Ayşe Özek KARASU
Oluşturulma Tarihi: Aralık 02, 2001 01:54
Eğer içiniz kaldırıyorsa, DarwinAwards.com sitesine bir bakın. Ahmakça girişimler sonucu ölenlerin ruhuna, Darwin ödülü veriliyor bu sitede. Dünyaya ayak uyduracak kapasiteye sahip olmadığı için genleriyle birlikte öbür dünyaya göçen, yani bir çeşit seleksiyona uğrayan bu kişilerin ödül alabilmesi bazı kurallara bağlı. Çocuk ve zeka özürlü olmamaları, yeterli muhakeme gücüne sahip olmaları gerekiyor.
İNSANLARIN trajedisiyle alay edecek halimiz yok ama, vakaların tamamı birer kara mizah eseri. Ve faillerin tamamı erkek. Ani salaklık sendromu sonucu ölenlerin arasında tek bir kadın bile yok. En azından DarwinAwards.com sitesinde verilen örnekler arasında yok. Bilimadamları bu durumu, erkeklerin risk almaya daha eğilimli olmasına bağlıyor.
Bu arada siteyi kuran kişinin
Wendy Northcutt adında bir kadın olduğunu da belirtelim.
Erkekler silahı sever ya, aptalca ölümlerin büyük çoğunluğu da silahlı oyunlardan kaynaklanıyor. Bol miktarda terör kazası da var. Burada vereceğim örneklerin tamamının kaynağı, AP ve Reuters gibi uluslararası
haber ajansları.
Önce iki terör kazası. Iraklı terörist Hay Rahnajet bombalı mektup hazırlayıp kurbanın adresine yolluyor. Ancak zarfın üzerine yeterli miktarda pul yapıştırmadığı için
‘‘Adrese iade’’ ibareli mektup gönderene geri dönüyor. Ve bizim terörist hayatının son mektubunu açıyor.
5 Eylül 1999 günü, saat tam 5.30'da İsrail'in iki ayrı kentinde, iki ayrı bombalı araç, içinde teröristler de bulunduğu halde patlıyor. Üç terörist ölüyor. Önce, teröristlerin amatör olduğu ve bombaların da kaza sonucu patladığı tahmini yürütülüyor. Ancak durum tuhaf ya, biraz araştırıldıktan sonra gerçek ortaya çıkıyor. Olaydan üç gün önce İsrail, ileri saat uygulamasına son verip standart kış saatine geçiyor. Bu arada Filistinli teröristler
‘‘siyonistlerin saatine göre yaşamayı reddettikleri için’’ bombaları ileri saate göre hazırlıyorlar. Buna karşılık araçların sürücüleri standart saate uygun hareket ediyor. Böylece bombalı eyleme giderken kış saatine kurban gidiyorlar.
20 Mayıs 2000 günü
Augusto adlı Filipinli kafasına kar maskesi geçirip bir de yüzücü gözlüğü takarak yolcu uçağında soygun yapıyor. Elinde de el bombası var. Yolculardan 25 bin dolar topladıktan sonra pilota
‘‘6500 feete in’’ diye talimat veriyor. Sırtına ev yapımı bir paraşüt geçirip hostese uçağın kapısını açtırıyor. Bu sırada el bombasının pimini çekiyor ve içeri atıyor.
Augusto çok başarılı bir atlayış yapıyor. Ancak ne yazık ki, kabine el bombası yerine pimini attığını farkedemiyor.
Augusto'nun sadece elleri bulunabiliyor.
22 Mart 1999, Kamboçya. Üç arkadaş meyhanede oturup bir yandan içerken, diğer yandan iç savaştan kalma bir mayınla rulet oynamaya başlıyor. Her fondipten sonra sırayla, masanın altında duran mayına basıyorlar. Tehlikeyi farkeden ahali meyhaneyi derhal terkediyor ve çok geçmeden beklenen patlama meydana geliyor ve meyhane mayın ruletçileriyle birlikte havaya uçuyor.
Vakalar arasında çok absürd balıkçı ölümleri de var. Örneğin Kievli 43 yaşındaki bir balıkçı, evinden çektiği kabloyla Tereblya Nehri'ndeki bütün balıkları elektrik şoku vermek suretiyle avlamaya kalkışıyor. Nitekim başarıyor da. Ne var ki Kievli balıkçı, avını toplamak için nehre dalarken, kabloyu sudan çıkarmayı unutuyor.
GÖSTERİŞ MERAKI Erkeklerin gösteriş ve birşeyleri kanıtlama merakı da ölümlere yol açabiliyor. Torontolu bir avukat olan 39 yaşındaki
Garry'nin merakı da, ofis camlarının ne kadar sağlam olduğunu herkese göstermek. Bir gün ofisini ziyaret eden bir grup hukuk öğrencisine gösteri yapmaya kalkışıyor. Olanca gücüyle pencereye yükleniyor ve 24'üncü kattan aşağı uçuyor. Çalıştığı hukuk firması
‘‘Garry en parlak elemanlarımızdan biriydi’’ diye açıklama yapıyor. Polis raporunda,
Garry'nin aynı deneyi daha önce de yaptığı ve ofis camlarının sağlam çıktığı belirtiliyor.
Darwin Ödülü almak için ille de ölmek gerekmiyor. Ödülün en önemli şartı
‘‘salak genlerin bir sonraki kuşağa geçişinin kesin bir şekilde engellenmiş olması.’’ İşte
Hector vakasında bu koşul yerine geliyor.
Bu
Hector'un en büyük merakı, üst geçitlerde mevzilenip, otoyoldan geçen araçların üzerine ağır cisimler atmak. Günün birinde yine bir inşaat molozu alıp üst geçite konuşlanıyor. Ağır beton parçasını kenarından çıkmış paslı demirlerden tutarak sürüklüyor. Tam eyleme geçerken demir çubuklardan birinin kanca gibi kıvrık ucu pantolonuna takılıyor ve
Hector beton kütlesiyle birlikte parmaklıkları aşıveriyor. Can havliyle geçitin kenarına tutunuyor. Ancak demir kanca betonun ağırlığıyla
Hector'un önce erkeklik organını, sonra da pantolonunu sıyırarak yola düşüyor. Daha fazla dayanamayan
Hector da betonun peşinden gidiyor. Bu arada yoldan geçmekte olan bir sürücü
Hector'a çarpmamayı başarıyor. Ancak kırılan betonun bir parçası tampona takılıyor ve
Hector pantolonuna takılı kalan çubuk yüzünden 30 metre sürükleniyor. Cerrahlar,
Hector'un hayatını kurtarmayı başarıyor. Ancak organı onarmayı başaramıyorlar. Böylece genleri seleksiyona uğrayan
Hector Darwin Ödülü almaya hak kazanıyor.