Güncelleme Tarihi:
ANKA'nın sorularını yanıtlayan Mumcu, Erdoğan'a "Yaptığı yanlız diklenmeden başka bir şey değildir ve üstelik kof bir diklenmedir" dedi.
İktidarın 3 yıldır yapmadığı şeyin bedelini Türkiye'nin ödediğini belirten Mumcu, bunu Kıbrıs sorununun Birleşmiş Milletler platformunda daha etkili bir biçimde ele alınması olarak açtı.
"Bunu yapmadılar, Kıbrıs AB'nin bir iç meselesi haline geldi" diyen Mumcu, Erdoğan'ın sözlerine eleştirilerini şöyle sürdürdü:
"İş buraya kadar geldikten sonra sadece iç kamuoyuna dönük bir aldatmacadan başka bir şey değildir bu sözler. Daha müzakerelere başlanması için protokoller imzalanırken bu süreç zaten belliydi. Dolayısıyla AB'nin limanlar ve hava meydanları konusundaki duyarlılığı sanki bugün ortaya çıkmış bir şey falan değil. Kaldı ki orada izalosyonun kaldırılmasını yeterli göreceğini ifade gören bir taviz de var.
Yani bağıra bağıra sözüm ona dik dururken aslında bir tavizi ifade ediyor hükümet. İzolasyonun kaldırılması evet Kıbrıs konusunda bir adımdır, ama asla yeterli değildir. Kıbrıs meselesinin özü meselenin AB'nin iç meselesi olmaktan çıkarılması BM meselesi olarak ele alınması ve görüşülmesi orada çözümlenmesidir.
Aksi halde Kıbrıs Rum kesiminin ve Yunanistan'ın veto yetkisine sahip olduğu bir süreç içerisinde Kıbrıs meselesinin çözülebilmesi, yani Kıbrıs Türk halkının çıkarları, hukuku gözetilerek çözülebilmesi zaten mümkün değildir.
Dolayısıyla hükümet bir aldatmaca yapıyor, böyle bağırarak çağırarak milletin milliyetçi duygularını sömürüyor. Bence dikleşmek yerine hakikaten dik durmaları lazım. Hakikaten dik durmanın yolu da millete göstermelik kabadayılık değil dönüp Türkiye'nin hak ve hukukunu dünyada aramaktır."
ERDOĞAN'IN KÖŞK TARİFİNE "ARİFE TARİF GEREKMEZ" YANITI
Mumcu, Başbakan Erdoğan'ın Çankaya Köşkü'ne seçilecek kişiye ilişkin tarifi ve Cumhurbaşkanını AKP grubunun seçeceği şeklindeki sözlerini de değerlendirdi.
Anavatan Partisi'nin Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesini istediğini anımsatan Mumcu, şöyle dedi:
"Ben diyorum ki milletimiz ariftir. Arife tarif gerekmez. Dolayısıyla herkes aday olur millet de seçer, doğrusu budur, demokratik olan budur, vicdani olan budur, Türkiye'nin önünü açacak şey budur. Doğrusunu yapmazsanız yanlışlar gerilim biriktirir, bu gerginliklerin bedelini de ne yazık ki Türkiye öder."
ESKİ BAKANLARIN YEMEĞİ
Mumcu, bir grup Anavatan Partili eski bakan ve milletvekillerinin Atatürk Orman Çiftliği'nde(AOÇ) yemekte buluşmasını da değerlendirdi.
Mumcu, bu yöndeki bir soruyu yanıtlarken "Arkadaşlarımız yemeklerde buluşuyorlar. Bir değil, iki değil, beş değil. Son derece olağan, içlerinde halihazırda beraber görev yürüttüğümüz arkadaşlarımız var. Yani yansıtılmak istendiği gibi bir sorun olduğunu düşünmüyorum. Olsa da hiç önemli değil" dedi.
HAZİNE YARDIMINDA İNAT EDİYORLAR
Partisinin, mahkeme kararının uygulanarak Hazine yardımının ödenmesi için Maliye Bakanlığı'na ihtarname çekmesinin anımsatılması üzerine Mumcu, ihtarname çekilmesini doğruladı.
Mumcu, "Çünkü ben devlet memurlarının siyasi baskı altında kaldıklarını görüyorum. Siyasi baskı altında kalan devlet memurlarının sonuçta hapis cezası ile cezalandırılmasına gönlüm el vermez. O bakımdan ihtarname çekerek onları bu süreçte uyarmayı istedim. Ama gördüğüm kadarıyla inat ediyorlar. Her şeye rağmen burası bir hukuk devletidir. Burası bir parti devleti değildir. Eninde sonunda hukukun dediği olacaktır" dedi.