ANKETE HEMEN KATILIN
HÜRRİYET Treni dün üçüncü kez Erzincan’ı ziyaret etti ve çoluk çocuk genç yaşlı yüzlerce Erzincanlıyla buluştu. Beraberindekilerle birlikte treni karşılayan Erzincan Valisi Abdulkadir Demir, Doğal Afet Sigortaları Kurumu’nun (DASK) 1999’da 7.4 şiddetinde gerçekleşen Marmara Depremi’nin Sakarya’daki hissedilişini yeniden yaşattığı simülasyon vagonunda bir yandan sallanırken, bir yandan da gazetecilerin sorularını cevapladı.
Erzincan’ın depreme hazır kentlerin başında geldiğini belirten Vali Demir, kentte 4 katın üzerinde bina bulunmadığını bildirdi. Kamu binalarının yüzde 97’sinin güçlendirildiğini, özel binaların da depreme dayanıklı olarak yapıldığını anlattı. Ancak DASK yetkilisinin açıklamaları sonucu, şehir olarak depreme hazır olan
Erzincan’da zorunlu deprem sigortalılık oranının yüzde 30’larda kaldığı ortaya çıktı. DASK, geçmişte depreme yüzlerce kurban veren ve 750 milyon dolarlık hasar gören Erzincan’da sigortalı oranını artırmak gerektiğini belirtti.
DASK Vagonu’ndan sonra Türkiye Futbol Federasyonu’nun “Herkes İçin Futbol” etkinlikleri için oluşturulan standı gezen Vali Demir ve beraberindekiler, portatif kaleye gol atmayı başaramayınca, Sedat Ergin önceki gece oynanan
Beşiktaş ? İstanbul Büyekşehir Türkiye Kupa maçında da yıldız futbolcuların penaltı kaçırdıklarını hatırlatmak zorunda kaldı.
Erzincan cazibe merkezi olacakTCDD’nin 2023 vizyonunu anlatan sergi vagonunda Yolcu Daire Başkan Yardımcısı Yusuf Tulğay ile Sivas Bölge Müdürü Hacı Ahmet Şener’den bölgeye gelecek hızlı tren projesi hakkında bilgi alan Vali Demir, Konferans Vagonu’nda ise Hürriyet Treni’nin bu yılki proje ortakları ve Hürriyet yazarlarıyla sohbet etti.
Kentin 5-6 yılda bölgenin cazibe merkezi haline geleceğini söyleyen Vali Abdülkadir Demir, “Kentimize hızlı tren gelecek, karayolu ulaşımı yapılan yatırımlarla büyük bir gelişme kaydetti, hava ulaşımında da artık sorun yok, haftanın her günü Ankara ve İstanbul’a seferler var. Erzincan artık ulaşılmaz bir yer değil. Özellikle demiryolu projesiyle Erzincan’ın Orta Asya’ya bağlantısı sağlanacak. Organize Sanayi Bölgesi’nin yüzde 10’lardaki kapasitesi yüzde 70’leri geçti. Yeni oteller ve Ergan dağındaki kayak merkeziyle turizm açılımı da yapacağız. Artık iş adamları buraya yatırım yapmaya geliyor. Erzincan’ın artık bir gelecek vizyonu
var, Erzincanlılar umutlu” dedi.
Herkes eğlendi
Erzincan Tren garında kurulan ve kent merkezindeki okullardan gelen öğrencilerin bilgilendirildiği stantlarda en büyük ilgiyi 75’inci Yıl Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi’nden gelen engelli öğrenciler gördü. Vagonları gezen öğrencilerin davul-zurna eşliğinde halay çekmelerini davetliler alkışlarla izledi. Aydın Doğan Vakfı’nın Uluslararası Karikatür Yarışmasında dereceye giren eserlerin sergilendiği Erzincan Garı’nda Pınar Kido Çocuk Tiyatrosu “Nasreddin-İnadın Sonu” adlı oyunu oynadı. Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı da çocuklarla “Haklar Atölyesi” gerçekleştirdi.
ERZİNCAN NE İSTİYOR?
Bu yıl yola “Türkiye Ne İstiyor?” sorusuyla çıkan Hürriyet Hakkımızdır Treni, her istasyona kurduğu anket kutusuyla, 12 Haziran seçimleri öncesi nabız tutuyor. “Şehrin en önemli sorunu”nu ve “12 Haziran seçimlerinden sonra neyin değişmesini istediklerini” soruyor. Aynı zamanda trenin hurriyet.com.tr, twitter ve facebook sayfalarında da devam eden ankete göre Erzincan, en çok şehirlerine yapılan yatırımların azlığından şikayetçi. İkinci sırada, eğitim ve sağlık hizmetlerinin yetersizliği var. Erzincanlılar, seçimlerden sonra en çok asayişin sağlanması konusunda çalışma bekliyor yetkililerden. İkinci olarak işsizliğe çözüm istiyorlar.
