Güncelleme Tarihi:
ERMENİSTAN DERSİNİ ALDI
“Vatan topraklarımızla ilgili habis niyetler taşıyan çevreler ne kadar dikkatli hareket ederlerse etsinler kendilerini bir şekilde ifşa ediyorlar. Yıllarca Ermenistan, ülkemiz topraklarıyla ilgili ham hayaller peşinde koştu. Karabağ Savaşı’yla dersini aldı, yerine oturdu. Şimdi de İsrail yöneticileri benzer hezeyanları ifade etmeye başladılar. Hiç merak etmesinler bin yıldır sayısız benzer hayal sahibi gibi bunların da sonu hüsran olacaktır.
TÜRKİYE GİBİ OLUN YA...
Netanyahu gidicidir. Tüm mesele dünyada haklının yanında yer alacakların duruşudur. Fransa önce farklı açıklamalar yapıyor daha sonra bakıyorsunuz geri vitese takıyor dürüst ol. Bir gün öyle bugün böyle yapma, aynen şu anda Filistin’dekilerin durumu gibi biz istiyoruz ki dimdik dosdoğru ama hiçbir zaman kalkıp da akşam başka sabah başka olmayın, Türkiye gibi olun ya...
SAVAŞIN DA HUKUKU VAR
ABD ve Batılı ülkelerin sınırsız desteğini alan İsrail hükümeti katliamlarına 40 gündür aralıksız şekilde devam ediyor. Evlerini terk etmeye zorladıkları Filistinlileri yolda kasıtlı olarak bombalayan bir canilikle İsrail kelimenin tam anlamıyla devlet terörü estiriyor. Açık söylüyorum İsrail bir terör devletidir. Hamas’ı terör örgütü olarak ifade ediyorsun. Hamas, Filistin’de seçimlere girip seçimi kazanan siyasi partidir. Seçimi kazanınca hakkını haklarını elinden aldınız. Kim aldı? İsrail, ABD birlikte aldı. 40 gündür şahit olduklarımızı anlatmak için savaş dahil tüm kavramlar yetersiz kalıyor. Savaşın da bir ahlakı, hukuku, sınırı, adabı vardır. Buradan Netanyahu’ya sesleniyorum; Sende atom bombası var mı yok mu? Sıkıysa açıkla ama açıklayamaz. Ey İsrail sende atom bombası, nükleer bomba var ve bununla tehdit ediyorsun. Bunları biz biliyoruz. Artık ecelin geliyor. İstediğin kadar nükleer bombaya sahip ol, neye sahip olursan ol ama gidicisin. Karşımızda bir soykırım var.
HAÇLI-HİLAL MESELESİ
Fransa’daki Charlie Hebdo saldırısında 23 kişinin ölümünün ardından dünyadan devlet başkanları ve başbakanları Paris’te yürüyüş yaptı. Şimdi 13 bine yakın insan öldü, nerede bu dünyanın devlet başkanları, başbakanlar nerede? Hadi gelin bir de bununla ilgili yürüyün bakalım. Olay haçlı hilal meselesidir. Londra’dan Madrid’e, İslamabad’a kadar dünyanın dört bir köşesinde meydanları dolduran yüz binler gösteriyor ki İsrail insanlık vicdanında da şimdiden mahkûm oldu. İsrail, katliamlarına bu şekilde devam ederse, dünyada lanetlenen bir terör devleti olduğunu her yerde tescil ettirecektir.”
ÖZEL’E: EMANETÇİ Mİ?
Erdoğan, CHP’deki yönetim değişikliği konusunda “Genel Başkanlık koltuğunda oturan gerçekten Genel Başkan mı, yoksa emanetçi mi, belli değil” dedi: “Onu oraya oturtan efendilerinin bir sonraki adamı ne olacak, o da meçhul. Ama Genel Başkan’ın da onu oraya getirenlerin de iplerini ellerinde tutanların amaçlarının asla değişmediğini gayet iyi biliyoruz. Son seçim öncesi ayyuka çıkan Kandil ve Pensilvanya işbirliklerini sonlandırma adına hiçbir emare göstermediler. Seçim hezimetinin tüm faturasını sabık genel başkanlarına keserek kendilerini temize çekmeye çalıştılar. (Kemal Kılıçdaroğlu’na) Galiba bir ofis açmış. Orada inşallah mutfağı da unutmamıştır.”
