Ersümer önergesi kabul edilmedi

Güncelleme Tarihi:

Ersümer önergesi kabul edilmedi
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 22, 2001 00:00


TBMM Genel Kurulu'nda, eski Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Cumhur Ersümer hakkında verilen Meclis soruşturması açılmasına ilişkin önerge 164 kabul oyuna karşılık 264 red oyuyla kabul edilmedi. 430 milletvekilinin katıldığı oylamada 2 milletvekili de çekimser oy kullandı.

FP'li milletvekillerince verilen önergede, Ersümer hakkında "Enerji ihalelerinde yolsuzluk, usulsüzlük ve suistimallere yol açtığı ve gerekli tedbirleri almayarak görevini kötüye kullandığı" gerekçesiyle Meclis Soruşturması açılması istenmişti.

TBMM Tutanak Müdürlüğü verilerine göre, önergenin oylamasına 430 üye katıldı. Oylamada, DSP’li iki üye çekimser kaldı, iki de mükerrer oy kullanıldı.
Haberin Devamı

347 milletvekiline sahip iktidar gruplarından 22 kişinin "kabul" oyu verdiği belirlendi.

İktidar partilerinden 61 milletvekili ise oylamaya katılmadı. TBMM Başkanı Ömer İzgi ile Birleşim’i yöneten Meclis Başkanvekili Nejat Arseven de Anayasa gereğince oy kullanamıyor.

Soruşturma önergesine ilişkin oylamaya DSP’den 23 milletvekili katılmazken, 16 kişi "kabul" oyu verdi. Oylamada Ertuğrul Kumcuoğlu (Aydın) ve Salih Dayıoğlu (İzmir) "çekimser" kaldılar.

DSP’den kabul oyu veren milletvekilleri şunlar:

İsmet Vursavaş (Adana), Uluç Gürkan (Ankara), Sema Pişkinsüt (Aydın), Ali Arabacı (Bursa), Hasan Metin (İzmir), Ahmet Arkan (Kocaeli), Emin Karaa (Kütahya), Nazif Topaloğlu (Muğla), Ramis Savaş (Sakarya), Cengiz Güleç (Sivas), Bayram Fırat Dayanıklı (Tekirdağ) ile İstanbul Milletvekilleri Ziya Aktaş, İsmail Aydınlı, Rıdvan Budak, Zafer Güler ve Tahir Köse.

MHP’NİN TAVRI

Soruşturma önergesine ilişkin oylamaya MHP’den 30 milletvekili katılmadı.

MHP’den Hakkı Duran (Çankırı), Sadık Yakut (Kayseri), Edip Özbaş (Kahramanmaraş), Mehmet Ceylan (Sivas) ve Sadi Somuncuoğlu (Aksaray) "kabul" oyu kullandılar.

ANAP’LI ÜYELER

ANAP’ta ise önergenin oylamasında Mehmet Fuat Fırat (İstanbul) "kabul" oyu kullandı.

Celal Esin (Ağrı), Ertuğrul Yalçınbayır (Bursa), Nurettin Dilek (Diyarbakır), Sebgetullah Seydaoğlu (Diyarbakır), Mehmet Ali İrtemçelik (İStanbul), Salih Yıldırım (Şırnak) ve Ali Güner (Iğdır) oylamaya katılmadılar.

Hakkında soruşturma önergesi verilen Cumhur Ersümer (Çanakkale) ise Genel Kurul Salonu’nda bulunmasına karşın oy vermedi.

MUHALEFET PARTİLERİ

Anamuhalefet FP’den Genel Başkan Recai Kutan’ın da aralarında bulunduğu 15 milletvekili önergeye ilişkin oylamaya katılmadı.

DYP’de ise Genel Başkan Tansu Çiller ile birlikte toplam 31 milletvekili oylamada bulunmadı.

BAĞIMSIZLARIN TAVRI

Oylamaya katılan bağımsız milletvekillerinden Mustafa Düz (İstanbul), Nazire Karakuş (İstanbul) ve Mehmet Özcan (İzmir) önergenin kabulü yönünde oy verdiler.

Bülent Ersin Gök (İstanbul) ise "ret" oyu kullandı.

Bağımsız milletvekilleri Mehmet Ağar (Elazığ), Mehmet Mail Büyükerman (Eskişehir), Ali Güngör (İçel), Ahmet Özal (Malatya), Yener Yıldırım (Ordu) ve Mustafa Bayram (Van) oylamaya katılmadılar.

"BENİM ÜSTÜMÜ ANCAK ÇANAKKALELİLER ÇİZER"

Enerji ve Tabii Kaynaklar eski Bakanı Cumhur Ersümer, bütün tahkikatlara, bakanlığın dinlenmesine, tanık ve sanıklara yapılan baskılara karşın kendisinin "Bir kuruşluk menfaat temin ettiğini iddia edenin" bulunmadığını söyledi. Soruşturmanın odağına kendisinin konulmasının, kimliği meçhul bir kişinin "Ersümer’in üstünü çizin" demesinden kaynaklandığını bildiren Ersümer, "Benim üstümü ancak Çanakkaleliler çizer" dedi.