BiZ AYRILAMAYIZEmel ARMUTÇUBİR buçuk yıl aradan sonra, İstanbul Haydarpaşa Garı’nda rengarenk vagonlarıyla yine upuzun uzanan Hürriyet Hakkımızdır Treni’ni gördüğümde, “yok” dedim, “bu uzatmalı bir ilişki olacak galiba. Kolay kolay kopamayacağız.” Ne Hürriyet hürriyetten, ne medeniyet trenden, ne tren Hürriyet yolculuklarından.
En son, 29 Ekim 2009 akşamı, 51 gün süren bir yolculuktan sonra iki aylık bavullarımı çekeleye çekeleye terk etmiştim Haydarpaşa’yı. 45 şehirde yaptığımız hürriyet buluşmalarını, renkli vagonları, o vagonlardaki küçücük ama konforlu hayat alanlarımızı, daha iyi bir hayat özlemlerini, yollarda kurulan sıkı dostlukları ve Anadolu’nun her yanından tanıdıkları geride bırakarak.
Büyük proje bitmişti, bir daha da olacak mıydı, bilinmezdi. Tren de biz de yorgunduk zaten; bir daha içindeyken müzik gibi gelen tren tıngırtıları, sallanmalar, o şehirden bu şehre koşturmalar olmasa da olurdu!
Olmazmış meğer. Türkiye, kendi deyimiyle “Hürriyet Treni”ni özledi, aradı, sordu, “Ne zaman gelecek?” diye soruşturdu, izini sürdü. Ve Hürriyet’le yeni proje ortakları, onların yaratıcı ekipleri, reklam ajanslarımız, TCDD’den dostlarımız ve arkalarındaki koca demiryolları ordusuyla hep birlikte yeni Hürriyet Hakkımızdır trenimizi hazırladık.
Sonunda, her santimetrekaresinde inanılmaz bir emek yatan, 15 vagonu bu kez başka renkler ve sloganlarla bezenmiş 340 metre uzunluğundaki trenimiz, yola çıkacağı Ankara’ya gitmek üzere bir kez daha hazır bekliyordu işte.
Kimi eski, kimi yepyeni Tren İnsanlarıyla doluştuk içine, biliyorsunuz, 32 günde, 593 saatte 8 bin kilometre demiryolu kat edeceğimiz yolculuğumuz üç gün önce Ankara’dan başladı.
Zaman çabuk geçiyor, siz bakmayın kamyon yazılarına, yollar da bitiyor. Dün üçüncü durağımız Erzincan’a ulaşmıştık bile.
Yine erken saatlerde Tren İnsanları, çil yavrusu gibi dağıldılar tarihi Erzincan Garı’nın uzun peronuna. Emin olun, 32 gün 593 saat ve 8 bin kilometre boyunca bu hep böyle olacak. Hepsi her sabah başka bir şehrin tren garını malzemeleriyle donatıp Türkiye’nin bir sorununa çare bulmak için iğneyle kuyu kazacaklar, sonra hepsini toplayıp yola koyulacaklar.Biz de trende yaptığımız bu sayfayı onların, trenin ve ziyaret ettiğimiz şehirlerin hikayeleriyle donatıp sizlerle paylaşacağız.
Mesela dün Erzincan’da olduğu gibi, Yetiştirme Yurdu’nda kalan genç kızlar, psikologları eşliğinde yanımıza geldi ve “Siz muhtarlara aile içi şiddet eğitimi yapıyormuşsunuz ama biz de bilgilenmek istiyoruz” dediler, diyeceğiz. O kızlardan birinin “Şiddet suçtur, kimse size dokunamaz, öyle bir şey olduğunda şikayet etmelisiniz” dediğimizde, gizlice öğretmenlerinden birini işaret ettiğini söyleyeceğiz. Ya da Konferans Vagonu’ndaki aile içi şiddet seminerine katılan muhtarlardan bazılarının, toplantı başlamadan önce birbirlerine karılarını nasıl dövdüklerini anlattıklarını aktaracağız. Hakların ve özgürlüklerin fark edilmesi ve çoğaltılması için yollarda olan Hürriyet Hakkımızdır Treni’nin daha nice haksızlığın ve eşitsizliğin fotoğrafını çekeceğinden ve kamuoyuyla paylaşıp “hadi siz de hak yolculuğuna çıkın” diyeceğinden emin olunuz.
BUGÜN KARS YARIN SİVAS’TAYIZHÜRRİYET TRENİ’NDEN SİVAS’A HEDİYE
Yarın Hürriyet alan tüm Sivaslılara “Şehir Avcısı” VCD’si Hürriyet Hakkımızdır Treni’nden hediye.