Erzurum'da 6 yüzen ada keşfedildi
Güncelleme Tarihi:
ATATÜRK Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü Öğretim Üyesi Prof.Dr. İhsan Bulut başkanlığındaki ekip, Erzurum’un Tortum İlçesi’nde 6 yüzen ada buldu. Yüzen adaları halatlarla sandal ve kayık gibi çektiklerini belirten Prof.Dr. Bulut, Tortum Zökün Gölü’nde keşfettikleri adaların önemli bir coğrafi adım olduğunu ifade etti.
Türkiye’nin 2000 yılına kadar yüzen ada konusunda bilgisi olmadığını vurgulayan Prof.Dr. İhsan Bulut, ABD’li bir bilim adamının çalışmasıyla ilk olarak Bingöl Solhan’daki yüzen adaların dünya literatürüne kazandırıldığını söyledi. 2000’li yıllardan sonra Atatürk Üniversitesi Coğrafya Bölümü bilim adamları olarak araştırmaya başladıklarını anlatan Prof.Dr. İhsan Bulut, Türkiye’nin bir yüzen ada cenneti olduğunu kaydetti. Prof.Dr. Bulut, "Ülkemizde 100’den fazla yüzen ada var. Keşfedilmeyi bekleyen yüzlercesinin olduğuna da inanıyorum. Türkiye’de son olarak 2009 yılında Rize’nin Çamlıhemşin İlçesi’nin Çayırdüzü Köyü ile Artvin’in Şavşat İlçesi’ne bağlı Arsiyan Yaylası’nda 12, Kaçkar Dağları’nda 24 olmak üzere toplam 36 yüzen ada bularak tescilledik. Bunlara son olarak Erzurum’un Tortum ilçesinde yakın zamanda bulduğumuz ve her biri 100 ile 50 metre kare arasında değişen 6 yüzen adayı ekledik. Bu adalar daha önce hiçbir şekilde araştırılmamış. Yüzen adalar süreki hareket ediyor. Her gidişimizde adaları gölün farklı bölümünde buluyoruz. Coğrafya bölümü öğrencileri ile buralarda dersler işleyeceğiz" dedi.
Yüzen adalarla ilgili çalışmalar sonunda yaklaşık 15 kentte yüzen ada olduğunu belirlediklerini kaydeden Prof.Dr. Bulut, Erzurum’da bu konudaki araştırmaları sıklaştıracaklarını belirtti. 6- 7 bölgede daha yüzen ada olduğuna dair bilgiler ulaştığını ifade eden Prof.Dr. İhsan Bulut, gelen her ihbarı değerlendirerek Erzurum’daki yüzen adaları coğrafya ve dünya literatürüne kazandıracaklarını dile getirdi.
YÜZEN ADALAR NASIL OLUŞUYOR?
Rüzgarla hareket eden yüzen adalar, bitki kök ve saplarının, canlı kök ve çürüklerinin birikmesiyle ve birbirine yapışarak organik madde oranı yüksek sıkı keçemsi bir doku oluşturmasıyla meydana geliyor. Birbirine tutunan bu bitkiler, suyun üstünde sal gibi yüzmeye başladıktan sonra üzerinde bitkiler, hatta ağaçlar yetişebiliyor. Nitekim Bingöl yüzen adalarının üzerinde üç dişbudak ağacı ve çalılar vardı. Rüzgarın estiği yöne doğru yer değiştiren adalar, büyüklüklerine göre sırıklarla da itilebiliyor. Oluşumu yüzlerce hatta binlerce yıl süren adaların bilinçsiz yararlanma sonucu kısa sürede yok olabileceğini ve bu nedenle turizme kazandırılması kadar korunması da önemli sayılıyor.