Oluşturulma Tarihi: Şubat 04, 2004 01:49
Türkiye'yi acılara boğan Zümrüt Apartmanı'nın altında da, üstünde de büyük dramlar yaşanıyor. Enkazdan gözünü alamayan bir kadın Bakan ve Vali'ye yalvarıyordu: ‘‘Ne olur onları kurtarın...’’ Eşi, iki çocuğu ve kız kardeşi enkazın altındaydı... Ve daha ne dramlar...
KONYA'da çok sayıda kişiye mezar olan Zümrüt Apartmanı'nda oturan Şenay Şahin, son anda alışveriş yapmak için evinden çıkınca kurtuldu; ancak enkaz altında eşi, iki çocuğu ve kızkardeşi kaldı. Şahin Ailesi, her bayramda olduğu gibi bu bayram da yakınlarını ziyaret etti. Akşama kadar ziyaretlerini sürdüren aile bir süre sonra, kendilerine mezar olacak 9'uncu kattaki dairelerine döndüler. Ancak bir süre sonra Şenay Şahin, alışveriş yapmak için yeniden dışarı çıktı. Yaklaşık 5 dakika sonra, binadan fazla uzaklaşmamışken, büyük bir gürültü duyunca deprem oluyor sandı. Geriye döndüğünde ise kısa bir süre önce çıktığı, canları gibi sevdiği eşi Ekrem, 2.5 yaşındaki oğlu Nevzat ve 8 yaşındaki kızı Estan ile kızkardeşi 18 yaşındaki Müberra Türkmen'in kaldığı apartmandan geriye 5 metre yüksekliğinde bir moloz yığını kaldığını gördü. Şoke olan Şenay Şahin çaresizce etrafı kaplayan toz duman arasında yakınlarına ulaşmak için çırpındı. Sabaha kadar kurtarma çalışmalarını güzünü kırpmadan umutla izledi, müjdeli
haber bekledi. Ancak beklediği haber bir türlü gelmedi. Kurtarma çalışmalarını yerinde izlemeye gelen Tarım ve Köyişleri Bakanı Sami Güçlü ile Vali Ahmet Kayhan'ı görünce bir kez daha umutlandı. Koşarak yanlarına gittiği bakan ve valiye, ‘‘Yavrularım içeride ne olur kurtarın. Lütfen yardım edin ailem burada’’ diyerek, enkazı gösterip yardım istedi. Elinde ailesinin fotoğrafı enkaz çevresinde sevdiklerinin bulunması için umutla bekleyen Şenay Şahin'i babası Mustafa Türkmen bile teselli edemedi.
CEP’TEN BULDULAR
Enkaz altından oğluyla cep telefonuyla konuşunca sağ olduğu belirlenen Sevim Bişirici köpeklerin de yardımıyla 16 saat sonra yaralı olarak bulunarak hastaneye kaldırıldı. Bişirici'nin yeri, kurtarma ekipleri tarafından çalan cep telefonunun sesi sayesinde belirlendi. Bacağında kırık bulunan Sevim Bişirici ile birlikte enkaz altında olduğu tespit edilen eşi Muzaffer Pişirici'ye ise hálá ulaşılamadı. Annesi Sevim'in 16 saat sonra enkaz altından sağ kurtarılmasının sevincini yaşayan ancak, babasının kurtarılmasını bekleyen Gökhan Bişirici, annesinin çökmeden önce evlerinde gizledikleri altın ve dövizleri alma fırsatı bulduğunu söyledi.
Bişirici şöyle dedi: ‘‘Annemle birlikte yanındaki evimizin bir odasında sakladığımız birikimlerimiz olan döviz ve altın takıları bana teslim ettiler. Annemle konuşamadım ancak, bunlar enaz 45 saniye uzaklıktaki bir diğer odadaydı. Demek ki annem çökmeden önce buraya gidip, bunları alma zamanı bulmuş. Bu nereden bakarsanız 45 saniyelik bir zaman gerektirir. Bina yıkılmadan önce tehlike belirtileri göstermiş demektir.’’
