‘Eşim kendini Polat Alemdar sanabilir’

Dilekçeyi işleme alan Komisyon, konuyu Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’na (RTÜK) sordu. Kurtlar Vadisi Pusu dizisine 1 Haziran 2014-1 Mayıs 2019 tarihleri arasında 1060 bildirim geldiğini belirten RTÜK, bunlar arasında da şu örnekleri gösterdi:

‘BABAM ANNEMİ DÖVÜYOR’

- İnsanların psikolojisini bozuyor, istemiyoruz bu filmi, babam bunun hastası, küçük kardeşim bu filimden çok etkileniyor. Yeter, bizi bu ıstıraptan kurtarın. Babam bu film yüzünden annemi dövüyor, bizi dövüyor. Allah rızası için bu filmi kapatın. (Erkek/Lise/Öğrenci/Hatay/16-20)

- Bu dizinin içeriği yüzünden aile içi şiddet görüyorum. Eşim bu diziyi seyredecek diye zulüm yaşıyorum. Lütfen dizi yayından kalksın, eşim bu dizi yüzünden ailedeki herkesi dövmeye bağırmaya başlıyor. Eşim kendini Polat Alemdar sanmaya bile başlayabilir. Allah aşkına lütfen kaldırın şiddet içeren dizileri... (Kadın/Lise/Ev Hanımı/Ankara/36-40)

- Bahsi geçen dizinin fragmanında dahi 20’den fazla silah sıkılıp, dokuz kişinin öldüğü açıkça görülmektedir. Bir öğretmen adayı olarak çocuklara silahı, ölümü normalleştirip bilinçaltına işlendiğinden dolayı çocuklarımızın psikolojisi ve ilerideki hayatlarında şiddete meyilli hale geleceklerinden tedirginlik duyuyorum. Böyle diziler devam ettiği sürece şiddetin ve cinayetin önüne geçilemeyeceğini düşünmekteyim. (Kadın/Ön Lisans/Öğretmen/İstanbul/21-25).

KARAKTER YERİNE KOYUYOR

RTÜK, Meclis’e verdiği yanıtta diziyle ilgili şu analizi aktardı: “Yapılan bir araştırmaya göre dizinin bu kadar ilgi görmesinin bir nedeni de dizinin oluşturmuş olduğu katharsis (duygusal boşalım) durumudur. Çünkü insanlar kendilerini dizideki belli karakterler yerine koymaktadır. Dolayısıyla dizinin bir mafya dizisi olmasından ötürü sıkça şiddet sahnelerine yer verilmesi bazen izleyici tarafından şiddeti uygulayanın yerine kendisini koyması durumunu oluşturabilmektedir. Evde diziyi izleyen aile bireylerinin evdeki diğer insanlara şiddet uyguladığı belirtilmiştir. Genel olarak çocuk ve gençlerin buradaki karakterlerle özdeşim kurarak şiddete başvurabildikleri gözlemlenmiştir. Saldırganlığın, adeta başkalarıyla ilişkilerin yürütülmesinde kesinlikle onaylanabilir ve uygun bir teknik gibi gösterilmesi genç ve çocukların hatta bazen yetişkinlerin dahi şiddeti meşrulaştırarak bu şekilde tavırlar sergilemelerine neden olabilir.”