Güncelleme Tarihi:
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, dün Diyarbakır’da Deprem Konutları Temel Atma ve 1432 Konut ile 17 Dükkan Anahtar Teslim Töreni ile Selahaddin Eyyubi Camisi ve Külliyesi’nin açılışına katıldı. Erdoğan konuşmasında önemli mesajlar verdi: “Bereketli hilalin sembolü bu şehir kardeşliğin, barışın, birlikte yaşamanın timsali olarak hep başı dik durmuştur. Türküsünü, ‘Sen gidersen benim başka kimim var’ diyerek yakan, birlik ve beraberliğinin ahdini yüreğine yazan bu şehri her şeyiyle seviyoruz. Diyarbakır 40 yıldır ekmeğine göz koyanlara karşı birliğini, beraberliğini, kardeşliğini muhafaza etmenin mücadelesini veriyor.
BUNLARIN DERDİ KÜRTLER DEĞİL
Geçmişte bu şehre ve insanlarına yapılan yanlışlar, yapılan zulümler oldu mu? Elbette oldu. Müze ve kültür merkezi haline getirmekte olduğumuz eski Diyarbakır Cezaevi bunun şahitlerinden değil mi? Ama bunların hesaplaşmasını onun evlatlarının canına, işine, aşına, ekmeğine, özgürlüğüne, haysiyetine göz dikerek yapmaya kalkanların zulmü daha insafsız, daha vicdansız, daha ahlaksızdı. Kürt kardeşlerimi sokağa dökerek 51 yavrumuzu Diyarbakır’da maalesef öldürmediler mi? Şimdi bu Selo nerede? Yasin Börü yavrumuzu bunlar şehit etmediler mi? Bunların derdi Kürt mürt değil, bunlar katil, bunlar terörist. Bu teröristlere 14 Mayıs’ta gerekli dersi vermeye var mıyız? Öyleyse durmak yok, yola devam.
EMPERYALİZMİN UŞAKLIĞI
Evlatlarının hasretiyle yanan Diyarbakır Anneleri’ne bile tahammül edemeyenlerin bırakın bu şehrin vicdanıyla, insanlıkla bile ilgisi yoktur. Bunların derdi hiçbir zaman Diyarbakır olmadı, Diyarbakırlının çilesi, derdi, talebi olmadı. Eğer öyle olmasaydı baldıran zehri içme pahasına yürüttüğümüz çözüm sürecinde açtığımız yüreğe hançer saplamaya kalkmazlardı. Derdi Diyarbakır olanın, derdi Kürt kardeşlerimizin hakkı, hukuku olanın yapacağı iş silahı bırakıp bu ülkenin ayrılmaz bir parçası olarak ortak bir geleceğimizdeki yerini almaktır. Ama öyle yapmadılar. Bunlara verilen görev emperyalizmin uşaklığını yapmaktır.
KÜRT KARDEŞLERİMİ ALDATAMAZLAR
Kandil’den ne diyorlar? Kandil’den bay bay Kemal’i destekleyeceklermiş. Oradan talimat veriyorlar. Benim Kürt kardeşlerimi de böyle aldatacaklarını zannediyorlar. Buna gereken dersi 14 Mayıs’ta vermeye var mıyız?”
DEPREM TURİSTİ MİSALİ SIRRA KADEM BASANLAR
Akşam da depremzedeler ile iftarda buluşan Erdoğan, muhalefete “deprem turisti” tepkisi göstererek, “Deprem turisti misali burada birkaç gün arzı endam ettikten sonra sırra kadem basanların hezeyanlarını özellikle dikkate almıyoruz. Bir derde derman olmak, bir mağdurun elinden tutmak, hayırlı bir iş yapmak yerine iftira atanları kendi hırslarıyla baş başa bırakıyoruz” diye konuştu.
TÜM TÜRKİYE’YE ANAYASA ÇAĞRISI
- Erdoğan “Şimdi yeni bir dönemin, yeni bir mücadelenin, yeni bir asrın eşiğindeyiz” diyerek şu çağrıyı yaptı: “Gelin, 14 Mayıs’ta ‘yeter söz de karar da milletindir’ diyerek yeni şahlanışa beraber imza atalım. Bu ülkenin tüm insanlarının hayallerini kucaklayan, yeni, sivil, özgürlükçü bir anayasayı beraber yapalım. Bu çağrım Diyarbakır’la birlikte tüm Türkiye’yedir, bu çağrım 85 milyonun tamamınadır. Bu çağrım kendisinin ve evladının geleceği için endişe duyan herkesedir.”
