Erkek DoÄŸrama Cemiyeti Manifestosu

Güncelleme Tarihi:

Erkek DoÄŸrama Cemiyeti Manifestosu
OluÅŸturulma Tarihi: Temmuz 28, 2002 00:00

‘‘Kadınların üremek için erkeklere ihtiyacı yoktur. Cinsellik kafasızların sığınağıdır.’’ Bu cümleler Amerikalı feminist Valerie Solanas'ın bütün dünya feministlerinin el kitabı olan SCUM Manifestosu'nda yer alıyor. SCUM, The Society to Cut Up Men'in (Erkek DoÄŸrama Cemiyeti Manifestosu) kısaltılmışı. Erkeklerin kanını donduracak maddeler içeren bu manifesto ÅŸimdi Türkçe olarak yayımlandı. Sel Yayıncılık'tan çıkan kitabı AyÅŸe Düzkan Türkçe'ye çevirdi. Valerie Solanas Amerikalı ünlü sanatçı Andy Warhol'u vuran kadın olarak da biliniyor. 1968 yılında Warhol'un stüdyosuna girerek Amerika'nın bu en ünlü sanatçısını göğsünden vurdu. Warhol bundan sonra asla tamamen düzelemedi ve 1987 yılında öldü. Solanas bir zamanlar onun çevresindeki kalabalığın bir üyesiydi, filmlerinde bile rol almıştı. Solanas çocukken tecavüze uÄŸramış ve okul yıllarında hayatını fahiÅŸelik yaparak kazanmıştı. Aseksüalitesi ile meÅŸhur olan Warhol da onunla aynı fikirdeydi. Solanas manifestosunu yayımlarken, Warhol'u Erkek DoÄŸrama Cemiyeti'nin erkek yardımcısı, yani kendilerini elimine etmeye çalışan erkeklerden yapmaya hazırlanıyordu. Ama o Warhol'u vurdu. Olayın arkasında yatan nedenler çeÅŸitliydi. Kendi ifadesine göre daha önce kendisine bıraktığı bir senaryoyu kaybettiÄŸi için vurmuÅŸtu onu. SCUM Manifestosu, bu saldırı olayından hemen sonra yayımlandı ve bunu takip eden dünya çapındaki feminist hareketin baÅŸlangıç noktası oldu. Solanas'ın hayatı bir süre önce Mary Harron'ın 'I Shot Andy Warhol' (Andy Warhol'u Vurdum) adlı filmine konu oldu. Türkiye'deki feministler bu manifestoya ne kadar ilgi gösterir bilemeyiz ama eÄŸer yazılanları uygulamaya koyarlarsa vay erkeklerin haline. Ä°ÅŸte Solanas'ın Erkek DoÄŸrama Cemiyeti Manifes-tosu'ndan ilginç maddeler...ERKEK CÄ°NSÄ° YOK EDÄ°LMELÄ°Bu toplumda hayat, en iyi halinde bile can sıkıntısından ibaret olduÄŸundan, toplumun hiçbir tarafı kadınlara uygun olmadığından, uygar kafalı, sorumlu, heyecan arayan diÅŸilere, hükümeti yıkmak, para sistemini bertaraf etmek, her alanda otomasyonu kurumlaÅŸtırmak ve eril cinsi yoketmekten baÅŸka çare kalmıyor.ÃœREMEK İÇİN ERKEÄžE Ä°HTÄ°YAÇ YOKArtık erillerin (hatta diÅŸilerin) katkısı olmaksızın üremek ve yalnızca diÅŸiler üretmek teknik olarak mümkün. Hemen bunu yapmaya baÅŸlamalıyız. Eril olmak kifayetsiz olmak, duygusal olarak sınırlı olmak demektir; erillik bir noksanlık hastalığı, eriller de duygusal sakatlardır.ERKEK AÅžK VEREMEZ PARA VERÄ°RAÅŸk ve ÅŸefkat vermekten aciz olan eril para verir. Bu onun kendisini anaç hissetmesine yol açar. Anne süt verir; erkek de ekmek. Anın tadını çıkarmaktan aciz olan erilin önüne koyacak bir ÅŸeye ihtiyacı vardır ve para ona ölümsüz, bitimsiz bir hedef saÄŸlar.YAÅžAM SONA