Güncelleme Tarihi:
Geceleyin yatağınızda uyurken, bir anda telefonunuzdan 'Dikkat, dikkat... 10 saniye sonra deprem olacak...' anonsu duysanız ne hissedersiniz ve ne yaparsınız? Ya da çok katlı bir binada asansöre binip tam da ‘zemin katı’ tuşuna bastığınızda…
Aslında Kandilli Rasathanesi başta olmak üzere Türkiye'deki kurum ve kuruluşların da yıllardır sahip olduğu bu 'erken deprem uyarı' sistemi, google vasıtasıyla herkesin cep telefonuna kadar girdi.
İlk olarak ABD'de halkın hizmetine sunulan sistem geçtiğimiz ay da Türkiye'de hizmete alındı. Google'ın bu sistemi, önceki gün Antalya'nın Alanya ilçesinde sabah saatlerinde meydana gelen 5.3 büyüklüğündeki deprem ile de ilk 'testi'ni gerçekleştirdi.
Depremden yaklaşık 10 saniye önce, cep telefonlarına 'deprem olacak' bildirimi gitti.
1999'daki Kocaeli ve Düzce depremleri sonrası, Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü tarafından geliştirilen erken uyarı sistemi 2012'den beri kullanılıyor. Uyarılar elektrik santralleri, gaz dağıtım istasyonları, termik santraller gibi 'güvenlik öncelikli' yerler için ilgili kurum ve kuruluşlarla paylaşılıyor.
1999'daki Kocaeli ve Düzce depremleri sonrası, Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü tarafından geliştirilen erken uyarı sistemi 2012'den beri kullanılıyor. Uyarılar elektrik santralleri, gaz dağıtım istasyonları, termik santraller gibi 'güvenlik öncelikli' yerler için ilgili kurum ve kuruluşlarla paylaşılıyor.
Android Deprem Uyarı Sistemi ile Alanya depreminde tanışanlar, yaşadıkları deneyimi sosyal medyada paylaştı. Büyük çoğunluğun görüşü ise "Panik oldukları" yönündeydi.
Peki, deprem uyarı sistemleri ne kadar güvenli ve toplum olarak buna ne kadar hazırız?
Bu soruyu Hürriyet.com.tr için yanıtlayan İlk ve Acil Yardım Uzmanı Öğr. Gör. Özlem Karagöl dikkat çeken tespitlerde bulundu.
Erken uyarı sistemi için "Türkiye’de kaos yaratmaya çok açık bir uygulama" tanımlaması yapan Karagöl "Depremden saniyeler önce böyle bildirim aldıktan sonra insanların heyecanlanacakları, paniğe kapılacakları bir gerçek" dedi.
AÇIK ALANDAYSAK SORUN YOK AMA...
Deprem uyarısı geldiği andaki durumun "Açık alanda olmak, kapalı alanda olmak, trafikte olmak" gibi çeşitlenebileceğini hatırlatan Karagöl "Diyelim ki evinizdesiniz. Deprem anında binadan aşağıya doğru kaçmak çok sakıncalı bir harekettir. 10. katta oturan biri, belki de acilen aşağıya inmek için asansöre binecek. Asla yapılmaması gereken şeylerden birisi asansöre binmek" dedi.
"Japonya’da insanlar deprem anında bina çökerse diye aşağı değil de yukarı doğru kaçma eğilimi gösteriyorlar. ABD’dekiler yaptıkları binalara çok güvendikleri için bulundukları yerde kalıp çök-kapan ve tutun taktiğini uyguluyorlar"
"HAREKET ARTTIKÇA ÖLÜM ORANI DA ARTIYOR"
"Türkiye’de deprem bittikten sonra bile evinin canımdan atlayan kişiler olduğunu biliyoruz. Bu gibi durumlarda toplum olarak aşağı inme-dışarı çıkma eğilimi gösterdiğimiz için büyük risk alırız herhâlde. Böyle bir durumda yapılması gereken bulundukları yerdeki en güvenli yerde çök-kapan ve tutun taktiğini uygulamak. Afet çantasını hemen yanına alabilirler. Deprem anında hareket arttıkça ölüm oranı da artıyor"
ABD Jeolojik Araştırmalar Kurumu tarafından yönetilen erken uyarı sistemi, geçtiğimiz ay yaşanan 6.2'lik San Franciszo depremi öncesi başarı ile test edildi. Sistem yüz binlerce akıllı telefona depremden saniyeler önce uyarı mesajı gönderdi.
