Güncelleme Tarihi:
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan dün MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile birlikte İskenderun’da katıldığı törende özetle şunları söyledi:
“Ülke ve millet olarak 6 Şubat depremlerinde hayatını kaybeden 50 binin üzerindeki insanımız ile yaşadığımız ağır yıkımın acısı yüreklerimizdedir. Bize düşen asıl görev ise can kaybı yaşanan 11 ilimizi ve özellikle de en büyük yıkıma ve acıya maruz kalan Hatay’ı bir an önce ayağa kaldırmaktır. Ancak bu şekilde insanlarımızın yeniden hayata tutunmalarını, umutlarını yeşertmelerini, geleceklerine güvenle bakmalarını sağlayabiliriz. Attığımız her adımı, başlattığımız her projeyi bu gayeyle planlıyor ve yürütüyoruz.
İNŞA SAFHASINA GELDİK
Hamdolsun yaklaşık 1.5 ay içinde arama kurtarma çalışmalarının bittiği, enkaz kaldırma faaliyetlerinin hızla sürdüğü, geçici barınma merkezlerinin yaygınlaştırıldığı, kalıcı konutların inşasına başlandığı bir döneme girdik. Birileri bize kalıcı konutların yapımı, kadim şehirlerimizin imarı ve ihyası konusunda acele ettiğimizi söylüyor. İleri sürülen gerekçelerin ilmi ve teknik geçerliliğinin olmadığını Van’dan, Elazığ ve Malatya depremlerine kadar yaptığımız çalışmalarda gördük. Daha önemlisi bu şehirlerde yaşayan milyonlarca insanımızın kimsenin keyfini bekleyecek, kimsenin hesaplarının tekemmülünü bekleyecek vakti de sabrı da dermanı da yoktur.
SEÇİM BİR AN ÖNCE GÜNDEMDEN ÇIKSIN
İşte biz bunun için bir yılda 319 bin konut yaparak altyapısıyla, işyerleriyle, sosyal ve kültürel birimleriyle tüm ihtiyaçları tamamlayarak şehirlerimizi ayağa kaldırma sözü verdik. Seçimleri daha önce açıkladığımız 14 Mayıs’ta yapma kararımızın gerisinde de aynı anlayış vardır. Deprem bölgesinde yürüttüğümüz çalışmalar seçim atmosferinden etkilenmesin, bu iş bir an önce ülkenin gündeminden çıksın istedik. Bakanlıklarımızla, kurumlarımızla, belediyelerimizle, sivil toplum kuruluşlarımızla, özel sektörümüzle tam kapasite sahadayız.”
YARALARI SARANA KADAR BURADAYIZ
Hatay yaralıyken kalan 80 vilayetimiz sağlıklı olamaz. Hatay hüzünlüyken, kalan 80 vilayetimiz neşeyle hayatına devam edemez. Deprem şehirlerimizin tamamı için aynı durum geçerlidir. Bu imtihanı hep birlikte verecek, bu felaketin izlerini hep birlikte ortadan kaldıracağız. Bunun için hızla yürüttüğümüz geçici barınma merkezlerinin kurulumu, yardım faaliyetleri, kalıcı konutların inşaası mevcut yerlerin ihyası programlarında herhangi bir kesintiye veya gecikmeye izin veremeyiz. Tüm yaralar sarılıp, yıkılan her şey daha iyisiyle yeniden inşa edilmeden buralardan ayrılmayacağız.
22 BİN KONUTUN İNŞASI BAŞLADI
- Erdoğan Hatay’da “100 bin binadaki 338 bin bağımsız bölüm, yıkık, acil yıkılacak, ağır ve orta hasarlı olarak kullanılamaz hale gelmiştir” bilgisini vererek şöyle devam etti: “Hatay’da, toplamda 238 bine yakın konutu ve köy evini yaparak hak sahiplerine teslim etmeyi planlıyoruz. Depremden bugüne 50 bin konut ve köy evinin inşasına başlanmasıyla ilgili süreci sonuçlandırdık. Bugün Hatay’da temelini atacağımız 3 bin 122 konutla birlikte 22 bin 467 konutun inşası fiilen başlamıştır. Bölgedeki şehirlerimizin tamamında her gün binlerce yeni konutun temelini atarak sizlere verdiğimiz sözü yerine getireceğiz. Önümüzdeki bir yıl içinde 319 bin, toplamda 650 bin konut yaparak şehir merkezlerimizi yerinde dönüştürerek insanlarımıza sağlam, güvenli, huzurlu yuvalar ve işyerleri kazandıracağız. Depremin ardından Arsuz’da 100, Hassa’da 100 ve Belen’de 30 yataklı devlet hastanelerini hemen tamamlayarak hizmete aldık. Salgın döneminde nasıl rekor sürelerde acil durum hastanelerini inşa ettiysek Hatay’da da bunu yapacağız. Bugün 400 yataklı Antakya, 600 yataklı İskenderun, 200 yataklı acil durum ve 300 yataklı Defne Devlet Hastanesi’nin temellerini atıyoruz. Antakya Hastanesi’ni 10 Mayıs’ta hizmete açıyoruz.”
BAŞTA İSTANBUL TÜM ŞEHİRLERE MESAJ
- Cumhurbaşkanı Erdoğan “Depremin en çok yıkıma yol açtığı, en çok can aldığı Hatay’dan İstanbul başta olmak üzere ülkemizin her yerindeki vatandaşlarıma sesleniyorum” diyerek şöyle konuştu: “Binanız depreme dayanıklı değilse, sel veya heyelan tehdidi altındaysa, başka bir sorunu varsa hiç vakit kaybetmeden dönüşüm sürecini lütfen başlatın. Depremiyle ve seliyle afetler sizleri beklemiyor. Önce tedbirimizi alacak yani binamızı sağlam bir zemine, tekniğine uygun şekilde yapacak, ondan sonra tevekkül edeceğiz. İnşallah 14 Mayıs seçimlerinde milletimizin takdiriyle yeniden ülkeyi yönetme sorumluluğunu üstlendiğimizde bu konu hükümet programımızın ilk vazgeçilmez ve taviz verilmez maddesini oluşturacaktır.”