OluÅŸturulma Tarihi: Åžubat 21, 2000 00:00
EŞCİNSEL HAYATLAR EKRANDA:QUEER AS FOLK Tutucu İngilizler'e, bir süredir, ülkenin en parlak televizyon yayıncılığını yapan Channel 4 tarafından alternatif yaşam biçimleri sunulmaya başlandı. Kanal geçen sene Nisan ayında "Queer As Folk" isimli 8 bölümlük bir TV dizisi yayına sokmuş, ilk bölümün ardından da protesto telefonlarına cevap vermek zorunda kalmıştı. Gazeteler de ertesi gün sayfalarca eleştiri yayınlamışlardı. En liberalleri bile...Söz konusu yapım 'prime-time' denen günün en çok izlenen zaman diliminde, akşam yayına sokulmuştu. Hikâye ise Manchester'da yaşayan üç eşcinsel gencin hayatı etrafında dönüyordu. Genel-geçer düşünceye göre; Nathan, Stuart ve Vince isimli gençler Canal St. adlı şehrin 'gay' kısmına takılıyor, genellikle orada birlikte olacakları çeşitli erkekleri seçiyorlardı. Oysa eşcinsellerin hayatının nasıl olduğu konusunda dürüst ve objektif olan bu televizyon dizisinin temaları bundan çok daha öteydi. Okulda homofobi, iş hayatında cinsel tercihini gizlemek ya da dışarı vurmak, aile içindeki ilişkiler gibi günümüz toplumlarının pekçoğunun sıkça tartıştığı konulara eğiliyordu. Üçlünün en popüler olanı Aidan Gillen'ın oynadığı Stuart karakteri. Önceden Titanic ve Wing Commander filmlerinde rol alan Craig Kelly ise romantik Vince'i canlandırıyor. 30'lu yaşlarına yaklaşan bu ikili dizide çocukluktan itibaren tanışıyorlar ve Vince'in Stuart'a platonik aşkı daha ortaokuldayken okula gelen 'muhteşem İrlandalı'yı' annesine anlatarak başlıyor. Aralarında hep bir elektriklenme hissedilse de, hiçbir zaman birlikte olmamışlar.Yayınlanan 8 bölümde de olmuyorlar, sadece çeşitli anlarda küsüp yeniden barışıyorlar ve aşktan yana çok şanslı olmayan Vince arkadaşının ilişkilerini kıskandığı belli ediyor.Aslında, sadece kıskanmakla kalmıyor. Yeri gelince arkasını da topluyor. Bunlardan biri de arkadaşının tek gecelik diye ilişkiye girdiği 15 yaşındaki Nathan (Charlie Hunnam) karakteri. Dizinin daha ilk bölümünde 'dışarı çıkmak isteyen' genç çocuk, "asla gitmeyen bir tek gecelik ilişki" diye tanıtılıyor. İlerleyen bölümlerde de üçlünün gece gezmeleri, katıldıkları partiler, danslar, cinsel birliktelikler ve aşk oyunlarına sıkça rastlanıyor. İzleyici, bugüne dek yayınlanan 8 bölümün sonunda Vince ve Stuart'ı bir barda dans ederken bırakıyor. Genç Nathan da cinsel kimliğini kabul etmek istemeyen ailesi yüzünden Londra sokaklarına 'rent-boy' olmak için gidiyor. Olacakları merak edenler yüzünden de Channel 4, dizinin yapımcılarıyla geçen sene yeniden masaya oturdu.Eşcinsellerin hayatını hayli net yansıttığını düşünen dizinin yazarı Russel T. Davies yoğun ilgiden dolayı bütün olayları tamamlayacak bir final yazmaya karar verdi. "Queer As Folk 2" birer saatlik 2 bölüm halinde televizyonda yeniden yayınlanmaya başladı. 15 Şubat'ta yayınlanan ilk bölümün ardından, tüm hikâyenin finali 22 Şubat'ta ekrana geliyor ve izleyicilerin merak ettikleri soruların cevapları da ortaya çıkıyor.Bu soruların başında platonik aşıklar Stuart ve Vince'in birlikte olup olmayacakları geliyor. Genç Nathan ise bir süre babasının kredi kartlarıyla Londra'da geçindikten sonra Manchester'a geri dönüyor ve giderek Stuart gibi davranmaya başlıyor. Final bölümlerinin önemli bir teması da genç bir eşcinselin kendi özgür kimliğine kavuşması üzerine kurulu. Ancak daha dizinin yayınına başlamasından aylar önce, protestolar da yeniden alevlendi. Bir kısım eşcinsel grupları bile dizinin yayınına tepkilerini gösterdiler. Gerekçeleri, yapımın eşcinsel erkekleri seks peşinde koşan yaratıklar olarak göstermesiydi. Ortalama televizyon izleyicisi ise ekranda iki erkeğin birbirleriyle sevişmelerini izlemek istemediklerini kanala bildirdiler. Daha liberal tepkilerin arasında ise "ergen olmayanlarla" ve "korunmasız" sekse övgüler düzüldüğü söylenerek, bunların yanlışlığı dile getiriliyordu. Yine de hiçbir tepki, dizinin yapılmasını ve yayınlanmasının, hatta dünya çapında hayran kitleri edinmesinin önüne geçemedi. Attitude dergisi, son sayısında dizinin dönüşünü kapaktan kutladı. Elle'in İngiltere baskısı da oyuncularla söyleşilere yer verdi. İlk 8 bölümün video ve DVD'si satış listelerinde üst sıralara çıkarak yoğun ilgi gördü. Bunun üzerine yapımcılar, Mart ayı ortasında son iki bölümü de yayınlama kararı aldı. Ve Madonna bile diziyi izledikten sonra genç Charlie Hunnan'ı arayıp görüşmek istediğini söyledi. Hunnan da şarkıcının daveti üzerine Los Angeles'a gitti, üstelik sadece görüşmekle kalmayıp çeşitli Hollywood yapımlarında rol almak üzere de anlaşmalar yaptı.Hollywood'un ünlü yönetmeni Joel Schumacher (Batman Returns, 8 mm.) da dizinin telif haklarını elinde tutanlarla anlaşıp, aynı konsepti Amerika'ya taşımaya veya
sinema ya da TV için bir Amerikan versiyonu çekmek için hazırlıklara baÅŸladı. Amerikan versiyonunda yer alacak oyuncuların isimleri ise gizli tutuluyor.Ä°nternet'te açtıkları web sayfalarından da belli olduÄŸu üzere "Queer As Folk" televizyon izleyicileri içinde kendine büyük bir hayran kitlesi oluÅŸturdu. Dizinin yapımcıları da sonuçlardan hayli memnun. Son olarak, izleyenleri ÅŸok etmek için bir gerçeÄŸi de açıkladılar: Rolleri gereÄŸi erkek bedenleriyle içli dışlı olan, birbirleriyle öpüşen oyunculardan hiçbiri gerçek hayatlarında eÅŸcinsel deÄŸilller! Hatta Craig Kelly, dizi için görüşmelere gittiÄŸinde rolünden hayli çekinmiÅŸ ancak provolar esnasında hiç beklemediÄŸi bir anda Aidan Gillen dudağına bir öpücük kondurunca korkacak ve çekinilecek bir ÅŸey olmadığının farkına varmış. Oray EĞİN - 21 Åžubat 2000, Pazartesi Â
button