ABD Jeolojik Araştırmalar Kurumu tarafından yönetilen erken uyarı sistemi, geçtiğimiz ay yaşanan 6.2'lik San Franciszo depremi öncesi başarı ile test edildi. Sistem yüz binlerce akıllı telefona depremden saniyeler önce uyarı mesajı gönderdi.
ERKEN UYARI SİSTEMİ ANKETİNDEN ÇARPICI SONUÇLAR
Öğr. Gör. Özlem Karagöl'ün, Alanya'daki deprem sonrası yaptığı son anketten ise ilginç sonuçlar çıktı.
"Olası bir depremden saniyeler önce telefonunuza gelen 'deprem bekleniyor' bildirimi karşısında nasıl bir davranış sergilersiniz?" sorusuna yanıt verenlerin yüzde 50’si "Bulunduğum kapalı mekândan açık alana hızla giderim" derken, yüzde 42,7’si "Sakin kalır, planlama yaparım" yanıtını verdi.
En dikkat çeken detay ise "Varsa afet çantamı alıp yaşam üçgeni oluşturarak depremin geçmesini beklerim" diyenlerinin oranının yüzde 0,5'te kalması oldu.
Google'ın 'erken uyarı sistemi'nin verileri nereden aldığı ise şimdilik merak konusu. Şirket verileri nereden aldığını henüz açıklamadı
Google'ın 'erken uyarı sistemi'nin verileri nereden aldığı ise şimdilik merak konusu. Şirket verileri nereden aldığını henüz açıklamadı
GOOGLE'IN SİSTEMİ NE KADAR GÜVENİLİR?
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Gözlemevi’nden Jeofizik Yüksek Mühendisi Doç. Dr. Doğan Kalafat da Google'ın verdiği hizmetin 'güvenilirliğine' şüpheyle yaklaşan uzmanlardan.
Google'ın sistemi için soru işaretleri olduğuna değinen Kalafat "Bu verileri sağlayabilmek için çok disiplinli çalışan/çalıştırılan bir şebeke gerekiyor. Kaldı ki erken uyarı sistemi öyle herkesin çalıştırabileceği sistem de değil. Dolayısıyla muhakkak bir teknik alt yapı ve sismolojik bilgi birikimi gerektiriyor. Sıradan yazılımların ya da insanların yapması mümkün değil" dedi.
NACİ GÖRÜR: DEPREM BÖLGESİ OLDUĞUMUZ UNUTULMASIN
Prof. Dr. Naci Görür de geçtiğimiz günlerde Amerika’da San Andreas fay hattı üzerinde olan bir depremden saniyeler önce telefonlara bildirim gönderilmesini yorumladı.
Görür "Örneğin depremin Marmara’da olduğunu düşünelim ve biz de kıyı bölgesindeyiz. Deprem Marmara olur olmaz Kadıköy’de hissetmezsiniz çünkü arada yaklaşık 16 kilometre var. Eğer 15-16 kilometre uzaklıktaysanız sismik dalgaların sana ulaşması 4-5 saniyede sürecektir. Depremde ‘p’ ve ‘s’ dalgaları vardır. P dalgası ilk gelendir ancak yıkıcı değildir. Asıl yıkıcı olan ‘s’ dalgasıdır ve bu dalga da sonradan gelir. Bu bilgiler ışığında birtakım hesaplar yapılıp, bu veriler yazılım haline getirilerek kullanılıyor olabilir. Yani bölgene göre depremi sana haber veriyor ancak Türkiye’de maalesef bu süre çok az" diye konuştu.
"DEPREM OLUR, OLMAZ... UYARILAN ŞEY SİSMİK DALGALARIN BİLGİLENDİRİLMESİ"
Üzerinde çalışılan sistemler için "Depremin önceden bilinmesi anlamına gelmez" diyen Görür "Zaten böyle bir şey de dünyada henüz yok. Sözünü ettiğimiz konu deprem olur, olmaz daha sismik dalgalar belirli yere gelmeden önce yapılan bir bilgilendirme. Bunun adına da erken uyarı sistemi diyoruz" dedi.