AYM-YARGITAY TARTIŞMASI
GÖRÜŞ FARKLILIĞI
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay arasındaki yetki tartışmasına ilişkin konuşurken CHP’yi de eleştirdi: “CHP bireysel başvuru hakkını da içeren anayasa değişikliğine ‘hayır’ dedi. Hatta her zaman yaptıkları gibi değişikliklerin iptali için AYM’ye başvurdu. Dolayısıyla CHP’nin bugün bireysel başvuru konusunda söyleyecek hiçbir sözü yoktur ve olamaz. İki yüksek yargı organı arasında ortaya çıkan içtihat farkını darbe olarak nitelemek ise bir başka utanmazlıktır. AYM ile Yargıtay arasındaki bir mesele iki yüksek yargı organının görev alanlarıyla ilgili görüş farklılığından ibarettir. AYM’nin 130 bin dosya sayısına ulaşan bir iş yükünün altından kalkması mevcut şartlarda mümkün değildir. Tabii bir de bu hakikate verilen kararlarla ilgili eleştirilerin giderek artmasını eklemek gerekiyor.
ÇÖZÜM YENİ ANAYASA
Yargıtay’ın yaptığı açıklamalarda dile getirdiği serzenişleri elbette göz ardı edemeyiz ama devlet başkanı sıfatıyla bize bu tartışmada hüküm vermek değil hakem olmak düşer. Kişisel eleştirilerimizi baki tutarak iki yüksek yargı organımız arasındaki içtihat farklarının kalıcı bir şekilde giderilmesi için gayret göstereceğiz. Sorunun acil çözümü, konuyla ilgili anayasal ve yasal değişikliklerin süratle yapılmasından, kalıcı çözümü ise yeni ve sivil bir anayasadan geçmektedir.”
LİDERLERLE TELEFON DİPLOMASİSİ
Erdoğan Gazze’de ateşkes çabalarını sürdüreceklerini vurguladı: “Biz de diplomatik temaslarımızı önümüzdeki günlerde daha da artıracağız. Gerek 121 ülke, gerek 40 ülke tüm bunları tek tek gerek telefon diplomasisi, gerekse ziyaret etmek suretiyle görüşeceğiz. BM Genel Kurulu’nun 121 evet oyuyla kabul ettiği Gazze kararına çekimser oy kullanan ülkelerin liderlerine telefon açacağız.
YARGILANMASINI SAĞLAYACAĞIZ
Gazzelileri hunharca katleden, siyasi ve askeri yöneticilerinin uluslararası mahkemelerde yargılanmasını sağlayacak adımlar atacağız.”
MELONİ’YLE GÖRÜŞTÜ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gazze diplomasisine devam ederken dün İtalya Başbakanı Giorgia Meloni ile telefonda görüştü. Erdoğan, görüşmede savaş suçları işleyen İsrail’in uluslararası mahkemelerde cezalandırılması yönünde çalışacaklarını ve ateşkesin ve kalıcı barışın sağlanması için İtalya’dan destek beklediğini vurguladı.
GAZETECİLERDEN YEŞİL PASAPORT TALEBİ
Anadolu Yayıncılar Federasyonu öncülüğünde, Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Hande Fırat’ın da aralarında bulunduğu bir grup gazeteci Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile görüşerek gazetecilerin yeşil pasaport talebini ilettiler. Görüşmeye Fırat’ın yanı sıra, Kanal D Ankara Temsilcisi Zafer Şahin, Kanal 7 Ankara Temsilcisi Mehmet Acet, Türkmedya Ankara Temsilcisi Melik Yiğitel katıldı. Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Hande Fırat, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş ve Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun ile görüştüklerini belirterek, Erdoğan’a bu konuda desteklerini beklediklerini ifade etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan da gazetecilerin bu talebini yetkili arkadaşlarla değerlendireceklerini belirtti. Anadolu Yayıncılar Federasyonu’nun Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ilettiği dosyada 5 yıl basın kartı taşımış gazetecilere yeşil pasaportun verilmesi teklifi bulunuyor.