BİNA ÇATLAK DOLUYDU
Apartmanın birinci katında oturan Nesibe Tosun (25), sarsıntının ardından büyük bir gürültü duyduğunu belirtti. Kendisini dışarı attığı sırada binanın çöktüğünü belirten Tosun, ‘‘Annem, kardeşlerim göçük altında kaldı. Ne olduklarını bilmiyorum. Bina çatlaklarla doluydu. Altta tadilat yapıldığını duyduk. Ne olur ailemi kurtarsınlar’’ diye ağladı.
BERABER MAÇA GİDERİZ
Konyaspor altyapı sorumlusu Süleyman Güzel, arama kurtarma timleri ile birlikte gece boyu enkaz kaldırma çalışmalarına katılırken, 2.5 yaşındaki bir kız çocuğunun bilincinin açık kalarak, yaşamasında önemli rol oynadı. Arama-kurtarma eğitimi bulunan Güzel, enkaz kaldırma çalışmaları sırasında bir kadının kızını kurtarabilmek için kızı Sera'ya yaşam alanı bırakmak amacıyla kendisini feda ettiğini belirterek şöyle dedi: ‘‘Çöken enkaz, annenin ölümüne neden olmuştu. Annesi ölmeden önce küçük kızına yaşam alanı bırakmıştı. Küçük kızın yaşadığını anlayınca bilincini açık tutması için uzun süre konuşturdum. Kaburgalarında ayaklarında kırık vardı. Ona, 'Seni kurtaracağız, beraber maça gideceğiz' diyerek moral vermeye çalıştım. Bilinci yerindeydi. Moralini yüksek tutarak kurtarılmasının ümidini arttırdık. Onu kucaklayıp enkaz arasından götürürken, toz içerisindeki yüzünü, kulaklarını yıkadık.’’
Bu arada enkazdan çıkan para ve altın gibi değerli eşyalar, Emniyet Müdürlüğü Emanet Bürosu'na teslim edilmek üzere bir minibüste toplanıyor. Moloz, tahta ve beton parçaları ise iş makineleriyle kamyonlara yüklendikten sonra, belediyeye ait Tatlıcak mevkiinde bulunan asfalt şantiyesine dökülüyor. İçinde değerli eşyalar olabileceği ihtimali göz önünde bulundurulan bu atıkların korunduğu belirtildi.
Ölüme isyanYakınlarının cesetlerini görenler, alışık olduğumuz sahneleri ve unutamadığımız görüntüleri yinelediler; hüngür hüngür ağlayanlar, ağıt yakanlar, kendini yerden yere atanlar; kısacası İSYAN...
Dedenin acısı2.5 yaşındaki Selin Küçükoğlu'nun cenazesini almak için İstanbul'dan gelen dede Melih Nart gözyaşlarını tutamadı. Cenazeyi kucağında otomobiline taşıyan Nart, ‘‘Babaannesiyle birlikte cesedini çıkarmışlar’’ dedi.
Bakan’dan teselliŞenay Şahin'in ailesinin fotoğrafını göstererek enkazdan çıkarılması için yardım istediği Tarım ve Köyişleri Bakanı Sami Güçlü, ‘‘İnşallah sağ salim kurtarılacaklar’’ diyerek teselli vermeye çalıştı.
Baba kurtuldu eşi ve çocukları öldüKonya'da çöken Zümrüt Apartmanı'nın dokuzuncu katındaki dairede yaşayan, dört kişilik Çağatan ailesinden baba Mehmet Çağatan yaralı olarak kurtulurken, eşi Hatice Çağatan ile çocukları Mustafa ve Özlem'in enkaz altından cesetleri çıkarıldı. Ölen anne ve iki çocuğun naaşları, ikindi namazının ardından, Üçler Mezarlığı'nda hıçkırıklar arasında toprağa verildi. Ancak ailenin yaralı olarak kurtulan tek bireyi olan baba Çağatan, hastanede tedavi gördüğü için cenazeye katılamadı. Yakınları ise gözyaşlarını tutamadı.