ERMELÄ°Eril üretip üretmeme meselesine gelince böyle bir soru yoktur çünkü eril tıpkı bir hastalık gibi hep aramızda varolmuÅŸtur ve varolmaya devam etmelidir. Hatta diÅŸiler bile niye üretilsin ki? Neden gelecek nesiller olsun? Bunların amacı nedir? YaÅŸlanma ve ölüm bertaraf edildiÄŸinde neden ürenilsin? Biz öldükten sonra ne olacağını niye umursayalım? Bizi takip edecek bir genç nesil olmaması neden umrumuzda olsun ki?Olayların doÄŸal akışı ve toplumsal evrim, zaman içinde dünyanın tamamen diÅŸiler tarafından denetlenmesini ve bunun bir sonucu olarak erillerin üremesinin son bulmasını ve nihai olarak, diÅŸilerin üremesinin de son bulmasını getirecektir.VALERÄ°E SOLANAS KÄ°MDÄ°R?Babası tecavüz etti büyükbabası kırbaçladıValerie Jean Solanas 9 Nisan 1936'da New Jersey'de dünyaya geldi. Çocukken babasının tecavüzüne uÄŸradı. Bir süre sonra, yani 1940'larda anne ve babası boÅŸandı. Valerie annesi ile birlikte Washington'a taşındı. Ailesine sürekli karşı geldi ve Katolik okulunda okumayı reddetti. Bu olay büyükbabasının onu kırbaçlamasıyla sonlandı.1951 yılında 15 yaşına geldiÄŸinde kendi başına yaşıyordu. Bir denizciyle beraberdi. 1954 yılında üniversiteyi bitirmeyi baÅŸardı. Minnesota Ãœniversitesi Psikoloji Bölümü'nde yaklaşık bir yıl ihtisas yaptı. Bundan sonraki yaÅŸamını bir süre fahiÅŸelik yaparak kazandı. Ãœlkeyi dolaÅŸtı ve 1966 yılında Greenwich'e yerleÅŸti. Orada 'Up Your Ass' adlı oyunu yazdı. Oyun erkeklerden nefret eden bir fahiÅŸeyi konu alıyordu. Bir versiyonunda kadın adamı öldürüyordu, diÄŸerinde ise anne oÄŸlunu... 1967 yılının baÅŸlarında Andy Warhol'a giderek oyununun bir kopyasını incelemesi için verdi. 1967 yılında Solanas, Scum Manifesto'yu yazdı.SCUM Manifesto'yu yazdığı 1967'nin sonlarına doÄŸru Warhol çıktığı bir geziden geri döndüğünde Solanas ona verdiÄŸi 'Up Your Ass'in kopyasını geri istedi. Warhol onu kaybettiÄŸini söyledi. Solanas ısrarla onu aramaya devam etti ve Warhol'dan oyunu için para talep etmeye baÅŸladı. 3 Haziran 1968'de Solanas, Warhol'la karşılaÅŸtı. 3 kez ateÅŸ etti. Ä°lk iki atış boÅŸa gitmiÅŸti ama üçüncüsü Warhol'un sol tarafında ağır bir yara bırakmıştı. Warhol kanlar içinde yere düştükten sonra Solanas iki kez de orada bulunan küratör ve sanat eleÅŸtirmeni Mario Amaya'ya ateÅŸ etti. Solanas o akÅŸam polise teslim oldu ve şöyle dedi: ‘‘Andy Warhol'u vurdum. Hayatımı fazlasıyla kontrol altına almıştı.’’ Sonrasında ise bunu neden yaptığı sorularına ÅŸu cevabı verdi: ‘‘Pek çok nedenim vardı. Manifestomu okuyun, orada ne olduÄŸum yazıyor.’’Valerie Solanas 26 Nisan 1988 tarihinde San Francisco'da yoksulların kaldığı bir otelde beÅŸ parasız ve yalnız öldü. SCUM NE YAPACAK?SCUM, sistemi sistemli bir biçimde becererek, mülke seçici bir biçimde zarar vererek ve cinayet aracılığıyla bir yıl içinde ülkeyi ele geçirebilir.SCUM atılana kadar iÅŸyerinde çalışmayacak sonra