ANAP Çanakkale Milletvekili ve eski Bakan Ersümer, kendisine yöneltilen suçlamaları yanıtlarken, şimdiye kadar 20’ye yakın operasyon yapıldığını ve bunlardan hiçbirinde bugün görev yapan bakanların adının geçmediğini söyledi. Beyaz Enerji Operasyonu başladıktan sonra "Kimliği meçhul bir kişinin" özellikle bazı gazetelere giderek kendisinin üstünün çizilmesini istediğini kaydeden Ersümer, "Soruşturmanın odağına benim konulmamın ana fikri budur. Ben binlerce şehidi olan bir ilin milletvekiliyim. Benim üstümü ancak Çanakkaleliler çizer" diye konuştu. Bugüne kadar "Bu kimliği meçhul" kişi ile ilgili hiçbir tahkikat yapılmadığını kaydeden Ersümer, "İstenseydi bu kişi bulunurdu" dedi.

"Ankara’nın göbeğindeki" bir soruşturmayı jandarmanın yürütmesinin hukuki dayanağı olmadığını bildiren Ersümer, diğer tüm davalarda olduğu gibi hukuki dayanağı olmayan soruşturmalarda elde edilen bilgi ve belgelerin geçersiz sayılması gerektiğini ifade etti.

Sızdırılan fezlekelerin gazetelerde yayınlandığını, yedek hakimlik ifadelerinin Anadolu Ajansı tarafından yayınlandığını anımsatan Ersümer, "Bunları kim sızdırdı? Failleri meçhul" dedi. Bu yayınlar sonrası sadece AA Genel Müdürü Mehmet Güler hakkında işlem yapıldığını, bir de "Garip bir katibin" bulunduğunu anlatan Ersümer, her iki olayda da takipsizlik kararı vermekten başka sonuç bulunamayacağını kaydetti.

Ersümer, yargı, kolluk kuvvetleri ve kimliği meçhul kişilerin elele vererek "Siyaseti karalama, siyasi sonuç elde etme düzeni içine girdiklerini" ifade ederek, savcılığın hazırladığı iddianamenin Anayasa’ya aykırı olduğunu, bu süreçte yargının siyasallaştığını söyledi.

"BİLİNEN, BİLİNMEYEN YÖNTEMLER..."

Eski Bakan Ersümer, sanık ve tanıklara uygulanan "Bilinen, bilinmeyen yöntemler, kibar tartaklama, zorlama gibi yöntemler, bakanlığın dinlenmesi ve medyanın itfaiye çavuşu gibi yayınlarına" karşın kendisinin "1 kuruşluk menfaat temin ettiğini" iddia eden bulunmadığını bildirdi. Bundan dolayı "Sevinçli" olduğunu belirten Ersümer, "(Bu işin siyasi ayağını bulduk) diye sevinç duyanlara karşı siyaseti mahcup etmediğim için de mutluyum" diye konuştu.

"DÜZMECE BİLİRKİŞİ RAPORLARI"

Bilirkişi raporlarının "Düzmece" olduğu yönündeki iddialarını da yineleyen Ersümer, Savcılığın isteğiyle belirlenen bilirkişiye "10 yıllık projeleri inceleyip bakanı bulaştıracaksınız" görevi verildiğini savundu. Ersümer, "Uydurma suçlamalarla" sonuç alınmaya çalışıldığını söyledi.

DGM’de kalması gereken bilirkişi raporunun Başbakanlığa getirildiğini de anlatan Ersümer, bu raporda 1992’den bu yana görev yapan tüm bakanlar ile Başbakanların suçlandığını ifade etti.

Bugüne kadar 40 bin megavatlık 373 projenin gerçekleştirildiğini bildiren Ersümer, "Bunların arasında hakkında iddiada bulunulan bir iki küçük işte de biz haklıyız" dedi.

Ersümer, kendisinin suçlandığı üç proje ile ilgili iddiaları da yanıtlarken, "Üçünün de kabulünü, olurunu veren bakan ben değilim. Bakanlar Kurulu da benim içinde yeraldığım Bakanlar Kurulu değil. Bilirkişi raporunda sadece geçmişteki olaylardan değil, gelecekte olacaklardan dolayı da suçlanıyorum" dedi.

Ersümer, yasal olmayan kolluk güçlerinin elde ettiği delilerin kullanılmasının mahkeme duvarından döneceğini söyledi.

