Nesrin COŞKUN/İZMİR, (DHA)
Oluşturulma Tarihi: Kasım 27, 2007 13:15
İZMİR'de 8 aylık yeğeni Seray Ayhan'a karaciğerinden parça verip can olmak isteyen 31 yaşındaki Sema Yalçın, altı yıldır ayrı yaşayıp, bir türlü boşanamadığı, nakil için de muvafakat vermeyen eşi H.Ö'yü, “Boşanırsak ablam bize destek verecek” diyerek ikna etti.
Böylece eşinden boşanan, bir çocuk annesi Sema Yalçın yeğeni için ameliyat masasına yattı. Sema Yalçın, “Hem yeğenime can oldum, hem de onun sayesinde boşanıp, özgürlüğüme kavuştum” dedi. Minik Seray bu yıl Ege Üniversitesi Hastanesi'nde karaciğer nakli için ameliyata alınan 100'üncü hasta oldu.
Kadavradan bağışların yetersiz olması yüzünden karaciğer hastaları kurtuluşu canlı vericili nakillerde ararken, kendileri kadar donörlerinin de ilginç yaşam hikayeleri gündeme geliyor. Nitekim ablası Nilüfer Ayhan'ın küçük kızı Seray'a can aşısı olmak isteyen Sema Yalçın'ın, nakil masasına gidebilmek için mahkeme kapılarında mücadele verdiği ortaya çıktı.
Karaciğerinden bir parça verebilmesi için eşinin yazılı izni olması gerektiğini, ancak altı yıldır kendisiyle görüşmediğini belirten Yalçın, ilginç nakil öyküsünü şöyle anlattı:
“Boşanmak için altı yıldır uğraşıyorum. Ayrıldıktan sonra eşim Bursa'da yaşamaya başladı. Yıllarca duruşmalara da gelmedi. Kendisiyle görüşmüyorum. 15 yaşındaki oğlum Mehmet babasıyla telefonla konuşuyor. Nakil için izin gerekince boşanma davasına bakan hakime başvurdum. Hastanenin muvafakat istediğini söyledim. Ancak boşanmadığım için böyle bir izni mahkemenin vermesinin mümkün olmadığı söylendi. Bunun üzerine oğlum babasını arayıp benim yeğenime karaciğerimden parça vereceğimi söyledi. Ama o izin vermedi. Benden başka canlı vericisi olmayan yeğenimin hayatı tehlikedeydi. Bunun üzerine eşimin İzmir'e gelmesini sağladım. Bu nakilden sonra ablamın bize daha çok destek olacağını, bu destek için şartımın boşanmak olduğunu söyledim. O barışmak istiyordu, desteği duyunca boşanmayı kabul etti, hakim karşısına çıktı. Boşanınca onun muvafakatına gerek kalmadı. Yeğenime can olmak için böyle davranmak zorunda kaldım, bu sayede boşanabildim. Benim için yeğenimin hayatı herşeyin üstünde. Ben de bir anneyim. Ablamın 8 aydır çektiği acıyı biliyorum. O evladına can olmak istiyodu ama dokuları tutmadı. O görevi ben üstlendim, çünkü yeğenimi çok seviyorum.”
5 yaşındaki Sabire Nur adlı bir kızı daha bulunan Nilüfer Ayhan, “Seray 40 günlükken sarardı. Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde bir ay yattı. Doğuştan safrakesesi kanalları yokmuş” edi.
Nakil için Seray'ın Ege Üniversitesi Hastanesi'ne sevk etdildiğini belirten Nilüfer Ayhan, “4 aydır buradayız. Seray'ın biraz daha büyümesi beklendi. Yattığında 6 kiloydu şimdi 8 kilo olarak ameliyata giriyor. Benim dokularım tutmadı, eşim Zülfü Ayhan ise çok kilolu olduğu için nakle uygun bulunmadı. Kızkardeşim seve seve donör olmayı kabul etti. Teyze anne yarısı demekmiş, kardeşim bunu bir kez daha kanıtladı” diye konuştu.
100'ÜNCÜ VAKA
Öte yandan bu sabah teyze-yeğeni nakil ameliyatına alan Doç.Dr. Murat Kılıç, canlı vericilerde de evli ise eşlerinden muvafakat istediklerini belirtirken, Seray'ın bu yıl karaciğer nakli yaptıkları 100'üncü hastaları olduğunu söyledi.
Kadavradan bağışların yetersiz olması yüzünden pek çok hastanın bekleyemediğini ve canlı donöre başvurduklarını belirten Doç.Dr. Kılıç, “Bu yıl 100'üncü vakamızı gerçekleştirdik. Geçen yıl, yılsonunda ulaştığımız sayı buydu. Yıllık nakil sayımız giderek artıyor. Bu yıl sonuna kadar 120 vakaya ulaşacağımızı sanıyoruz. Canlı nakillerde Avrupa'da ilk, dünyada ilk üç merkezden biriyiz” diye konuştu.
Seray bebek ve teyze Sema Yalçın nakil için ameliyata alındı.