Eşine kızıp, kayınpederinin evini ateşe verdi
Güncelleme Tarihi:
ERZURUM'da ayrı yaşadığı eşi Ö.Ö.'nun (37) oğluna aldığı kıyafeti yakıp, video çekerek kendisine atmasına sinirlenen S.Ö. (43), kayınvalidesi ve kayınpederinin evininin ön cephesini benzin dökerek ateşe verdi. Bir ay cezaevinde kaldıktan sonra tahliye edilen S.Ö. hakkında 20 yıla kadar hapis cezası istemiyle açılan dava, 1'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülmeye başlandı. S.Ö., eşi ile barıştıklarını ve çok mutlu olduğunu söylerken, kayınvalide M.H. ise, "Damadımdan şikâyetçi değilim" dedi.
Olay, 16 Mart günü saat 23.30 sıralarında Uzundere ilçesine bağlı Balıklı Mahallesi'nde meydana geldi. 15 yıllık evli olan S.Ö. ile eşi Ö.Ö., aralarındaki anlaşmazlık nedeniyle olay tarihinden 8 ay önce ayrı yaşamaya başladı.
Ebe olan Ö.Ö., kocasından uzak kalmak için tayinini başka bir kente aldırdı. Ö.Ö., ayrı yaşadığı eşinin çocukları için aldığı kıyafeti yakarak video çekti ve bunu da WhatsApp'tan ona gönderdi. Videoyu gören S.Ö., eşine, "Sen yaktın ben de yakacağım. Ben de yakayım gör sen" mesajı attı.
Arkadaşı K.G.'yi (38) yanına alan S.Ö., kayınvalidesi ve kayınpederinin yaşadığı 103 kilometre uzaklıktaki Uzundere ilçesine gitti.
Yolda akaryakıt istasyonundan bidonla benzin alan S.Ö., arkadaşıyla birlikte eşinin ailesinin evinin önünü ateşe verdi. S.Ö. eşini arayarak bir şey olmaması için ailesini uyarmasını istedi. Yangın mahalleli tarafından büyümeden kısa sürede söndürüldü.
Erzurum'a geri dönen S.Ö. ve arkadaşı K.G., polise giderek teslim oldu. İki arkadaş, 18 Mart günü tutuklanarak cezaevine kondu. Müstakil evde jandarma tarafından yapılan olay yeri incelemesinde, ahşap giriş kapısı, hol ve tuvaletin dumandan zarar gördüğünü rapor edildi.
Olay anında evde eşi M.H.'nin (64) olmadığını belirten Ö.Ö.'nün annesi M.H. (65), verdiği ilk ifadesinde, damadının daha kendilerine birçok yanlışının olduğunu, kapılarını kırıp zorla eve girdiğini söyledi.
Pencerenin demirli olması nedeniyle yangın anında dışarıya çıkamadığını, komşulardan yardım istediğini belirten M.H., damadı S.Ö.'den şikâyetçi oldu.
Yaklaşık 20 gün sonra yeniden savcılığa başvuran M.H., damadının beton üzerindeki alevleri ayaklarıyla söndürmeye çalıştığını, daha önce ifadesinde anlattıklarını S.Ö.'ye olan anlık nefretinden söylediğini aktararak bu kez şikâyetçi olmadı.
S.Ö. ve arkadaşı K.G., 15 Nisan günü tahliye edildi.
S.Ö. ve arkadaşı K.G. hakkında 'yangın, su baskını, tahrip, batırma veya bombalama ya da nükleer, biyolojik veya kimyasal silah kullanmak suretiyle kasten öldürmeye teşebbüs' suçundan 13 yıldan 20 yıla kadar hapis cezası istemiyle 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı.
Hazırlanan iddianamede, M.H.'nin kızı Ö.Ö.'nün ısrarı üzerine beyanını değiştirdiği ve şikâyetinden vazgeçtiği kanaatine varıldığına vurgu yapıldı.
Erzurum 1'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ilk celsede S.Ö. hazır bulunurken, diğer tutuksuz sanık K.G. katılmadı.
Eşinin ailesini öldürme kastı olmadığını savunan S.Ö., "Eşimin oğluma aldığım kıyafetleri yakıp fotoğrafını atması beni tahrik etti. Kimseyi öldürmek istemedim.
Kendim söndürmeye çalıştım. Her şey bir anda oldu. Eşimi arayıp durumu anlattım. Şimdi barıştık, çok mutluyuz" dedi.
Kayınvalide M.H. ise mahkeme başkanının "Şikâyetçi misin?" sorusuna, "İlk ifademde şuurum yerinde değildi. Ne söylediğimi bilmiyorum. Damadımdan gülden ağır laf işitmedim. Niye şikayetçi olayım, değilim" diye konuştu.
Tanık olarak dinlenen Ö.Ö. de eşi ile barıştıklarını, ailesine saygısızlığının olmadığını, S.Ö.'yü sinirlendirince olayların olduğunu aktardı.
Mahkeme heyeti, K.G.'nin ifadesinin alınması, eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.