Güncelleme Tarihi:
Erdoğan, Hz. Ali Camisi'nde kıldığı cuma namazının ardından gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
Irak'taki Başika kampına yönelik saldırıya ilişkin bir soru üzerine Erdoğan, şunları söyledi:
"Başika kampına bu sızma harekatını yapan, aldığımız bilgi arkadaşlarımızdan DAEŞ terör örgütüne mensup oldukları söylenen ve bunlardan sanıyorum 18 kadarı etkisiz hale getirilmiş. Herhangi bir yaralı kamptaki arkadaşlarımızda söz konusu değil, böyle bir şey şu anda yok. Tabii bir şeyi ortaya koyuyor, Başika kampıyla ilgili atılan adımın ne kadar isabetli bir karar olduğunu ortaya koyuyor. Şu anda da silahlı kuvvetlerimizin oradaki üste bulunması ve o eğitimi veren subaylarımızın bu tür sızma harekatı veya saldırı, bu tür şeyler karşısında da her an her şeye hazırlıklı olduğu da ortada. Zaten daha önce de ifade ettiğimiz gibi buraya giden güçlerimiz bir yerde bu eğitimi veren, özellikle subaylarımıza, görevlilerimize, onlara koruma amacıyla gitmiş olan ekiplerdir. Onlar da gereğini gerektiği zamanda yapıyor, yapacaktır."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk askerlerinin zarar görmediğini bildirdi.
"Şu anda Suriye'deki hükümet meşru bir hükümet değil ki"
"Irak Hükümeti ile bu konuda görüşüldü mü? Yeniden Başika'ya asker kaydırılması mümkün olabilir mi?" sorularına Erdoğan, şu cevabı verdi:
"Bunu daha önce söyledim ben, biliyorsunuz. 2014 sonunda İbadi'nin Türkiye ziyaretinde de bunları konuştuk. Onlar, kendi askerlerinin eğitimi talebinde bizden bulundular ve bu üs yerini bize gösterenler onlar. Ama daha sonra görüldüğü gibi son Rusya-Türkiye arasındaki sıkıntı başlayınca, Rusya'nın da biliyorsunuz Rusya, İran, Irak, Suriye dörtlüsü olarak Bağdat'ta bir ofis oluşturmasından sonra bu olumsuz gelişmeler başladı. İlk etapta bildiğiniz gibi Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ne müracaat eden kimdi, bunlar ortada. Ettiler, reddedildi. İkinci defa, bu defa Irak kendisi bu işe müracaat etti, onlara da verilen cevap Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nden 'Irak ve Türkiye hükümetleri bunu kendi arasında çözsün'. Bu şekilde nihai bir karar verildi."
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin uluslararası hukuka göre hareket ettiğini vurgulayarak, şöyle devam etti:
"İşte Suriye'de Rusya'nın yaptıkları. Rusya ne diyor? 'Biz Suriye hükümeti çağırdığı için oradayız' diyor. Şu anda Suriye'deki hükümet meşru bir hükümet değil ki... 'Efendim Birleşmiş Milletler öyle kabul ediyor'. Öyle kabul edebilir. Ama siz her çağrıldığınız yere gitmek zorunda değilsiniz. Yani Gürcistan'a niye girdiniz zamanında. Çağrıldığınız için mi girdiniz? Ne işiniz vardı Gürcistan'da? Ukrayna'ya çağrıldığınız için mi girdiniz? Niçin girdiniz Ukrayna'ya? İnsana sorarlar bunu değil mi? Şimdi aynı durum bakıyorsunuz Suriye'de oluyor. Suriye'de diyorlar ki, 'Biz DAEŞ'e karşı orada mücadele veriyoruz'. Hayır. Rusya şu anda DAEŞ'e karşı Suriye'de mücadele vermiyor. Tam aksine orada ılımlı muhalefete karşı, hepsinden öte şu anda oradaki Türkmen soydaşlarımıza yoğun bir şekilde Türkmen dağlarında... Dün ben Bayırbucak Türkmenlerini kabul ettim, temsilcilerini kabul ettim. Liderlerini kabul ettim. Onlarla görüşmem oldu. Hepsi açıkça anlatıyorlar. 'Yoğun bir şekilde şu anda bizim köylerimizi vuruyorlar' diyorlar. Yapılan iş şu anda bu. Maalesef ciddi manada bir dezenformasyonla dünya aldatılmak isteniyor. Ama tabi dünya da bunu pek şu anda kabullenmek istemiyor."
Meselenin "koalisyon güçlerinin başta Amerika olmak üzere el ele vermek suretiyle, burada adil olmayan zulme dayalı bu saldırıların önünü kesmek" olduğunu vurgulayan Erdoğan, yaptıkları ulusal ve uluslararası her türlü görüşmelerle bunun önünü kesme çalışmalarını sürdürdüklerini anlattı.
Erdoğan, bugün Amerikan Senatosu'ndan gelen 8 kişilik heyetle görüşeceğini hatırlatarak, onlarla bu konuları net ve açık olarak paylaşacağını kaydetti.
"Cerablus hattında IŞİD'in geri çekilerek, orada köyleri PYD ve Esed rejim güçlerine bıraktığı şeklinde haberler var. Türkiye'nin de kırmızı çizgisi Fırat'ın Batı tarafına geçilmemesi şeklinde. Türkiye'nin tavrı ne olacak?" sorusuna Erdoğan, "O konudaki daha önce kararlılığımız neyse bundan sonra da odur. Aynı kararlılıkla adımlarımızı atacağız" karşılığını verdi.