‘Erkek teknoloji’ istemiyoruz

Güncelleme Tarihi:

‘Erkek teknoloji’ istemiyoruz
Oluşturulma Tarihi: Kasım 24, 2001 12:33

Erkeklerle aynı eğitimi alan kadınlar, eğitim sonrasında 'toplumsal rollerini' oynamaya başlıyor. Teknoloji, ürünler ve hizmetleri 'erkek talebine' göre piyasaya sürüyor. Teknoloji geliştirmede erkeklerin gerisinde kalan kadınlar kendilerine sunulanı 'kabullenmek' zorunda kalıyor. ABD'de kadınlar 'bu gidişe son vermek için' bir araya geldiler ve bir enstitü kurdular. Kadın ve Teknoloji Enstitüsü, lise öğrencilerinden ev kadınlarına, profesörlerden mühendislere kadar birçok kadını çatısı altına aldı. Amaç; kadınlar tarafından geliştirilen yeni teknolojik projeleri hayata geçirmek.

Teknoloji, politik, ekonomik, sosyal ve bireysel alanlarda hayatımızı değiştiriyor. Ne var ki bu değişimin mimarları genelde erkekler. Günümüzde erkekler gücü ellerinde bulunduruyor, piyasaları belirliyor. Kadınlar teknolojinin kendi hayatlarındaki önemini henüz kavramış değil. Bu nedenle üretilen teknolojik aletler genelde erkeklere hitap ediyor. Nüfusun büyük çoğunluğu teknolojik gelişmelere katkıda bulunamazsa 'teknolojinin her şeyi değiştirdiği'nden söz etmek mümkün olamayacak.

Fast Company Dergisi'nin haberine göre ABD'de 'bilinçli kadınlar' bu konuda harekete geçti. Kadınları teknoloji alanında söz sahibi yapmak için çalışıyorlar.

ÖNCE İLETİŞİM

Anita Borg yaşayan en önemli bilgisayar mühendislerinden biri. Aynı zamanda kadın ve teknoloji ilişkisinin yeniden düzenlenmesi için dünya çapında bir hareket yürütüyor. Kurduğu 'Systers' adlı elektronik mail ağı sayesinde 25 ülkedeki iki bin 500 bilgisayar mühendisi kadının iletişimini sağlıyor. ‘‘Eğer son 20 sene kadınların politikadaki gücünü artırdıysa, gelecek 20 sene de teknolojideki gücünü artırmalı. Kadınların teknoloji üretiminde ve satışında daha büyük katkısı olmalı‘‘ diyor.

Borg kadınların teknolojik aletlerin yapımında daha fazla söz sahibi olması amacıyla yola çıkmış. ABD'de Kadın ve Teknoloji Enstitüsü'nü (IWT) kurmuş ve yönetiyor. Enstitünün üyeleri arasında lise öğrencilerinden ev kadınlarına, profesörlerden emeklilere, mühendislerden bankacılara kadar birçok kadın var. IWT'nin misyonu basit ve net: Kadınlar tarafından geliştirilen yeni teknolojik projeleri hayata geçirmek.

Compaq, Sun Microsystems gibi kuruluşlar harekete destek veriyor. Kısa zaman önce Hewlett-Packard iki milyon dolarlık ekipman ve 100 bin dolarlık sermaye desteği sağlıyor. Böylece fikirleri ürünlere çevirecek donanım sağlanmış.

Borg kadınların teknolojiye katkısının önemini şöyle belirtiyor: ‘‘Teknoloji tarafsız değildir. Her keşif kaşifinin değerlerini, bakış açısını ve gereksinimlerini yansıtır. Kadınların tıp alanında söz sahibi olmaya başlamasıyla yeni sorgulamaların başlaması tesadüf değil. Örneğin bu sayede erkek deneklerle yapılan deneylerin sonuçları kadınlara uygulanabilir mi sorusu gündeme geldi. Yeni dijital teknolojilerin çeşidi de kadınların katkısına bağlı. Birçok firmada ve üniversitede teknolojik ev eşyası üretiminde erkekler söz sahibi. Bu da genelde sadece onların ihtiyaçlarını karşılayan ürünlerin üretilmesine sebep oluyor‘‘.

