Güncelleme Tarihi:
250 BİN DOLAR HANGİ HAYIR KURUMUNA
Ben ona sadece bir soru soracağım. Gittiğin Libya’da insan hakları ödülü aldın. Sana 250 bin dolar para verdiler, ‘250 bin doları hayır kuruluşlarına vereceğim’ dedin. Sana sorum şu, önceden söylüyorum ki hazırlık yap, bizde gizli kapaklı işler yok. 250 bin doları hangi hayır kurumuna verdin? Adam gibi soru soruyoruz, adam gibi cevap isteyeceğiz. O istediği kadar soru sorabilir. İstediği adamları yanına alabilir. Eğer erkeksen karşıma çıkarsın.
NEREDE KONUŞACAKTIM
Davet üzerine Diyarbakır’daki sivil toplum örgütlerinin toplantısına katılmıştım. Erdoğan kalktı ‘Bu Kılıçdaroğlu Diyarbakır’da bir otelde konuştu’ dedi. Nerede konuşsaydık. Çok rahatsız olmuş, neden, ‘Efendim biz sorunu çözeceğiz, şu CHP karşı çıkıyor’ diyordu. Bu kozu da elinden aldık. Sen de o sivil toplum kuruluşlarının davetine icabet et, seni de çağırıyorlar. Sen de aynı otelde, onlar sana soru sorsunlar, sen de cevabını ver. Yapabilir misin?
SANKİ ARKADAŞI ŞEREF’TEN BAHSEDİYOR
Grup toplantısı yapmış, önceden de açıklamış, ‘Kılıçdaroğlu ile ilgili bir film göstereceğiz’ diye. Biz de merakla bekledik, çünkü ‘Oğlum parayı sıfırla’ diye bir konuşma yapmadık, ablasını göndermedik, rüşvet yemedik, haram yemedik; acaba bu nedir diye ben de merak ettim. Meğer Savaş Ay bir dönem bir program yapmış, o programla ilgili gösteriyor. Ben arada bir gösteriyorum ya yalanlarını, o da buna benzer bir şey yapmaya çalışıyor. ‘Gafil Kılıçdaroğlu şerefli ol, omurgalı ol, ecdadından dik durmayı öğren’ diyor. Ben şerefli olmayı babamdan öğrendim. Omurgalı olmayı ailemden, çevremden öğrendim. Ecdadımdan dik durmayı öğrendim. Çünkü hiçbir zaman bizim askerin başına çuval geçirirken, çark etmedim. Bu nitelikler sende var mı? Şereften bahsediyor, hangi şeref, herhalde bir arkadaşı Şeref var ondan bahsediyor. Omurga yok ki, omurgalı olsun.
TÜRKMENLER İÇİN YAS YOK MU
Fikri sorulmayan bir ülke var, Türkiye. Ortadoğu’da, dünyada yalnızlaşan bir Türkiye var. Ben bütün yurttaşlarıma sesleniyorum. Böyle bir Türkiye’yi arzu ediyorsanız, adresiniz belli, gidin AKP’ye oy verin. ‘Hayır Türkiye dünyada yalnızlaşmamalı, bölgesinde güçlü olmalı, sözü dinlenmeli’ diyorsanız, Türkiye’nin bu hükümetten kurtulması gerekiyor. Cumhuriyet tarihi boyunca dış politikada edindiğimiz bütün itibarı sıfırladınız. İktidar sadece konuşuyor. Kardeşim, peki ne yapıyorsun? İsrail ile ilgili ne yaptın sen? ‘Efendim 3 günlük yas ilan ettik.’ Güzel; şu soruyu sormaktan kendimi alamıyorum: Türkmenler vardı, öldürüldü. Hiç aklına yas ilan etmek geldi mi, gelmedi.
ÖLDÜREN SENSİN
Ortadoğu’da akan kanın sorumlusu Erdoğan ve Ahmet Davutoğlu ikilisidir. Dünya İslam Bilginleri Barış, İtidal ve Sağduyu İnisiyatifi İstanbul’da bir toplantı yaptı. Erdoğan da katıldı. Ortadoğu’daki örgütleri anlatıyor, ‘Bu örgütler, gidip Müslüman kardeşlerini katlediyorlar. Akan kan, Müslüman kanıdır. Kan akıtan yine Müslümandır’ diyor. Genel Başkan Yardımcımız Bülent Tezcan bir dosyanın kapağını araladı. El-Kaide ve IŞİD’e giden silahlar. Diyorlar ki ‘Oraya ilaç gönderiyoruz.’ Giden, insani yardım malzemesi değil, füzeler, silahlar. Ne diyor, ‘Müslüman Müslümanı öldürüyor’ diyor. Öldüren, eline silah veren sensin.
KÜRECİK’İN NEDENİ
Gazze’de insanlar öldürülüyor. Yakıtı bunlar veriyorlar. ‘İsrail ile ticari ilişkilerini mi kestin? Hayır. Askeri ilişkilerini mi kestin? Hayır. Malatya’da Kürecik Radar İstasyonu var. Radarı kapatırsın. ‘Bu NATO’nun’ diyor. Yine yalan söylüyor. 2014 sonunda bu NATO’ya devredilecek. 10 Şubat 2012’de ABD ile İsrail ortak tatbikat yaptı. Kürecik Radar İstasyonu ile İsrail’deki benzeriyle, haber konusunda bir aksama çıkar mı çıkmaz mı, test ediyorlar. Orada istasyonun neden kurulduğunu biz çok iyi biliyoruz. İran ile İsrail arasındaki gerginlik nedeniyle, İran’dan atılacak bir füzenin önceden bildirilmesi gerekiyor.
Amaç 17 aralık’ı kapatmak
Kılıçdaroğlu, partisinin Muğla’da düzenlediği iftar konuşmasında ise polislere yönelik operasyonu değerlendirdi: “Sabaha karşı operasyonlar demokrasilerde olmaz. İnsanları davet edersiniz gelirler, kimsenin de kaçacak hali yoktur. Eğer kaçmalarından şüpheleniyorlarsa ona bir şey diyemeyiz. Ama kimsenin de kaçacak hali yoktur. Şimdi 17 Aralık operasyonunun, yolsuzluk ve rüşvet operasyonunun ki 25 Aralık’ta var biliyorsunuz, iki dosyanın da üstünü kapatmaya çalışıyorlar. Bu operasyonları yapan yani yolsuzlukları ortaya çıkaran ekipten intikam almak istiyorlar.”