da çalışmamak üzere yeni bir iÅŸe girecektir.SCUM otobüs ÅŸoförlerini, taksi sürücülerini ve metro jetonu satıcılarını zorla iÅŸlerinden uzaklaÅŸtıracak ve otobüsleri ve taksileri bedava sürüp kamuya bedava jeton dağıtacaktır.SCUM, nihai olarak radyo ve TV kanallarının bütün dalgalarını ele geçirecektir. Bunu, SCUM'ın verici stüdyolara giriÅŸine direnen bütün radyo ve TV çalışanlarını zorla iÅŸlerinden uzaklaÅŸtırarak yapacaktır.SCUM çift ayırma yönüne gidecektir, yani gördüğü her yerde karma (diÅŸi-eril) çiftleri ayıracaktır.SCUM, SCUM Yan Örgütüne girmeyen bütün erkekleri öldürecektir. Erkek Yan Örgütü, kendilerini bertaraf etmek için canla baÅŸla çalışan, hangi dürtüyle olursa olsun iyi ÅŸeyler yapan, SCUM'la birlikte olan erkeklerdir. SOLANAS'I KIZDIRAN ANDY WARHOLPop Sanat'ın öncüsüBir gün herkesin 15 dakikalığına da olsa meÅŸhur olacağını söyleyerek günümüz dünyasını tanımlayan Andy Warhol'un (1928-1987) ünü, o meÅŸhur sözüne karşın, 15 dakikadan çok uzun sürdü. Andy Warhol, 20. yüzyılın ikinci yarısının Amerika'sında kültür alanının belki de en önemli kiÅŸisiydi.Warhol'un ailesi, 1930'lu yıllarda, Pennsylvania eyaletine yerleÅŸen Karpat'lı göçmenlerdi. Warhol 1949 yılında Carnegie Teknoloji Enstitüsü'nü bitirdikten sonra New York'a taşındı ve kısa sürede Glamour, Harper's Bazaar gibi moda dergilerine çizimler yapmaya baÅŸladı. Bu onun marjinal sanat çevresiyle de tanışmasını saÄŸladı. Hem sanatsal hem de cinsel özgürlüğün kábesi olan New York'ta yakın çevresinde artık dansçılar, sanatçılar ve tasarımcılar vardı.Warhol, gazete, dergi, ilan, karikatür bandı ve popüler kültüre ait sıradan görüntüleri alıp büyüttü, ortaya Coca-Cola (1960), Telephone (1960) ve Campbell's Konserve Kutuları (1960-62) gibi yapıtları çıktı.1962 yılında ticari kalıpları, fotoÄŸraf karelerini konu olarak seçip, serigrafi tekniÄŸini ilk kez tuvale doÄŸrudan uyguladı. Bu ÅŸekilde yaptığı Elvis Presley, Elizabeth Taylor ve Marilyn Monroe resimleri, Amerikan Pop sanatının nihai simgeleri haline geldi.Andy Warhol, stüdyosunu 1963 yılında Manhattan'ın DoÄŸu Yakası'nın ortasına taşıdı. Buraya sadece Fabrika (Factory) diyorlardı. Fabrika o dönem bütün sanatçıların uÄŸrak yeri oldu. Warhol burada daha önce filminde de oynattığı Valerie Solanas tarafından 3 Haziran 1968 yılında vurulup ağır yaralanana dek çılgın bir yaÅŸam sürdü.Popüler kültürle Andy Warhol kadar özdeÅŸleÅŸen baÅŸka bir sanatçı yoktur. O, sadece bir ressam deÄŸil, müzik menajeri, film yapımcısı ve yayımcı olarak da kendini kabul ettirdi.New York'a 1960'lı yıllarda gelen herkes Fabrika'yı ziyaret etmek istiyordu. Buradaki özgürlük, aşırılık ve yaratıcılık, sanatçının stüdyosu tavan arasındaki oda olur, gibi geleneksel bir düşüncenin deÄŸiÅŸmesini saÄŸladı. Fabrika'nın özgür ortamı bir kuÅŸaÄŸa ilham kaynağı olmuÅŸtu.Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!