20 YIL ÖNCEKİ DİYARBAKIR NEYDİ BUGÜN NE
- Erdoğan bir dönemin faili meçhullerini hatırlattı: “Bizim topraklarımızda başaramadıkları, Irak’ta başaramadıkları oyunu, Suriye’de tekrarlamaya çalışanlar bugün varlar yarın unutmayın olmayacaklar. Ama biz bu coğrafyada Allah’ın izniyle ilelebet kardeşçe yaşamayı sürdüreceğiz. Tüm hesapların bu gerçeğe göre yapılmasını istiyorum. Milletimizin geleceğinde ne sokaklarında beyaz Toros’ların gezdiği ne de dağlarında eli kanlı canilerin cirit attığı bir Türkiye fotoğrafına asla ve asla yer yoktur, olmayacaktır. Nasıl vesayetin namluyla sivil siyaseti esir aldığı Türkiye’yi kabul etmediysek, PKK’sından FETÖ’süne terör örgütlerinin siyaseti yönlendirdiği Türkiye’yi de asla kabul etmeyeceğiz.
85 MİLYONUN KARDEŞLİĞİ
Temel hakların yok sayıldığı bir Türkiye’ye rıza göstermediğimiz gibi bölücü örgütün milleti canından bezdirdiği bir Türkiye’ye de razı olmayacağız. Biz 85 milyonun kardeşlik içinde birlik, dirlik, beraberlik içinde yaşadığı, müreffeh, özgür ve güvenli bir Türkiye istiyoruz. Bunun için çalışıyoruz. 20 yıl önce bu Diyarbakır neydi, bugün ne? Bu Türkiye’de hiç kimse kökeninden, inancından, dilinden, kültüründen, kılık kıyafetinden dolayı horlanamaz, ötekileştirilemez. Bu Türkiye’de faili meçhullere, tehdide yer yoktur. Bu Türkiye, vatandaşlarının güvenliği ile hak ve özgürlüklerini aynı anda sağlayabilen bir Türkiye’dir.”
‘BEYAZ TOROS’
‘Beyaz Toros’ 1990’lı yıllarda Doğu ve Güneydoğu’da faili meçhul cinayetlerle özdeşleşmişti. Kendilerini ‘polis’ olarak tanıtan bazı kişilerin, gözaltına götürür gibi beyaz Toros araçlara bindirdiği kişilerden bir daha haber alınamıyordu.
MEZOPOTAMYA OSMANLI VE SELÇUKLU MOTİFLERİ
- Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan dün Diyarbakır’da 6 yıl önce temeli atılan, aynı anda 25 bin kişinin ibadet edebileceği Selahaddin Eyyubi Camisi ve Külliyesi’nin de açılışını yaptı. Bölgenin tarihine ve mimari tarzına uygunluk esasına göre inşa edilen Selahaddin Eyyubi Camisi ve Külliyesi, Diyarbakırlı işinsanı İhsan Arslan tarafından merkez Yenişehir ilçesinde inşa edildi. 43 bin 500 metrekare kapalı alanı bulunan Selahaddin Eyyubi Camisi ve Külliyesi, 700 kişilik bir konferans salonunu, 1500 metrekarelik fuaye ve sergi salonunu, 500 araçlık bir otoparkı da bünyesinde barındırıyor. Külliyede, 2 bin 400 metrekarelik bir kafeterya, kütüphane ve gençlik merkezi, yüzölçümü 4 bin metrekareyi bulan ofis ve eğitim alanları da bulunuyor. Farklı mimarların katkı sunduğu Selahaddin Eyyubi Camisi’nde, ağırlıklı olarak bölgenin bazalt, beyaz ve sarı taşlarıyla, Mezopotamya, Selçuklu ve Osmanlı motifleri kullanıldı. Caminin dört minare kare, ana kubbesi dahil toplamı 56 kubbesi sekizgen form olarak inşa edildi. Caminin yanlarında bulunan 4 kapıya Hazreti Adem, Hazreti İbrahim, Hazreti Musa ve Hazreti İsa’nın adları yazıldı. Ana kapıda ise Hazreti Muhammed’in ismi yer aldı.
SELAHADDİN EYYUBİ KİMDİR
1138 yılında Irak’ın Tikrit şehrinde doğdu. Babasının vali olarak atandığı Baalbek ve Şam’da büyüyen Selahaddin Eyyubi askeri eğitim aldı, sanat ve ilimle uğraştı. Katıldığı savaşlarda üstün başarılar gösterdi. Haçlı seferlerini Selahaddin’in ordusu durdurdu. Selahaddin Eyyubi, 49 yaşındayken Kudüs Kralı’nı ve ordusunu Hıttin’e kadar getirtti. Hıttin Muharebesi’nde Selahaddin Eyyubi, Kudüs Kralı’nı ve haçlı ordusunu yenmeyi başardı. Selahaddin Eyyubi’nin yirmi beş senelik vezirlik ve sultanlık hayatı İslamiyet’e hizmetle geçti. Selahaddin Eyyubi 56 yaşında Şam’da vefat etti. Kabri Şam’da bulunan Emeviye Camisi’nde yer alıyor. Tarih boyunca Selahaddin Eyyubi’ye farklı etnik kökenler atfedildi. Genel kanaat, Selahaddin Eyyubi’nin Kürt olduğu yönünde.