Ersümer, FP Milletvekilleri tarafından hakkında Meclis soruşturması açılması istemiyle verilen önergenin görüşmelerinde yaptığı konuşmada, bilirkişilerin kendi bakanlığından önceki dönemde yapılanları kendisine yüklediğini ileri sürdü. Bunun açık bir zorlama olduğunu kaydeden Ersümer, ucu açık bir soruşturma yapıldığını, bunun siyasetçiye birşeyler bulaştırma çabası olduğunu söyledi.

"Soruşturma hala bu mihval üzerine gidiyor, Jandarma hala görev yapıyor" diyen Ersümer, önce suç yaratıldığını, sonra delil ve suçlar arandığını savundu. Bunların yanlış olduğunu vurgulayan Ersümer, "Yasal olmayan kolluk güçlerinin, yasal olmayan yöntemlerle elde ettiği delilleri kullanmaya kalkarsanız, bunlar mahkeme duvarından çok net olarak geri döner" diye konuştu.

Nükleer santralın Türkiye için gerekli olduğunu, bu ihale sırasında ANAP’ın para aldığına dair ifadelere dayanan bir beyan bulunmadığını kaydeden Ersümer, Beyaz Enerji ile ilgili davanın hem DGM hem de ağır cezada görüleceğini, kendisinin ifade ettiği görüşlerin tüm mahkeme aşamalarında irdeleneceğini bildirdi. Ersümer, "Düzmece ve yönlendirilen bilirkişi raporlarıyla bana bir curüm atfedilmeye çalışılmıştır" dedi.

Hem yargının hem de milletvekilerinin bir karar vereceğine işaret eden Ersümer, "Söylediklerim, dokunulmazlığın arkasına sığınarak söylenmiş değildir. Ben hem sizin hem de yargının vereceği karara sonuna kadar saygılıyım" diye konuştu.

Ersümer, yaklaşık 40 dakika süren konuşmasını tamamlamasını isteyen Başkanvekili Arseven’e, konunun yaklaşık 5 aydan beri dile getirildiğini hatırlatarak, tüm konuşmalara yanıt vermesinin güç olduğunu söyledi.

"JANDARMA’NIN YANLIŞ YAPTIĞINI..."

FP Grup Başkanvekili Avni Doğan, ANAP Lideri Mesut Yılmaz’ın sözlerinde kendilerine sataştığını belirterek, söz aldı. FP’nin kamuoyuna mal olmuş bir konuyu meşru zeminlere taşıdığını kaydeden Doğan, şöyle konuştu:

"FP, yargının siyasallaştığını, bir takım etkisiz ve yetkisiz kurumların üzerine düşmeyen işlere kalkıştığını 3 yıldır söylüyor. Jandarma’nın yanlış iş yaptığını, Ankara’nın göbeğinde okul denetlerken, Kahramanmaraş’ın ortasında kuran kursu basarken söylemek gerekirdi. Yargının siyasallaştığını, yargıçlar brifing alırken söylemek gerekirdi. Gerçekleri söyleyenlere (yağdanlık olmaya talip oldun) demek yetmez. 60 darbesini yargılayan, 80 ihtilaline karşı dimdik duran bir milletvekili, 28 Şubat’ın Başbakanına yağdanlık yapmaz. Bunu tüm halk biliyor. Enerji Bakanlığı’nın kapılarının jandarma tarafından kırılmasına elbette karşıyız. Ama bunun yanlış olduğunu sadece söyleyebiliriz, gereğini yapacak olan iktidardır. Gücünüz yoksa, getirin Meclis’e istediğiniz desteği veririz"

ŞALK HAKKINDAKİ İNCELEME

Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk de, konuşmalarda dile getirilen bazı konularla ilgili açıklama yapmak istedi. Türk, CMUK’a göre bilirkişilerin, "hakimlerin reddine ilişkin nedenlerle" reddedilebileceğini belirterek, bunun, hakimin tarafsız sayılamayacağı durumlarla ilgili olduğunu söyledi.

Beyaz Enerji soruşturmasını yürüten Savcı Talat Şalk’a, bilirkişilerden birinin "soruşturma kapsamındaki konularda görüş açıkladığı gerekçesiyle tarafsız sayılamayacağı konusunda duyumlar aldığını" ileterek dikkatini çektiğini anlatan Türk, "Savcı, o bilirkişiyi değiştirmek istedi ama diğer bilirkişiler (birlikte çalıştık, görevimizi birlikte yürütmek istiyoruz) dediler" diye konuştu.

Cezaevleri dolayısıyla sürekli olarak ilişki içinde oldukları Jandarma Genel Komutanlığı Harekat Dairesi Başkanı’nın kendisine yaptığı bir ziyarette, aynı düşünceleri ifade ettiğini anlatan Türk, "Ben kendisine savcının dikkatini neden çektiğimi anlattım. Bunun dışında bir görüşme olmadı" dedi.