Borg, Pamela McCorduck ve Nancy Ramsey'in 21'inci Yüzyıl için Senaryolar (Addison-Wesley, 1996) adlı kitabını okuduktan sonra kendini bu işe adamaya karar vermiş. Kitapta yazarlar iki senaryodan bahsediyor. Ya dünya daha eşit olma yolunda devam edecek ya da kadınlar daha baskıcı bir sistem altında ezilecek. ‘‘Bu kitap benim kadınlar ve teknoloji açısından yapmak istediklerimle çok net örtüşüyor. Ne yapmak istediğimi ne nasıl yapacağımı biliyorum‘‘ diyor Borg.

IBM Araştırma Grubu'nun ikinci başkanı ve Borg'un en büyük destekçisi Caroline Kovac bu konuda oldukça radikal konuşuyor: ‘‘İnternetle birlikte yeni bir çağ başladı. İnternet toplum üzerinde basından daha etkili olacak. Eğer bu büyük değişimde kadınlar unutulursa hayatın her alanında geri kalacaklar‘‘.

FEDAKARLIK GEREKİYOR

Computerworld dergisinin haberine göre, ABD'de IT (Bilgi Teknolojileri) alanında çalışanların yüzde 40'ı kadın. Buna karşın bu alanda yöneticilik yapan kadınların oranı yüzde 5'i geçmiyor. Bu da kadınların söz sahibi olması için özel hayatlarından daha fazla fedakarlık yapmaları gerektiğini gösteriyor.

Borg kadınları teknolojide söz sahibi yapma fikirlerini geçmiş yıllarda Fransa, Almanya, İngiltere, Hırvatistan ve Güney Afrika'ya taşımış. Güney Afrika'ya yaptığı yolculuk onu özellikle etkilemiş: ‘‘Dünya çapında toplam 60 ülkeden 300 kadın mühendis ve araştırmacının katıldığı bir toplantı düzenledik. Eğer teknolojiyle uğraşan kadınların daha işin acemisi olduğunu düşünüyorsanız 'Üçüncü Dünya Kadınlarına' bir dikkat edin. Onların zekaları, tutkuları ve projeleri insanı şaşkına çeviriyor. Bu deneyim beni değiştirdi ve yaptığım işe daha fazla inanmamı sağladı‘‘.

Kadınlar gerçekten teknoloji hakkında erkeklerden daha farklı mı düşünüyorlar? Eğer daha fazla sayıda kadın mühendis olsaydı teknolojik aletler daha mı farklı olacaktı? Kovac birçok teknolojik aletin erkeklerin yapısına ve anatomisine göre üretildiğini düşünüyor: ‘‘Cep telefonlarından lap-toplara ve telsizlere kadar birçok alet erkekler tarafından erkeklere uygun olarak tasarlanıyor. Kadınlar göz ardı ediliyor. Çok az sayıda firma bu durumun farkında. IBM kadınlara uygun ürünler geliştirmek için büyük adımlar atıyor‘‘.

Hewlett Packard'dan Nancy Levitt IWT'nin gücüne inanıyor. Zamanının yarısını yeni ürün geliştirme projelerine ayıran Levitt şöyle konuşuyor: ‘‘Bu yaptığımız bence bir devrim. Biz kadınlar için ürünler hazırlamaya çalışmıyoruz. Kadınları teknoloji üretmede söz sahibi yapmaya çalışıyoruz. Bu da dünyanın işleyişini değiştirecek‘‘.


KADINLAR NELER YAPIYOR


Kadın ve Teknoloji Enstitüsü'nde (IWT) kadınlar iki gruba ayrılıp yeni ürünlerle ilgili fikirler geliştiriyor. Bu beyin fırtınası sonunda birçok proje ortaya atılıyor. Uygulanabilir bulunan en iyi beş tanesi üzerinde çalışmalar başlatılıyor. Bu ara en popüler olan fikir ‘‘sanal çevre‘‘. Eve bilgisayar ekranından ya da televizyon monitöründen biraz daha büyük bir 'duvar' kuruluyor. Böylece uzaktaki arkadaşlarınızı, akrabalarınızı sanal olarak ziyaret etmeniz mümkün oluyor. İyi senkronize olmuş video ve ses cihazları sayesinde başka bir odaya bakıyor gibi oluyorsunuz. Bu fikirler erkeklerde ne tepki yaratıyor? IWT'nin kurucusu ve başkanı Borg tepkileri genelde çok tipik buluyor: ‘‘Toplumun yalnızca küçük bir kesimi ürünleri yaratırsa, ürünlerin de onlara özgü olması çok doğal. Şu an yeni fikirleri pek ciddeye almıyorlar. Fakat bu bize daha büyük motivasyon veriyor‘‘.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!