkesin bir gerekçeyle takip edilip kayda alındığını” söyledi. Tapelerin kanunsuz olduğu, “kuşkunun sanık lehine uygulanması” ve “rüşvetin karşılaşma suçu olması” gerekçesiyle Yüce Divan’a gönderilmemesini talep eden Güler, Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun “Yasadışı elde edilen dinlemelere ait kayıtların soruşturma ve davada kullanılmayacağı” kararı nedeniyle tapelerin “derhal dosyadan çıkarılmasını” talep etti. Güler şunları söyledi:
KAMU KAYNAĞI ALMADIM
“Kamunun hiçbir kaynağı haksız menfaat olarak şahsıma geçmemiştir. Kamunun hangi kaynağına göz dikilmiştir? Kamu kaynağı ve hangi yetimin hakkı tarafımdan mal edilmiştir? Öğretide rüşvet suçu bir karşılaşma suçudur. Yani rüşvet verdiği ve rüşvete aracılık ettiği iddia edilen kişiler hakkında takipsizlik kararı verildiğine göre rüşvet alındığı iddiası da tamamen hukuken ortadan kalkmış olmaktadır. Kuşkudan sanık yararlanır ilkesi gözetilerek hakkımda Yüce Divan’a sevkime karar verilmemesini takdir ve tasviplerinize arz ediyorum.”