Türk, soruşturma sırasında bazı beyanları dolayısıyla Şalk hakkında bir inceleme başlatıldığını, bunun gerektiğinde soruşturmaya dönüştürülebileceğini ancak görevlendirilen müfettişlerin vereceği rapor üzerine disiplin cezası verilip verilmeyeceğine ilişkin kararın Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’na ait olduğunu bildirdi. Türk, "Şimdiden bir ceza verilip verilmeyeceği veya bunun türü hakkında açıklama yapmak doğru değil" diye konuştu.

OYLAMA

Konuşmaların ardından FP milletvekilerinin "açık oylama" talebi üzerine, Meclis Soruşturması önergesinin TBMM Genel Kurulu’ndaki oylaması elektronik sistemle yapıldı.

Haberin Devamı
Oylamaya 430 milletvekili katılırken, 164 kabul oyuna karşılık, 264 ret, 2 çekimser oy kullanıldı. Ersümer hakkına soruşturma açılmasının reddedilmesi, Genel Kurul’da ANAP milletvekilleri tarafından alkışlarla karşılandı. Bazı ANAP ve MHP milletvekileri, Ersümer’in yanına gelerek, kendisini kutladılar.

FP: HEDEFİMİZ SİYASİ LİNÇ DEĞİL

FP Konya Milletvekili Teoman Rıza Güneri, önerge sahipleri adına yaptığı konuşmada, ülkenin sıkıntılı günler yaşadığını dile getirerek,''yolsuzluk, rüşvet ve usulsüzlüklerin vakayı adiyeden sayıldığını'' öne sürdü.

Güneri, ''Soruşturma önergesiyle hedefimiz siyasi polemik değil, hele hele siyasi linç hiç değil'' dedi.

Ankara DGM Cumhuriyet Savcılığı'nca ''Beyaz enerji operasyonu'' sonrasında açılan davanın iddianamesinden alıntılar yapan Güneri, iddianamede birçok bürokratın doğrudan, Ersümer'in de dolaylı olarak suçlandığını kaydetti.

Teoman Rıza Güneri, dokunulmazlığı olmazsa Ersümer hakkında da dava açılacağını öne sürerek, Anayasa'nın dokunulmazlığı düzenleyen maddelerinin kaldırılmasını istedi.

Güneri, iddianamede pekçok iddiaya ayrıntılı olarak yer verildiğini belirterek, birçok iddianın da kamuoyunda konuşulduğunu öne sürdü. Güneri, ''Bugün Mavi Akım adını üç yaşındaki çocuklar bile biliyor. Buna Sayın Yılmaz'ın da adı karışmıştır'' dedi.

MHP yöneticilerinin ''Ersümer'in adının iddianamede geçmesi durumunda gerekenin yapılacağı'' şeklinde açıklamalarda bulunduğunu savunan Güneri, MHP'lileri ''sonradan tavır değiştirmekle'' suçladı. Güneri, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye, ''Siz kimin hamisisiniz; meydanlarda söz verdiklerinizin mi yoksa Türkmenbaşı'nın bile azarladığı bir kişinin mi?'' diye sordu.

ANAP'LI ASLAN:ADALET TARİHİNE KARA LEKE OLARAK GEÇECEK

ANAP Grup Başkanvekili Beyhan Aslan, Beyaz Enerji soruşturmasının hukuka aykırı olarak yürütüldüğünü ifade ederek, ''Bu soruşturma adalet tarihine kara bir leke olarak geçecektir'' dedi. Soruşturmanın hukuka aykırı olarak başlatıldığını gördüğünü bildiren Aslan, ''Bazı görevliler kendiliğinden görev üstlenerek kahramanlık taslamışlardır. Ankara'nın göbeğinde jandarmanın soruşturma yapması keyfiliktir'' dedi.

Yargının siyasi görev üstlenemeyeceğini, militanlık yapamayacağını ifade eden Beyhan Aslan, soruşturma sırasında ayrıca bir medya terörü estirildiğini de iddia etti.

Aslan, eski Bakan Cumhur Ersümer'in, Bakanlar Kurulu kararı, DPT'nin görüşü, Danıştay'ın onayı olmadan hiçbir imtiyaz sözleşmesi imzalamadığını belirttiği konuşmasında, ''Ortada bir suç varsa eski bakanlar Ersin Faralyalı, Hüsnü Doğan, Recai Kutan, Bakanlar Kurulu üyeleri, Danıştay'ın 23 hakimi, DPT, Hazine görevlileri nerede? Ersümer suçluysa bunlar da suçlu mu? Bu hukukun neresinde?'' diye sordu. Daha önce görev yapan tüm bakanları kutlayan Aslan, Ersümer'in onların başlattığı işleri tamamladığını bildirdi. (Ankara/aa)






Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!